HAKK.. ve HAKİKAT'E ... Mesaj Detayi Antoloj ...

Gönderen: Nihat Gülle
Tarih: 26.10.2010 13:14
Konu: SAAT SEVDANIN BEŞİ BE YARİM

Saat sevdanın beşi be yarim
Ben hala uyumadım kara biberim
Gözümde yaşlar gah akar gah dingin
Betim benzim sevdalı nefesim solgun
Kulağımda yarin kuğu sesi
Serimde yarin kara sevdası
Baş belası kahrolası bir hüzün
Düşlerim yaralı düşlerim bölük pörçük
Yaralarımdan kan yerine sen sızıyor
Ah gönül yaralarım nasıl da kanıyor
Serseri bir yalnızlıkla boğuşuyorum
Sensizliğin kara şövalyesiyle vuruşuyorum
Dolu dizgin üstüme gelir sevdanın atlıları
Gönül kalama sığınır meleklerin kanatlıları
Hayallerim grubun kanlı yarasını sarar
Gözlerim ufukta nazlı yarin hayalini arar
Alır da götürür kuzgun karası bir sevda
Yüzerim fersizcesine ufukta görünür bir ada
Başım duman duman gözyaşım giryan
Ah bu senli sevdam yüreğim sezeryan
Bir elem bulutu sarar da sarar ruhumu
Başımdan alacak azrail kollar usumu
Kaf dağına giden yolcu dur nereye kadar
Saplı bir hançer misali işler ruhuma kader
Azgın dalgalar vurur gönül sahiline
Kalktı göç eyledi göç katarları dost iline
Devleşir düşümde cehennemi karabasanlar
Cellat misali girer kanıma ülke basanlar
Yaşamak bir ince çizgide hayatı
Getirin yare gitmek için soylu kır atı
Kaderin kara pençesi vurur bahtımı
Unuturmuyum hiç yare verilen ahtımı
Ay karanlık gece uzun,kurtlar ulur uzakta
Herkes uyumuş bir tek ruhum ayakta
Saat sabahın beşi ah yine depreşir sensizliğim
Uykuyla boğuşmaktan bitkin bedenim ey büyük densizliğim
Zaman durur gözlerimde akrep yelkovanı kovalar
Başımda bir melek ruhumu bekler gözlerini ovalar
Dertler ırmağında yıkanır da arınır bir saralı
Seni sayıklarım yatağımda gözlerim aralı
Ah usuma kuzgun karası gözlerin girer
Yüreğim sana gelen tüm oklara siper
Bir kaçağı kurşunlar gibi sınır boylarında
Bir güzel sevdim gözleri ahu servi boyunda
Aşkın sonesini yazar deli dolu mısralarım
Dolu dizgin mısraları şiirlere koşumlarım
Gül dudakların hançer misali girer sineme
Senli bir masal anlatırım kocamış nineme
Cennet bahçelerim tarumar sen yoksun diye
Al bu yüreğim sensizliğimden sana bir hediye
Ellerimde can verir kuzgun karası hayallerim
Başımda eser de durur sevda yellerim
Ah bu sevda aklımı başımdan alırda vermez
Deli gönül sevda bahçelerine girerde gülleri dermez
Alacakaranlıkta mahşerin dört atlısı doludizgin
Felekle boğuşmaktan deli yüreğim bezgin
Gönül çıramı yakar hasret karası gözlerin
Ruhuma işler bir hançer misali o tatlı sözlerin
Ellerine kınalar yakar sevda elçilerin
Ah dalgalı bir denizde kürek çeker ellerim
Bu kaçıncı dev dalga kırılır umut çiçeklerim
Teknemin bordasına vurur da devrilir hayallerim
Bir aşk sunağında mevlaya kurban edilir cesedim
Ruhum bedenimden çıkar da seyreder alemi
Mor menekşeler açar senli bir bahar akşamında
Oturur da grubu seyrederim yaşamın kıyısında
Dilek pınarından sevdayı içerim kana kana
Bu yürek varya seni özler yarim yana yana
Köhne arzuları vururda kırbaçlarım bir kara zındanda
Postacı bir mektup getirir senden vildanın yazar adında
Boş beleş bir umutlar açarım zarfı bir gül var kanadında
Ah gözyaşlarım dökülür sevinçler sadağımda
Yarim seni vermem ellere bu aşk beni destan etti dillere
Diye bir türkü tuttururum kahrolası yaban ellere
Gizem avcısı gözlerin girer senli rüyalarıma
Ah,sevda karası gülüşün girer senli hülyalarıma
Bir fırtına tuttu bizi ayırdı neyleyim sevdiceğim
Felek yedirmedi bu sevdayı bize neyleyim mor çiçeğim

Nihat Gülle
Şair ve yazar