Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
Bir gözsüz akrep ve ayaksız bir yılan gibi haşerata mağlub olan insana, bir küçük kurttan ipeği giydiren ve zehirli bir böcekten balı yediren; onun iktidarı değil, belki onun za'fının semeresi olan teshir-i Rabbanî ve ikram-ı Rahmanîdir.
Ey insan! Madem hakikat böyledir; gururu ve enaniyeti bırak. Uluhiyetin dergâhında acz ve za'fını, istimdad lisanıyla; fakr ve hacatını, tazarru' ve dua lisanıyla ilân et ve abd olduğunu göster.
(Bediüzzaman Said Nursi - 23. Söz'den)
Lügatler
Abd: kul
Acz: âcizlik, güçsüzlük
Belki:bilakis, aslında
Dergâh:şeyh tekkesi, Cenâb-ı Allah'a ibadet edilen yer, huzur
Dua:yalvarma, yakarma, isteme
Enaniyet:benlik, sadece kendine taraftarlık, kendine güvenmek
Fakr:ihtiyaç, yoksulluk, muhtaçlık, azlık, fakirlik
Gurur:boş yere güvenmek, kıymetsiz şeylere güvenip büyüklenmek
Hâcât: ihtiyaçlar
Hakikat: gerçek
Haşerat:küçük zararlı böcekler, zararlı mahlûklar
İkram-ı Rahmani:Merhamet sahibi Allah'ın ikramları
İktidar:güç, takat, kudret
İlan: duyurma
İstimdad:meded ve yardım istemek
Lisan:dil, lehçe
Mağlup: yenilme, yenilen
Semere:meyve, verim, netice
Tazarru:gizlice yalvarmak
Teshir-i Rabbani:Rabbe boyun eğmek, teslim olmak
Uluhiyet:itaat ve ibadet edilmeye layık ve hakkı olmak
Za'f:zayıflık, kuvvetsizlik, güçsüzlük
Bir tek şeyden her şeyi yapmak' yani bir topraktan bütün nebatat ve meyveleri yapmak; hem bir sudan bütün hayvanatı halketmek; hem basit bir yemekten bütün cihazat-ı hayvaniyeyi icad etmek; bununla beraber 'Her şeyi bir tek şey yapmak' yani zihayatın yediği gayet muhtelif-ül cins taamlardan o zihayata bir lahm-ı mahsus yapmak, bir cild-i basit dokumak gibi san'atlar; Zat-ı Ehad-i Samed olan Sultan-ı Ezel ve Ebed'in sikke-i hassasıdır, hatem-i mahsusudur, taklid edilmez bir turrasıdır. Evet, bir şeyi her şey ve her şeyi bir şey yapmak; her şeyin Halıkına has ve Kadir-i Küll-i Şey'e mahsus bir nişandır, bir ayettir.
(Bediüzzaman Said Nursi - 8. Söz'den)
Lügatler
Âyet: Kur'ân'ın her bir cümlesi, işaret, kimsenin inkâr edemeyeceği açık delil
Cihazat-ı hayvaniye:hayvanın uzuvları-organları
Cild-i basit:basit cilt, deri
Halık:yaratıcı, yaratan(Allah)
Halketmek: yaratmak
Has: husûsi, özel; hâlis; kıymetli ve ileri gelen mühim yakınlar topluluğu
Hâtem-i mahsus:hususi mühür, bir kimseye ait damga ve mühür
Hayvanat: hayvanlar
İcad:yaratma, var etme, vücuda getirmek
Kadir-i Küll-i Şey': herşeye gücü yeten, sonsuz kudret sahibi Allah
Lahm-ı mahsus:özel et
Mahsus:hususi, ayrılmış, tayin edilmiş, özel
Muhtelif-ül cins: çeşit çeşit, değişik türler
Nebatat: bitkiler
Nişan:alâmet, işaret, iz
Sikke-i hassa:özel mühür
Sultan-ı Ezel ve Ebed: varlığının başlangıcı ve sonu olmayan kudret ve hâkimiyet sahibi Allah
Taam:yemek, yenilen şey
Taklit:benzemeye çalışmak, benzerini yapmak
Turra:mühür, padişah damgası
Zât-ı Ehad-i Samed: herşey Ona muhtaç olduğu halde Kendisi hiçbir şeye muhtaç olmayan ve tek olan Allah
Zihayat: hayat sahibi, canlı