MAVERA-Sufi Muhabbet Mesaj Detayi Antoloji.com

Gönderen: Adem Kılıç
Alan:   Grup:MAVERA-Sufi Muhabbet
Tarih: 03.06.2011 12:21
Konu: Yn: Yn: [mavera-sufi-muh..]

RİSALE-İ NURDA SADAKAT DERSLERİ

Din yolunda ve dine hizmet için azamî fedakârlık gös­termek sadakatin şartlarındandır. Yani lüzumunda din için mal, aile ve ha­yat gibi meşru haklardan vazgeçip feda et­mektir. Aynı za­manda dava arkadaşları arasında şahsî hu­kukta anlaş­mazlık çı­karsa, hizmetin selâmeti için kendi hakkından vazgeçmek, keza din yo­lunda mahrumiyet ve maddî im­kânsızlıklara veya din düş­manları­nın zu­lümlerine ma­ruz kalınmasına rağmen sabr u sebat etmek, büyük bir fedakârlık­tır. İşte Nurculukta bu mânâda azamî feda­kâr­lık bir esastır. Bu konuylu ilgili Risale-i Nur'dan küçük bir derlemeyi takdim ediyoruz:

«Evet, kardeşlerim, bu zamanda öyle dehşetli ce­reyanlar ve hayat ve cihanı sarsacak hadiseler içinde had­siz bir metanet ve iti­dal-i dem ve nihayetsiz bir fe­dakârlık taşımak gerektir.» (Kastamonu Lâhikası sh: 197)

«Nur şakirdlerinden çokları hem malını, hem isti­ra­ha­tini, hem dünya zevklerini, hem lüzum olsa hayatını Nurun hizmetinde feda ediyorlar. Sen, ey nefsim neden feda­kârlıkta en geri kalmak ister­sin? » (Emirdağ Lâhikası-l sh: 200)

«Hakikî ihlâslı Nurcular, menfaat-i mad­diyeye ehemmiyet vermedikleri gibi, bir kısmı, âzamî iktisat ve kana­atle ve fakirü’l-hal olmalarıyla be­raber, sabır ve in­sanlardan is­tiğna ile ve hizmet-i Kur’âniyede hakikî bir ihlâs ve fedakâr­lıkla ve çok kesretli ve şiddetli ehl-i dalâ­lete karşı mağlûp olma­mak için ve muhtaçları hakikate ve ihlâsa dâvet etmekte bir şüphe bırakma­mak için ve rızâ-yı İlâhîden başka o hiz­met-i kudsiyeyi hiçbirşeye âlet etme­mek için, bir cihette hayat-ı içtimaiye fay­dalarından çeki­niyorlar.» (Emirdağ Lâhikası-ll sh: 170)

«Üstadın hayatı, küllî hizmeti noktasından top­luca iki bü­yük safha arz etmektedir… İkincisi: Van’da inzivada iken garba nefyedilip Isparta’nın Barla nahiyesinde ikamete memur edildiği za­mandan başlar ki, Risale-i Nur’un zuhuru ve intişa­rı­dır. Âzamî ihlâs, âzamî feda­kârlık, âzamî sadakat, metanet ve dikkat ve iktisat içinde Risale-i Nur’la giriş­tiği hizmet-i imaniye ve mânevî cihad-ı di­niyedir.» (Tarihçe-i Hayat s: 27)

«Bu dehşetli dinsizlik komiteleri öyle dehşetli hü­cumları ve desiseleri yapıyorlardı ki, bunlara karşı gelmek için âzamî fe­dakârlık yapmak ve harekât-ı dîniyesini rızâ-i İlâhîden başka hiç bir şeye âlet yapma­mak lâzım geli­yordu.» (Hanımlar Rehberi sh: 26)

«Din derslerini kaldırıp Ezan-ı Muhammedîyi kaldırmak gibi dehşetli hücumlara karşı, âzamî feda­kârlık ve âzamî sebat ve metanet ve herşeyden is­tiğna etmek lüzumu karşısında ben bir sünnet-i se­niyye olan evlenmek âdetini terk ettim ki, tâ çok ha­ram­lara girmeyeyim. Ve çok vacipleri ve farzları yapa­bileyim.» (Hanımlar Rehberi sh: 27)

