Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
Vacibu’l Vucud’a hastır, evsafı câmi lafz’Ullah
Esma ondan in’ikastır, vücut alemi lafz’Ullah...Evvahi
ADI MİFTAH (*)
Allah adı miftahıdır; gönülden akar sühanım
Umman-ı aşkta mahiyim, sermesttir akl u izanım
Zatını övdüğün gibi, hamd ü senalar Subhan’ım
Haddime mi yoksa hamdin? Nihayet ben bir insanım
Acziyet destinde elfaz, manayı zehirler zannım
Gönül ah eder bu yüzden, dökülür dilden elhanım
Bu âlem sağır ahıma, şükür duyulmaz efganım
İçimde kıyamet kopar; dışım da sürur; handanım
Karınca taşır mı Kaf’ı? Hele ben! Suda samanım
Rahmetin tutmasa beni, çoktan kopmuştu tufanım
Tarifi imkânsız bir hal, aşka kalboldu imanım
Hak tecelli etti bildim; serapmış ilm ü irfanım
Ben bu ateşin zevkine müştakım Pîr-i Muganım
Eflâk hayrete düşmesin, örtsünde göğü dumanım
Rahmet pınarları besler, gönül çeşminde giryanım
Sular yükseldi yaşımdan, sele gitti aşiyanım
Halk ettiğin zerrelerin, adedince olsa canım
Tekbirlerle kurban etsem, onları sana Yezdan’ım
Şükr etmiş sayılmam yine, sürse böyle deveranım
Benden alsan her şeyini, şükre kalır mı imkânım?
Ben seninim, her şey senin; var mı zerrece yalanım?
Aczimi idrak etmişim; say ki bu sana şükranım
La havle ve la kuvvete illa billâh yok gümanım
Varlığım kudret elinde, sendendir hıfz u emanım
Ya ilahi Habib’ini, meth için aciz lisanım
Cezb eyledi güzelliği, aşkına düş oldu canım
O’nun hürmetine bizi, yaratmışsın Yaratan’ım
O var diye var bu âlem, ben de o yüzden insanım.
Ya ilahi! Buyurdun ki: “Rahman ve Rahim olanım!
Esma-ül Hüsna benimdir, çok yücedir benim şanım
İnsanların çoğu bilmez, arifleredir beyanım
Onlar kati bilirler ki, ilanı aşktır Kur’an’ım
Sırrımı âşıklar bilir, âşıklaradır ihsanım
Ateşim yakmaz onları, uşşakı sever Canan’ım
O’nu gizledim içinde, sedef kıldım dü cihanım
Teşrif edince dünyayı, faş oldu sırrı nihanım
Malumunuz olsun ki O, Benim Habibi Zîşân'ım
Habibime salât edip, buyurdum: 'Şudur fermanım:
Ey müminler! O’na salât, selam edin ki gufranım,
Yetişsin imdadınıza; sizlerin olsun cinanım
Habib-i can-ı cananım; hub u kahrı bipayanım
O’nun dostu benim dostum, düşmanı benim düşmanım
Size öylesine düşkün, öyle düşkün ki zişanım
İncinmesin gönlü diye, sizden uzaktır niranım…
……………………………………………………
Salât u selamlar olsun Habib’ine ey Sultan’ım
Salât u selamlar olsun, Edib’ine ey Subhan’ım
Sencileyin O’na salât, O’na selam Cavidan’ım
Noksanımı tamam eyle, affeyle sürçü lisanım
O’na salât selam azdır, feda olsun cism ü canım
Cism ü can da azdır amma, yok ki başka bir imkânım
Habib’in gönül köşkünde, benim ebedi mihmanım
Maşukun yalnız kalmasın, sende buyur gel Sultanım
Bakma mihman dediğime, lafın gelişi beyanım
O’dur köşkün mihmandarı, ben orada bahçıvanım
…………………………………………………….
Ey kıbleyi uşşak yoktur, sana layık armağanım
Hak gönüle kıymet vermiş, lütfen al dil-i viranım
Seni Sevgili kılana, seni sevene kurbanım
Salâvata biz muhtacız, sen değilsin Mihriban’ım.
Bahr-i Hikmetten topladım, lebalep lü’lü mercanım
Döküldü ağzım açınca, sandılar şi’re sultanım
İnci senin mercan senin, ben ise sana hayranım
Hayretten açıldı ağzım, faş oldu genc-i nihanım
Marazlıdır beni Âdem, hor görür din ü imanım
Ab-ı hayat kekre gelir, hastaya vallahi canım
Dertlilere sunmak için, bal akıtır hep kovanım,
Hakkı şerbet ile sunan, kendi çapında Lokman’ım
Kesb-i kemal için bizi, yollamış arza Subhan’ım
Lütfeylemiş âşıklara, aşkına yakmış Canan’ım
Âcizane çıktım yola, aşkın yoluna revanım
Evvahi yardımcın olsun, yeri göğü Yaratan’ım
Osman Şener (Evvahi)
(*) Miftah: Anahtar