Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
Naşa'lı Ahmet Çanakkale'de askerdir. Fakat askerliği bir türlü bitmez. Komutan onu bir türlü terhis etmemektedir. O devirde askerliğe yakalanan kolay kolay kurtulamaz. Bu yüzden çeşitli rüşvet olayları dönmektedir. Komutanın istediği parayı getirirse terhis olacağı söylenir. Naşa'lı Ahmet'in Para bulabilmesi için komutan kısa süreliğine izin verir. Naşa'lı Ahmet hazır köyüne gelmişken bir de nişanlanır. Bu arada parayı denkleştirerek geri döner ve komutana verir. Artık terhisini beklemektedir. Fakat beklemesi boşunadır. Aldatıldığını anlayan Naşa'lı komutanını vurur. Kaçar Simav'a gelir. Simav dağlarını kendine mesken tutar.
Genellikle Simav ile Gediz arasında dağlarda yaşayan Naşa'lı Ahmet zaman zaman Gediz pazarında görülür. Simavlılarla yavuklusuna haber gönderir. Bazen de Simav'a inerek yaren toplantılarına katılır.
Hisarköylü Şalgamlar padişahın Kütahya yöresinde güvenliği sağlamakla görevlendirdiği kişilerdir. Naşa'lı Ahmet'i yakalama görevi de onlara verilir.
Naşa'lı Ahmet Efe'nin, Akdağ Yaylası'nda olduğu haberi Şalgamlara gelince, İsmail ve Ali Ağalar iz sürerek Akdağ'ın Turnacık yaylasında bir çepni ile yemek yerken yakalarlar.
Karşılama çok ani olduğundan her iki taraf tetikte ve çok dikkatlidir. Şalgamoğlu Ali ve İsmail, sofraya otururlar. Hava gergindir. Lokmalar ağızda büyür. Bunlar fırsat kollarken Ahmet Efe ve çepni açık vermemeye çalışır. Martinler kucakta, parmaklar tetiktedir. İsmail sağ tarafa oturmuş, tüfeğini Efe'nin böğrüne çevirmiştir. Efe'nin tüfeği ise Ali Ağa'ya çevrilmiştir. Ağı gibi bir aş biter sonunda. Tam ayağa kalktıkları sırada İsmail Ağa, Efe'yi arkadan kucaklar. Ayakları çadır ipine takılır ve yuvarlanırlar. Ali Ağa çepninin tüfeğini alıp Ahmet Efe'ye doğrultur. Efe'yi bağlayıp zaptiyeye haber verirler.
Olay yerine gelen müfreze komutanı Kör Mülazım, 'vurun' emri verir. İsmail Ağa öldürülmesine karşı çıkar, önüne durur. 'Mahkeme edilsin ' der. Fakat arkasında duran Çavuş Uzunalo Deli Mehmet'e engel olamaz. Öldürülen Efe'nin başı Kütahya'ya gönderilir.
Naşa'lı Ahmet Efe'nin Ardından yakılan Türkünün bir bölümü ise şöyledir
Asarköy'den çıktım başım selamet
Akdağ Yaylası'nda koptu kıyamet
Beni de vuran Uzunalo Delahmet
Gediz pazarıdır benim pazarım
Akdağ Yaylası'nda kaldı mezarım
Sağ olaydım şu dağlarda gezeydim
Ne diyem oy Ahmet Allahtan oldu
Bizim kavuşmamız mahşere kaldı