Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
İnsan ahsen-i takvimde yaratıldığı ve ona gayet cami' bir istidad verildiği için; esfel-i safilinden ta a'la-yı illiyyine, ferşten ta arşa, zerreden ta şemse kadar dizilmiş olan makamata, meratibe, derecata, derekata girebilir ve düşebilir bir meydan-ı imtihana atılmış, nihayetsiz sukut ve suuda giden iki yol onun önünde açılmış bir mu'cize-i kudret ve netice-i hilkat ve acube-i san'at olarak şu dünyaya gönderilmiştir.
(Bediüzzaman Said Nursi - 23. Söz'den)
Lügatler
A'la-yı illiyyin:Cenâb-ı Hakk katında en iyilerin derecesi, yücelerin en yücesi
Acube-i sanat:sanat yönüyle hayret verici olan
Ahsen-i takvim: insanın en güzel suret ve kıvamda yaratılmış olması
Arş: göğün en yüksek katı; Allah'ın büyüklüğünün ve yüceliğinin tecelli ettiği yer
Cami':toplu, toplanmış, bir arada, kapsayan, içine alan, kapsamlı
Derecat:dereceler
Derekât:aşağı mertebeler
Esfel-i safilin:Allah katında aşağıların en aşağısı
Ferş:yer
İstidat:potansiyel kabiliyet, yetenek, akıllılık, anlayışlılık
Makamat:dereceler, makamlar
Meratib:mertebeler
Meydan-ı imtihan:imtihan meydanı
Mu'cize-i kudret:Allah'ın kudret mucizesi olarak ortaya çıkan, yaratılan harika hadiseler
Netice-i hılkat: yaratılış neticesi
Nihayetsiz: sonsuz
Sukût:düşmek, yukarıdan aşağı doğru birden inivermek, alçalmak, değerini kaybetmek, bozulmak
Suud:yükseliş
Şems: Güneş
Zerre: atom, en küçük parça