MAVERA-Sufi Muhabbet Mesaj Detayi Antoloji.com

Gönderen: Adem Kılıç
Alan:   Grup:MAVERA-Sufi Muhabbet
Tarih: 25.11.2013 20:14
Konu: Yn: Yn: [mavera-sufi-muh..]

Ey nefs-i emmarem! Sana tabi değilim. Sen istediğin şeye ibadet et ve istediğin şeyin peşine düş; ben ancak ve ancak beni yaratıp, şems ve kamer ve arzı bana müsahhar eden Fatır-ı Hakim-i Zülcelal'e abd olurum.

Ve keza kader muhitinde uçan tayyare-i ömre veya hayat dağları arasında açılan uhdud ve tünellerinden şimşekvari geçen zamanın şimendiferine bindirerek, ebed-ül abad memleketinin iskelesi hükmünde olan kabir tünelinin kapısına sevkeden Halık-ı Rahman-ür Rahim'den meded istiyorum.

(Bediüzzaman Said Nursi - Mesnevi-i Nuriye'den)

Lügatler

Abd: kul

Arz: yeryüzü,dünya

Ebed ül âbâd:sonsuzluk, tükenmez hayat

Fâtır-ı Hakîm-i Zülcelal: Hikmetli ve sırlarla dolu olarak yaratan sonsuz büyüklük sahibi(Allah)

Hâlık-ı Rahman-ür Rahîm: dünya ve âhirette yarattığı varlıklara sonsuz rahmet, şefkat ve merhametiyle davranan yaratıcı(Allah)

Hükmünde:benzeri, gibi

İbadet:Allah'ın emirlerini yapmak, sevaplı ve ihlâslı iş yapmak

Kabir: mezar

Kader:Allah'ın ezelde her şeyi takdir edip yazması

Kamer: ay

Keza: bunun gibi

Medet: yardım

Memleket:mülk edinilen vatan, ülke

Mesnevi-i Nuriye:nurlu parçalar, nurlu manzumeler

Muhit: etrafını kuşatan, çeviren

Musahhar:hizmet eden, istenilen hale konmuş, idare edilen, boyun eğdirilmiş

Nefs-i emmare:daima kötülüğü yapmayı emreden nefis

Sevketmek:ileri sürmek, önüne katıp sürmek, göndermek, yollamak

Şems: Güneş

Şimendifer:tren, katar

Şimşekvari:şimşek gibi, son sürat

Tabi:boyun eğen, uyan

Tayyare-i ömr:ömür uçağı

Uhdud:hendek, yarık, çatlak

Nasılki bir cisimde, neşv ü nema için tevessü' meyli bulunur. O meyl-i tevessü' ise, -çünki dahildendir- vücud ve cisim için bir tekemmüldür. Fakat eğer hariçte tevsi' için bir meyl ise, o vücudun cildini yırtmaktır, tahrib etmektir; tevsi' değildir. Öyle de, İslamiyetin dairesine selef-i salihin gibi takva-yı kamile kapısıyla ve zaruriyat-ı diniyenin imtisali tarikıyla dahil olanlarda meyl-üt tevessü' ve irade-i içtihad bulunsa; o kemaldir ve tekemmüldür. Yoksa zaruriyatı terk eden ve hayat-ı dünyeviyeyi hayat-ı uhreviyeye tercih eden ve felsefe-i maddiye ile alude olanlardan olan o meyl-üt tevsi' ve irade-i içtihad, vücud-u İslamiyeyi tahrib ve boynundaki şer'i zincirini çıkarmağa vesiledir.

(Bediüzzaman Said Nursi - 27. Söz'den)

Lügatler

Alude:karışmış, karışık, bulaşmış

Cild:deri, kılıf

Cisim:varlığı bilinen, belli ölçülerde olan şey

Dâhil:iç, içeri

Felsefe-i maddiye:maddeye yaratıcılık rolü veren ve herşeyi maddede arayan batıl düşünce

Hariç:dış, dışarı, dışında

Hayat-ı dünyeviye:dünya hayatı

Hayat-ı uhreviye:âhiret hayatı

İmtisal:uymak, benzemek, muvafakat etmek, örnek kabul etmek

İrade-i içtihat:içtihad etme arzusu

Kemal:olgunluk, mükemmellik, fazilet

Meyil:istek, yönelme, arzu, eğilim

Meyl-i tevessü':genişleme eğilimi

Meyl-üt tevessü':genişleme eğilimi

Meyl-üt tevsi':genişletme eğilimi


Neşv ü nema:büyüme ve gelişme

Selef-i salihin:ilk devir islam büyükleri

Şer'î:şeriatla ilgili

Tahrib:harap etme, yıkma, bozma, yok etme

Takva-yı kâmile: Allah'tan korkup emir ve yasaklarına titizlikle uyma

Tarik:yol

Tekemmül:mükemmelleşme, olgunlaşma

Tercih:üstün tutmak, seçmek

Tevessü:genişleme, yayılma

Tevsi':genişletme, yayma

Vücud: beden, varlık, var olmak

Vücud-u islamiye:islamiyetin bedeni

Zaruriyat: dince yapılması zorunlu olan ve hükmü açıkça belirtilen emirler

Zaruriyat-ı diniye: dince yapılması zorunlu olan ve hükmü açıkça belirtilen emirler