Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
İzleyenler bilirler. Geçen gün televizyonda buna benzer bir soru cevaplamıştım. Bugün bilgisayarımın başına oturdum, gelen mailleri tarayayım ve uygun olanlarına cevap yazayım, ekranda sizlerle paylaşabileyim diye. Ne kadar çok benzer içerikli soru varmış şaşırdım doğrusu!
Eski sevgiliden gelen yeni teklifler üzerine gelen yazılar. İçerikler üç aşağı beş yukarı birbirine benziyor. Hem bayanlardan hem de erkeklerden gelmiş. Ekranda yayımlamak için bir tanesini soru olarak seçtim sevgili okurlar.
Soru: Bundan beş yıl önce bir beyle çok güzel bir ilişkimiz vardı. Arada sırada tartışsak da genel olarak iyi anlaşıyorduk. En azından bana öyle geliyordu! İki yıl süren ilişkimiz evlendik evleneceğiz derken araya giren bazı sorunlar nedeniyle bir türlü olmadı. Evlenemedik. Bazen bizim aramızdaki sorunlar bazen ailelerin uyuşmaması gibi durumlardan dolayı ayrıldık.
Ben bu ayrılıktan çok etkilendim. Tekrar bir araya gelmek istedik, yeniden birleştik. Ama kısa bir süre sonra bu işin olmayacağına ikna olup tamamen ayrıldık. İtiraf etmem gerekirse ayrılıkta biraz da erkek arkadaşımın zamanla benden sıkılması durumu da vardı Mehtap Ablacım. Neyse uzatmayayım. Ben hala bekarım. (bayanın yaşını sansürledim. Ortalama 20-30 arasında diye düşünün sevgili okurlar) onu unutamadım. Evlenemedim.
Erkek arkadaşımın benden ayrıldıktan kısa bir süre sonra evlendiğini duydum. Çok üzüldüm. Günlerce kendime gelemedim. Zamanla da neyse hayırlısı buymuş, Allah yolunu açık etsin diye düşünerek unutmaya çalıştım. İyi bir yerde iyi bir mesleğim var. Çalışıyorum.
Asıl sorum şu… bundan 6 ay önce beni aradı. Öylesine havadan sudan sohbet etmek istediğini söyledi. İşte iyi miymişim, hayatım nasıl gidiyormuş! Görüşmek istemediysem de msn, facebook derken yeniden yakınlaşmaya başladık. Ve bana, aslında beni unutamadığını, eşini beni sevdiği kadar sevemediğini, bu arada iki tane çocuğu olduğunu, benimle tekrar görüşmek istediği söyledi. Önce bozuldum tabii ama…!
Kafam çok karışık. Onu hala seviyorum ve unutamadım. Onunla evlenmeyince de başkasıyla da evlenemedim. Ne yapacağımı bilemiyorum. Benimle görüşmek istiyor. Ama evliliğini de çocukları için mecburen sürdürmek zorunda. Yani boşanamaz da! Ama birbirimizi çok seviyoruz. Ne olur bir şeyler söyleyin. Teklifi kabul etmeli miyim yoksa teklifi kabul etmemeli miyim? Şimdiden teşekkürler… sizi çok seviyorum bir ablam gibi görüyorum. Söyleyecekleriniz çok önemli benim için. Resmen kafam durdu. Yanlış bir şey yapmak istemiyorum.
Cevap: Ben de sizi “kız kardeşim” gibi gördüm ve bir abla olarak yanıltacağım sorunuzu. Öncelikle Anadolu insanının tecrübeyle sabitlediği güzel bir cümleyi yazarak başlamak istiyorum cevabıma; “Evliye gönül verme… eve gider unutur! ”
Yazıyı okurken düşündüm de! Bu teklifi yapan adamın eşi siz olsaydınız. İşler kötü gitmeseydi de onunla evlenseydiniz zamanında. O iki çocuğun annesi olarak devam etseydi hayatınız. Ve bir gün eşiniz, sizden önceki sevgilisine yapsaydı size yaptığı bu teklifi! Ne hissederdiniz acaba? Böyle bir adamın eşi olmadığınız için sevinmelisiniz bence!
