Dersimin Türküsü Mesaj Detayi Antoloji.com

Gönderen: Bülent Aydınel
Alan:   Grup:Dersimin Türküsü
Tarih: 07.04.2012 15:21
Konu: SAYILGAN KAYA ŞİİRİ ÜSTÜNE

SAYILGAN KAYA ŞİİRİ ÜSTÜNE

İnsanın kendi içindeki barışı bulmadan gerçek anlamda, insanların barış düşlerine ulaşılamayacağını bilir.

Dünyada yeni yangınların çıkıp çıkmadığına bakarken şiir kendi içindeki yangınlarla uğraşmaktadır.

Bireyin iç çelişkileriyle toplumun baş ve temel çelişkilerinin birbirinden ayrılmaz organik bir bütünlük olduğunu görür. Bu, şiiri bir yandan diyalektik değişim ve gelişime taşırken duygusal anlamda, ŞAİRLER GÖZÜ AÇIK GİDER’de olduğu gibi bir yanda da İthakalarının yaşamla buluşmasını özler. RESİMDE KALMIŞ’da “güneşin olduğu her ışık/aşık olsa” bu özlem iyice belirginleşir.

Sayılgan Kaya’da şiir zaten kurtulmaması gereken bireysellikle iç içeliğini sürdürürken toplumundan bağımsız değildir. Toplum değişirken, değerlerde onarılması gereken yaralar açılırken şair HAYAT şiirinde özetler baktığı yeri: “oysa ben geçmişteki gibiyim/sevda gözüyle insana odaklıyım hala”
Anlamda kısmen de olsa kapalı duran şiirin sesin müziğinden yararlanan dizelerin ille sembolist ilkeler bulundurması gerekmediğinin net biçimde ortaya konuşudur. İmge ve sembol birbirinden ayrılmıştır çünkü. AFYON TRENİ şiirinde “birimiz İzmir’e/diğerimiz Antalya’ya/gel de bu fotoğrafı çek! ” derken hayatın somutluğundaki bir anın görselliğinde bu farkı net biçimde ortaya koyar.

Şiirin uzlaşılmaz yanını ve uzlaşmaz yanını içinde hep taşır şair. Olması gereken, olması istenen ve olan arasındaki o ince ayrımlar her yazı işçisini olduğu gibi onu da derinden ilgilendirir. BERHAVA’da “kaçıncı yalnızlığı bu şiirin” diye serzenişi biraz da bundandır. Bir an için dahi olsa zamanla olan çelişkide zamanın başatlığı ile karşılaşılır ve “çürüyen yanlarıyla yine hayat/yenik düşüyor bu sefer esmer zamana” dizelerine dönüşür.

Alışılmamış bir söz diziminin alışılmamış imgelerle bir arada sunumu “zor şiir” diye niteleyebileceğimiz dizeler oluşturur. SİRKÜ şiirinde “kasvetli bir kent çıkmazında saatler” sokakta her an karşılaşabileceğiniz bir görüntü değildir.

Sayılgan Kaya şiiri kolaylıktan kaçıp içine dönerken biçim ve ses kaygılarından arınır ve anlamın sürüklediği imgesel bir mecrayı seçer.
Rastgele seçilmiş sözcüklerden oluşmuş Dadacı şiire dönüşmez elbet. Sözcükler genel anlama uygun ve şiire saygılı bir biçimde dizelerde yerini bulur.

Kafiye kendiliğinden gelmemişse eğer şiire çağrılmamıştır. Az önce de dediğimiz gibi duyguların imge yoğunluğu sürükler dizeleri art arda ve bu konum vezin ve kafiye gibi gereksinimleri kaldırır şiirin doğasında.


07 Nisan 2012
BÜLENT AYDINEL

Şu an için yetersiz gibi görünse de aynı ortamda şiir paylaşan arkadaşların birbirlerinin şiirleriyle daha içli dışlı olmaları gerektiğine inanıyorum. Bu tip çalışmaların şiirin gelişimini hızlandırdığına daha önce de tanıklık etmiştik.

Saygılarımla,