Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
bügun bir masal anlatıyorum cocuklara,
mavi denizlerden bahsediyorum,mavi hulyalara dalsınlar diye.
yelken acmış bir gemi ruzgarın estiği yere kendini bırakmış,kaptan dumende kollarını iki yana acmış,kendini ruzgara teslim etmiş ruhu maviliklere akıyor.
masalım bir özgurluk anısına dönuyor birden,
gemi ile kaptanın uzun ve yorucu hikayesi.
sonra yasaklanmış bir dil ekliyorum masala,ve turkusu yanık bir halk.
cocuklar dem vuruyor zamana,önce isyan ediyorlar
sonra cocukca susuyorlar.
bir yavru kırlangıctan bahsediyorum daha tuyleri yeni cıkmış,ucmayı öğretiyor ona annesi kanatlarını acıp ucmaya calışıyor yavru kırlangıc ucamayıp yere duşuyor,kanatlarını kırıyor...
bir cocuk atılıyor ordan..
ben bir kırlangıc olmak istemezdim diyor,
bir diğeri atılıyor ben bir kırlangıc olmak isterdim,
gökyuzu maviliğinde ucmak isterdim vatanımı seyrederdim.
dağlarını,ovalarını,ormanlarını. hasankeyfe giderdim en cok orda kale ustunde ucar tarihe tanıklık ederdim,dicleye ayaklarımı değdirip serinlerdim,diclede balıklar dertleşirdim vatanımı anlatırdım onlara onların gidemediği yerlerden bahsederdim gökyuzunu anlatırdım onlar beni kıskanırdı,
yıldızlarla dans etmeyi anlatırdım,bulutlarda ucmayı
dicleden havalanıp batmanı,mardini,amedi vatanımı karış karış dolaşmaya devam ederdim.
bir diğeri atıldı sohbete bende bir kuş olmak isterdim ama ben guvercin olurdum...
o kuşların en asili,en guzeli,o barışın simgesi evet vatanım guzel balıklar kıskanır seni
ama bilmiyorla ki dağlarımız ateş içinde ormanlarım yangın yeri,sularımız akarsularımız kirletiliyor ben guvercin olursam belki barışı getiririm bu yangınlar bu feryatlar biter.
diğeri tekrar atılır sen bilmiyormusun ki BU ÜLKEDE GUVERCİNLERİDE VURUYORLAR...
