Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
Ey Âlem-i İslam! Uyan, Kur'ana sarıl; İslamiyete maddi ve manevi bütün varlığınla müteveccih ol!
Ve Ey Kur'ana bin yıllık tarihinin şehadetiyle hadim olan ve İslamiyet nurunun zemin yüzünde naşiri bulunan yüksek ecdadın evladı! Kur'ana yönel ve onu anlamaya, okumaya ve onu anlatacak, onun bu zamanda bir mu'cize-i manevisi olan Nur Risalelerini mütalaa etmeye çalış. Lisanın, Kur'anın Ayetlerini âleme duyururken, hal ve etvar ve ahlakın da onun manasını neşretsin; lisan-ı halin ile de Kur'anı oku. O zaman sen, dünyanın efendisi, alemin reisi ve insaniyetin vasıta-i saadeti olursun!
(Bediüzzaman Said Nursi - Tarihçe-i Hayat'tan)
Lügatler
Ahlâk:huylar, insanın iyi veya kötü tavır ve hareketleri
Âlem:dünya, kâinat
Âlem-i İslam:İslam âlemi
Âyet: Kur'ân'ın her bir cümlesi, işaret, kimsenin inkâr edemeyeceği açık delil
Ecdad:atalar, dedeler
Etvar:tavırlar, haller, hareketler
Evlad: çocuklar
Hâdim:hizmet eden
Hal:durum, vaziyet
İnsaniyet: insanlık
Lisan:dil, lehçe
Lisan-ı hal:hal dili, yaşayarak gösterilen hal
Maddi:maddeyle ilgili, maddesel
Mana:anlam, iç, içyüz, bir söz veya bir şeyden anlaşılan
Manevi:manaya ait, ruhani
Mu'cize-i manevi:manevi mucize
Mütalaa:okuma, inceleme, etraflıca inceleyip düşünme
Müteveccih:yönelik, yönelmiş, dönmüş
Nâşir:neşreden, yayan, basıp dağıtan
Neşretmek:yaymak, dağıtmak, yayınlamak
Nur: ışık,aydınlık, parlaklık
Reis:baş, başkan
Risale:mektup, küçük kitap, risale-i nurların parçalarından herbiri
Şehadet: şahitlik, tanıklık
Tarihçe-i hayat:hayat tarihçesi, hayat hikayesi
Vasıta-i saadet:mutluluk aracı, saadet vasıtası
Zemin: yeryüzü