MAVERA-Sufi Muhabbet Mesaj Detayi Antoloji.com

Gönderen: Adem Kılıç
Alan:   Grup:MAVERA-Sufi Muhabbet
Tarih: 03.12.2013 00:59
Konu: Yn: Yn: [mavera-sufi-muh..]

İnsan, sair hayvanata muhalif olarak, hanesiyle alakadar olduğu misillü dünya ile alakadardır ve akaribiyle münasebetdar olduğu gibi, nev'-i beşer ile de ciddi ve fıtri münasebetdardır. Ve dünyada muvakkat bekasını arzuladığı gibi bir dar-ı ebedide bekasını, aşk derecesinde arzuluyor. Ve midesinin gıda ihtiyacını temin etmeğe çalıştığı gibi dünya kadar geniş, belki ebede kadar uzanan sofraları ve gıdaları, akıl ve kalb ve ruh ve insaniyet mideleri için tedarik etmeğe fıtraten mecburdur, çabalıyor. Ve öyle arzuları ve matlabları var ki, ebedi saadetten başka hiçbir şey onları tatmin etmiyor.
(Bediüzzaman Said Nursi - 11. Şua'dan)
Lügatler
Akarib:akrabalar, aralarında soyca yakınlık olanlar
Alakadar:ilgilendirme, alakalı, ilgili
Beka:sonsuzluk, sonu olmamak
Belki:bilakis, aslında
Dar-ı ebedi:sonsuzluk yurdu, âhiret
Ebed:sonu olmayan zaman,sonsuzluk
Ebedi: sonsuz
Fıtraten:yaratılıştan gelen
Fıtri:yaratılıştan gelen, yapıyla alakalı, doğal
Hane:ev, yuva
Hayvanat: hayvanlar, canlılar
İnsaniyet: insanlık
Matlab:istek, arzu, emel
Misillü: gibi
Muhalif:zıt, birbirine uymayan, karşı duran, karşı
Muvakkat: geçici, devamlı olmayan
Münasebetdar:uygun, yakışan, bağlı, uyumlu,ilgili
Nev-i beşer:insan cinsi, insanlar
Saadet: mutluluk, mes'ud oluş
Sair:diğeri, başkası, gerisi, kalanı
Şua:ışık, parıltı
Tatmin:ikna etmek, rahatlatmak
Tedarik:hazırlamak, edinmek, ele geçirmek

Beliyyelerin istilası ve muzır şeylerin tasallutu, bazı duaların evkat-ı mahsusalarıdır ki; insan o vakitlerde aczini anlar, dua ile niyaz ile Kadir-i Mutlak'ın dergahına iltica eder. Eğer dua çok edildiği halde beliyyeler def'olunmazsa denilmeyecek ki: 'Dua kabul olmadı.' Belki denilecek ki: 'Duanın vakti, kaza olmadı.' Eğer Cenab-ı Hak fazl u keremiyle belayı ref'etse; nurun ala nur.. o vakit dua vakti biter, kaza olur. Demek dua, bir sırr-ı ubudiyettir.
Ubudiyet ise, halisen livechillah olmalı. Yalnız aczini izhar edip, dua ile ona iltica etmeli. Rububiyetine karışmamalı. Tedbiri ona bırakmalı. Hikmetine itimad etmeli. Rahmetini ittiham etmemeli.

(Bediüzzaman Said Nursi - 23. Söz'den)
Lügatler
Acz: âcizlik, güçsüzlük
Bela:âfet, sıkıntı, musibet, imtihan
Beliyye:bela, musibet, âfet, tasa
Belki:bilakis, aslında
Cenâb-ı Hakk:Hakkın ta kendisi olan şeref ve yücelik sahibi Allah
Def'olunmak:ortadan kaldırılmak
Dergâh:şeyh tekkesi, Cenâb-ı Allah'a ibadet edilen yer, huzur
Dua:yalvarma, yakarma, isteme
Evkat-ı mahsusa:hususi vakitler, tayin edilip belirlenip ayrılmış zamanlar
Fazl u kerem:cömertlik ve ihsan
Hâlisen: ihlâsla, sadece Allah için, maddi beklentisiz
Hikmet:Herkesin bilmediği gizli sebeb, gizli sır, sebeb, fayda, gaye, her şeyin belirli gayelere yönelik olarak, manalı, faydalı ve tam yerli yerinde olması
İltica: sığınma
İstila:kaplamak, yayılmak, ele geçirmek, işgal etmek
İtimad etmek:inanmak, güvenmek
İttiham:suçlandırmak
İzhar:açığa vurmak, meydana çıkarmak, göstermek
Kadîr-i Mutlak:her şeye gücü yeten mutlak güç ve kuvvet sahibi(Allah)
Kaza:Allah'ın takdirinin ve emrinin yerine gelmesi
Livechillah:Allah için, Allah namına, Allah aşkına
Muzır: zararlı, zarar veren
Niyaz: dua, yalvarma
Nur: ışık,aydınlık, parlaklık
Nurun alâ nur:nur üstüne nur
Rahmet:merhamet, acımak, şefkat etmek, ihsan etmek, esirgemek
Ref'etmek:kaldırmak, yükseltme
Rububiyet: Rablık; Cenâb-ı Hakkın herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması
Sırr-ı ubudiyet:kulluk sırrı
Şey':madde, eşya, varlık
Tasallut:musallat olmak, birini rahatsız etmek
Tedbir:bir şeyde muvaffakiyet için lazım gelen hazırlık, hikmete uygun hareket
Ubudiyet: Allah'a kulluk
Vakit:zaman, saat, çağ, mevsim

'En hayırlı genç odur ki; ihtiyar gibi ölümü düşünüp ahiretine çalışarak, gençlik hevesatına esir olmayıp gaflette boğulmayandır. Ve ihtiyarlarınızın en kötüsü odur ki; gaflette ve hevesatta gençlere benzemek ister; çocukçasına hevesat-ı nefsaniyeye tabi olur.'

(Bediüzzaman Said Nursi - 23. Mektub'dan)

Lügatler

Âhiret: öteki dünya, öldükten sonraki hayat

Esir:tutsak, bağımlı

Gaflet:dikkatsizlik, vurdumduymazlık, en mühim vazifeyi düşünmeyip kıymetsiz işlerle uğraşmak

Hayır:iyilik, güzellik

Hevesat:hevesler, boş batıl ve günah olan istek ve arzular

Hevesat-ı nefsaniye: nefsin arzuları, boş batıl ve günah şeylere dair olan istekler

Tabi:boyun eğen, uyan