MAVERA-Sufi Muhabbet Mesaj Detayi Antoloji.com

Çalışan İnsanın Namaz Bereketi

Namaz kılmaya yanaşmayan insanların bir başka bahanesi:
'Beni namazdan alıkoyan ve usandıran öyle gereksiz şeyler değil. Ben aile geçindiriyorum. Çalışmak zorundayım, namaz kılmaya zaman bulamıyorum”
Önce şu misale bakalım:
On liralık bir gündelikle bir işte çalışıyorsun. Bir adam gelse, sana dese ki: 'Gel on dakika şurayı kaz, bir milyar değerinde bir pırlanta bulacaksın.'
Sen ona, 'Yok gelmem. Çünkü on liralık gündeliğimden kesilecek, gelirim azalacak' desen, ne kadar akılsızca hareket ettiğini anlarsın.
Bu misalde olduğu gibi, sen şu bahçede geçimin için çalışıyorsun. Eğer namaz kılmazsan, bütün çalışman sadece dünyaya ait kalır. Bu bereketsiz bir çalışma demektir...
Eğer işe ara verip de dinlenme zamanını ruhunun rahatını, kalbinin teneffüsünü sağlayacak olan namaza ayırırsan iki kat kâr edersin.

Namaz Kılmak Çok mu Zor?

Namaz usandırır mı?
Bir zaman yaşlı başlı, güçlü kuvvetli, yüce makam sahibi bir adam bana dedi ki:
'Namaz iyidir, güzeldir, fakat her gün beşer defa kıl­mak çoktur, bitmediğinden usanç veriyor'
O adamın o sözünden bir hayli zaman geçtikten sonra nefsimi dinledim. (Nefis: içimizdeki kötü düşün­celeri seslendiren duygu) işittim ki, nefsim de aynı söz­leri söylüyor. Ve nefsime baktım, gördüm ki, tembellik kulağıyla şeytandan aynı dersi alıyor. O vakit anladım: O adam o sözü bütün nefisler namına, herkes adına söylemiş gibidir veya söylettirilrniştir.
O zaman ben de dedim: 'Madem nefsim beni hep kötü düşüncelere sürüklüyor, nefsini düzeltemeyen kimseyi düzeltemez. Öyle ise önce kendimden başlarım
Ve bir cevap:
'Ey nefis! Bu söz cahilce bir söz, içinde tembellik kokuyor ve düşünülmeden rastgele söylenmiş.
'Ey talihsiz nefsim! Acaba ömrün ebedî mi? Sonsu­za kadar mı yaşayacaksın? Gelecek seneye, belki yarı­na kadar yaşayacağına dair elinde bir senet var mı?
'Seni usandıran, bıktıran sonsuza kadar yaşama korkusudur. Keyif için ebedî dünyada kalacakmış gibi
nazlanıyorsun.
'Eğer ömrünün az ve faydasız geçtiğini anlasaydın, onun yirmi dörtte birini gerçek ve sonsuz bir hayat için ayırırdın.
'Namaz çok güzel, çok hoş, çok rahat, çok zevkli,
çok tatlı bir ibadettir. Ondan usanmak şöyle dursun, insanın zevkine zevk katar.'
Birinci Uyarı:
'Ey midesine düşkün nefsim! Her gün ekmek yer­sin, su içersin, havayı teneffüs edersin, onlar sana
usanç veriyor mu?
'Madem usandırmıyor; çünkü bunlara sürekli ihti­yacın var. Usanmak değil, her seferinde lezzet alırsın.
'Öyle ise vücudumda senin arkadaşların olan kalbi­min gıdası, ruhumun abıhayatı, bütün duygularımı ne­şelendiren ve coşturan namaz da seni usandırmamalı.'
Beş vakit namaz kaç saat sürer?
Namaz kaç vakit?
Beş vakit: Sabah, öğle, ikindi, akşam ve yatsı.
Toplam kaç rekât?
Kırk rekât.
Beş vakit namaz kaç dakikada kılınır?
Birer dakikadan kırk dakikada.
Dörder dakikadan yirmi dakika da abdest sürsün, diyelim. Böylece beş vakit namaz abdestiyle birlikte bir saat sürer.
Bir gün kaç saat?
Yirmi dört saat.
Demek ki, namaza bir saat ayırdığımızda geriye bi­zim için tam yirmi üç saat gibi koca bir zaman kalıyor.
Yirmi üç saat. Bu süre içinde ye iç, yat kalk, çalış dinlen, oku, yaz, gez, dolaş, serbestsin. Bir saati de namaza ayır.
Zor gelmez, değil mi? Tersi olsa zor gelirdi. Yani yirmi üç saat namaz, bir sa­at diğer işlere kalsaydı, o za­man zor olurdu.

(Yirmi birinci Söz'den)
Kârlardan birincisi:
Bu bahçeden elde ettiğin çiçekli olsun, meyveli olsun her bitkinin ve her ağacın yaptığı teşbih ve zikirlerden sen de bir pay alırsın. Çünkü o bitkiler kendi dilleriyle Yaratıcılarını zikrediyorlar, Onu teşbih ediyorlar.
Kârlardan ikincisi:
Bu bahçeden çıkan ürünlerden kim yerse yesin—Hayvan olsun, insan olsun, inek olsun, sinek olsun, müşteri olsun, hırsız olsun—bütün bu yenilenler senin için bir sadaka yerine geçer. Onların yediği kadar sevap alırsın.

(yirmi birinci söz’den)