«Çok bîçarelerin saadet-i bâkıyeleri için ve da­lâ­lete düş­memeleri ve îmânlarını takviye edip kurtar­ma­ları için ve hakikat-ı Kur’âniye ve îmâniyeye tam hiz­met et­mek ve hariçten gelen, da­hilde çıkan dinsizlere karşı da­yanmak için, zail ve fânî dünyasını terk etmek, elbette sünnet-i seniyeye muhalefet değil belki haki­kat-ı sünnete mutabakattır. Ve Sıddîk-ı Ekber’in: “Cehennemde vücu­dum büyüsün, tâ ehl-i îmâna yer bu­lunmasın” diye feda­kârlıkta âzamî sadakatın bir zerresini kazanmak fikriyle, bîçare Said bü­tün ömründe tecerrüdü, istiğnayı ihtiyar et­miş.» (Hanımlar Rehberi sh: 29)

«Bediüzzaman, Kur’ân, imân, İslâmiyet hizmeti için, dünyevî rahatlıklarını fedâ etmiş dünyevî, şahsî servet­ler edinmemiş, zühd ve takvâ ve ri­yâzet, iktisad ve kanaatla ömür geçirerek dünya ile alâ­kasını kesmiştir.» (Sözler sh: 757)

«Amansız din düşmanlarının plânlarıyla mah­ke­melere sürüklenen Risale-i Nur talebelerinin müda­fa­aları ve bu talebele­rin İslâmiyete hizmetleri esna­sında, gizli İslâmiyet düşmanı, in­safsız, cebbar zâlimle­rin en­trikala­riyle maruz kaldıkları işkence­lerden yıl­mamak, şahıslarını düşünmeden, yani, şahsî re­fah­larını İslâmın refah ve sa­adeti için fedâ ede­rek, sıddıkı­yetle se­bat etmeleri ve eşedd-i zulme mukavemet etmeleri, âşikâr bir delil teşkil etmekte­dir.» (Sözler sh: 766)

«“Yüzer milyon başların feda oldukları bir kudsî hakikate başımız dahi feda olsun. Dünyayı başı­mıza ateş yapsanız, haki­kat-i Kur’âniyeye feda olan başlar, zındı­kaya teslim-i si­lâh etmeyecek ve vazife-i kudsiyesinden vazgeçmeyecekler inşa­al­lah! ”» (Lem’alar sh: 262)

«Eğer başımdaki saçlarım adedince başlarım bu­lunsa, hergün biri kesilse, hakikat-i Kur’âniyeye feda olan bu başı zındıkaya ve küfr-ü mutlaka eğmem ve bu hizmet-i imaniye ve nuriyeden vazgeçmem ve geçe­mem.» (Şualar sh: 351)


Gürsel Tekin belgeleri sırra kadem basmış!

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’in milletvekilliğinin önündeki en büyük engel olan ‘sahtecilik’ dosyasındaki bazı belgeler sırra kadem bastı. Belgeleri Yargıtay binasında ne gören var ne duyan.
Mustafa Türk'ün haberi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’in milletvekilliğinin önündeki en büyük engel olan “resmi belgede sahtecilik” dosyasında bazı belgelerin eksik çıkması üzerine ifadesine başvurulan Yargıtay çalışanları eksik evrakları görmediklerini duymadıklarını ve herhangi bir bilgiye sahip olmadıklarını ifade etti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Bürosu, Tekin’in dosyasında bazı belgelerin kaybolması konusunda soruşturma başlattı. Memur Suçları Bürosu savcıları, soruşturma kapsamında Yargıtay 11.Ceza Dairesi yazı işleri personelinin ifadesine başvurdu. Edinilen bilgiye göre ifadesine başvurulan Yargıtay personeli, Tekin’in milletvekilliğinin önündeki en büyük engel olan “resmi belgede sahtecilik” dosyasında bazı belgelerin eksik çıkması konusunda bir bilgileri olmadığını söyledi. İfadesine başvurulan personelin dosyadan herhangi bir belgenin alındığını görmediklerini de ifade ettikleri öğrenildi. Personel eksik evrakları kimin aldığına ilişkin bilgilerinin olmadığını da vurguladı.

Yazışmalar iki sene sürdü

CHP’li Gürsel Tekin’in resmi evrakta sahtecilik suçlamasıyla aldığı 2 yıl 6 ay hapis cezasıyla ilgili Yargıtay 11.Ceza Dairesi’nde bulunan dosya, bir türlü temyiz incelemesine tabi tutulamıyor. Dosya Yargıtay Başsavcılığı’ndayken önce içindeki en önemli belgelerden olan “iddianame, nüfus ve sabıka kaydı, Tekin’in savunmasını içeren savunma zaptı, duruşma tutanakları, gerekçeli karar, bilirkişi yemin zaptı” kayboldu. Kaybolan bu belgelerin ikmali için yerel mahkeme ile yapılan yazışmalar nedeniyle yaklaşık 2 sene geçti.