Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
Bin Yıllık Aşk
Coşkun, kızıl bir nehir ak omzuna dökülen,
Gürül gürül bereket, demet demet sevgisin...
Ve her sabah yükselen kızıl güneşte ruhun,
Perde perde salınan ay ışığı sen misin…
Bu şiirden süzülen kızıl nağmeler gibi,
Hece hece özelsin, cümle cümle güzelsin…
İlahi bir feryadla çığlık atan ney gibi,
Hem yeşil bir sarmaşık, hem yanmış bir nefessin...
Büklüm büklüm bükülürken cama şekil veren kor,
Yüreğinde gül açan, kıpkızıl bir ateşsin…
Işık ışık süzülürken, mor alevden kelebek,
Hasret hasret örülen, bir varılmaz dileksin…
Yakın olsun sevinçler, inci inci parlasın,
Rengârenk mutluluklar, kirpiğinden damlasın...
Irak olsun hüzünler, melek yüzün hep gülsün,
Şu masmavi hasretler, saçlarından süzülsün...
(Ankara-Kasım 2010)
Saffet Akkaya Sancak