Sevgili okurlar! İnsanların hayatında bir şeyler ters gidebilir. Nice mutlu hayallerle başlayan evlilikleri yolunda gitmeyebilir de. Eski sevgiliniz umduğundan daha olumsuz bir aile hayatı yaşıyor olabilir. Cidden sıkıntı çekiyordur. Bunların hepsini anlamak mümkün. Ama evliliğindeki sorunları çözmek ya da sıkıntılarına kendi iç dinamikleri, kendi iç yapılanmasıyla duruma el koyması gerekirken, size hoş olmayan bir teklif yapıyor.
Sözüm ona sevmediği karısını, evinin “hanımı” sıfatıyla hayatında tutmaya devam ederken; güya çok sevip hala unutamadığı sizi Türk toplumunun gözünde düşürdüğü duruma(!) bakar mısınız? Evliliğine zarar vermeden sizinle görüşmek istiyor! Nasıl başaracaksa! Sizinle ara sıra görüşüp konuşmak, sohbet etmek istiyor. Sizinle sevgi adına, aşk adına geride bıraktığı ne varsa hepsini paylaşmak istiyor. Evinde namusunu bekleyen, ayıplardan dolayı ayrılmadığı bir eşi tutarken, kalp doyurucu nesne olarak sizi tercih ediyor!
Ayyy bu çok çirkin bir teklif! İnsanın teklife bak hizaya gel diyesi geliyor resmen!
İnsanların evliliklerinde beklenenin aksine problemler olabilir. Yardım almalı veya yardımla da düzelmeyecek durumdaysa bu işi sonlandırmaya çalışmalılar. Ama devam eden bir ilişkinin üzerine yeni bir ilişki iğnelemeye çalışacaklarsa, lütfen o yama yapılmaya çalışılan kumaş siz olmayın!
Üstelik zamanında seçimini yapmış… gitmiş… kendi yolunda yürümüş… şimdi gelmiş yürüdüğü patika yolun, dizlerini kanatan yaralarını sizin sarmanızı istiyor! Bu durumun pansumanı olmayın.
…
Sizden sonra evlenmiştir. Belki aceleyle verilmiş, hatta sizi unutmaya yönelik yapılmış bir girişim bile olabilir. Ama evlenmiştir. Zamanla iki tane pırıl pırıl evladı olmuştur. Ama bakmıştır ki bir türlü sağlıklı bir aile hayatları olmuyor. Ne yapsa ne etse ne söylese eşiyle arasında güzel bir dayaloğu yakalayamamıştır. Günler geçtikçe kendisini, eşini ve evlatlarını üzmeye başladığını fark edebilir. Herkes için en doğru olanı yapmak adına ilişkisini bitirebilir. Ayrıldıktan ve boşanmış bir insan olduktan sonra kiminle ne yaptığı bizi ilgilendirmez. İster size gelir, geçmişte kalanları tamamlamak üzere… ister başka bir bayana gider onunla dilediğin yapar… ama tüm bunları evli bir insan olmadan yapar. Siz de teklifi değerlendirir, uygun olan neyse ona göre hareket edersiniz.
…ama başka türlü olmaz… olmamalı da zaten!
Lütfen bana darılmayın… kızmayın… sizi ablam gibi görüyorum dediniz ya… ben de dayanamayıp abla gibi, aynı durumda olan kişi kendi öp öz kız kardeşim olsaydı ona her ne diyeceksem aynısını size söyledim. Ablalık yaptım biraz.
Bu konular hassas ve narin… üzerinde daha çok yazılar yazacağım merak etmeyin.
Özetle… eski sevgiliden “eskimesi gereken” bir teklife yazacaklarım, sayfayla sınırlı olduğu için şimdilik bu kadar…
Sevgiyle kalın…
Mehtap KAYAOĞLU (Danışman Psikolog&Psikoterapist)
[email protected]
Tel: (0212) 583 00 22