ÇAĞRI - Duyuru - İla ... Mesaj Detayi Antoloj ...

Gönderen: Ahmet Yağmur
Tarih: 11.01.2010 15:43
Konu: TASAVVUF EHLİNE KISA CEVAPLAR YAZI DİZİSİ (4)

*****

Tasavvuf ehlinin şu sözlerine bir bakınız.
İslâm’a muhalif olan bir Tarikat, zaten tarikat da değildir: Diyorlar
Cevap:
Tasavvuftaki batıl hurafe şeyleri atarsanız geriye İslam’dan devşirilmiş bazı hükümler (zikir, ahlak… gibi) kalır. İslam’dan alınmış bu hükümlere tasavvuf veya tarikat demek ise ahmaklığın ta kendisidir. İslam dininden alınmış olan bu hükümleri İslam’a iade ederek İslam’ı toptan kabul edip iman ve Salih amel sahibi bir Müslüman olmak akıl sahibi insanların işidir elbette. Ancak, akıl eden insanların sayısı her zaman az olmuştur.
Allah'a çağıran, Salih amelde bulunan ve: 'Gerçekten ben Müslümanlardanım' diyenden daha güzel sözlü kimdir? (Fussilet Suresi:33)

*****

Tasavvuf ehlinin şu batıl sözlerine bakın;
Bir de şu var ki, Allah-u Teâlâ’nın ezelden aldığı kimselerin ameliyata da ihtiyacı vardır. Bu ameliyatı da ancak Resulullah (s.a.v.) Efendimizin vekili olan Mürşid-i kâmiller yapabilirler. Operatörlüğe tayin edilen o doktor; ezelî nasibi olanlara nasibini vermek için, masiva köklerini kazımak için, şeytanı çıkarmak için, sadrın genişletilmesi için, marifet fidanlarının ekilmesi için... Şart olan bu ameliyatı yapar. Diyorlar.

Cevap:
Kuran da peygamberlerin görevinin sadece tebliğ olduğunu, sevdiklerine bile hidayet edemeyecekleri defalarca bildirilirken tarikat şeyhleri kalpleri yarıyor, ameliyat yapıyor, hidayet ediyor, şeytanları kovuyormuş. Peygamberlerin bile sahip olamadıkları bu vasıflara tarikat şeyhleri sahipmiş(!) (?) .

*****