Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
A......................Çile Devri
Yüreğimin yangınından diline kekeliyor
Sensizliğin tarifini hasretin yazamıyor
Ellerim titriyor özleminden terliyor
Suya sensizliğin resmini çizemiyor
Hıçkırığıma karışan hayallerim yanıyor
Şarkı nakaratına umutlarım takılıyor
Rüyalarımdaki gözlerinin kervanı dağılıyor
Sensizliğin felaketinde kıyamet kopuyor
Sensizliğin hecesi dalgalarla sürükleniyor
Yanağımdaki tebessüm sensizliği saklıyor
Çırpınışlarımdaki ümitleri kaldırımlar ısıtıyor
Dağladığım çile devrini gözlerin yakıyor
Mahmut Çiçekdağı
A...............................Yanıldım
Çiçeklerin Yapraklarıyla Sensizliği Avuttum
Yüreğime Bıraktığın Yangınla Kokarsın Sandım
Her An Çekişinde Hasretini Kavurttum
Özlemi Isıtır Sandım Yanıldım
Mef’ülü Fa’ilatü Fa’ilün
Mahmut Çiçekdağı
A............................Bir Akşam Öldürdüler
Kime Sordumsa Kimse Doğru Cevap Vermediler
Kimi İnana Sözlerine Kimi Kapıma Gözlerine Dediler
Yüreğim Dinlemedi Denilenleri Kapıldım Rüzgârına
Laf Almayınca Yangına Dönen Sevdam Sarhoş Dediler
Aşiyan A Dönen Ayrılığı Gönül Busesiyle Yıktılar
Eşk-İ Sevda Yı Hayallerin Paçavrasıyla Sildiler
Yaprağın Uçucunda Yarınları Uçurdular
Yorgun Çaresizliklerimi Dalgalarla Sallandırdılar
Özlemin Yanışların Habercileri Soğuk Taşlar
Yutkunamadığım Sensizliği Bir Akşam Öldürdüler
eşk-i sevdâ..:aşkın göz yaşı
âşiyan.........:kuş yuvası
Mahmut Çiçekdağı
A...................Gönül Deryası
Yüreğimin en kuytu yerinde
Sakladığım seni alıp götürebilirmisin
Sensizliğin en acı hatıraları alıp
Tanımadığın yürek yangınlarına anlatabilirimsin
Uykusuz gecelerime doğan hayallerini alıp
Rüyalarımda hasretini batırabilirimsin
Dilime dolanan bıraktığın mutluk busesini
Umutlarımdan koparıp silebilirimsin
Sensizliğin mezarına diktiğim nazlı çiçekleri
Bedenimdeki sensizliğin toprağından kopabilirimsin
Duvardaki saatteki yelkovanın sensizliğe vurmasını
Seninle geçen özlem dolu ömrünün saniyelerini durdurabilirimsin
Sabahın seherinde sensizliğe düşen çiğ tanelerini
Cananın kevserinden kopabilirimsin
Dalgaların sislere sakladığı çaresizliğin ümitlerini
Sahile vuran kavuşma yangını söndürebilirimsin
Gözlerime dolan sensizliğin feleğini alda
Yüreğimi kekelettiren hicranları dolaştırıp
Sensizliğin efkârını bıraktığım badeleri kırda
Keder hanelerinde sensizliğin konağından yangınlarımı
Alıp da bitsin canan yolunda kayboluşlarım
Her akşam kopardığım sensizliğin perdelerini
Toplayıp da hüzzamlı ızdırabım saçlarının esintiyle bitsin
Şafağın sensizliğe çöküşünde doğuşunda kollarının sızlanışlarını
Sabahın dokusunda gönül deryasını kurutup bitsin
Mahmut Çiçekdağı
A................Bir reçel kaynat içelim
Bir reçel kaynat içelim
Enginlere kanat çırpan Kuşun resmin önünde
Yüreğe biriken dertlerin saatlerini durduralım
Yakarışa geçmişçesine delen dağların çığlığıyla
Bir reçel kaynat içelim
Çorbaya katılan tuzun yürek dağlamasıyla
Tereyağın fışkırması eli yakmasıyla
Sözlenmemiş sevdaları kâğıda dökülmesiyle
Bir reçel kaynat içelim
Filmlere bırakılmış gözyaşlarındaki aşklarla
Hayallere karışan vantuzlu Behçet le
Pencereye vuran dillere dokunan hatıralarla
Bir reçel kaynat içelim
Günahlarımın secdeye dökülmesiyle
Akşamın mürekkep damlaları gözlerine damlamasıyla
Zelzele dönen dokunuşunda arzulu yanışlarla
Mahmut Çiçekdağı