' Balkan Türkleri, B ... Mesaj Detayi Antoloj ...

Gönderen: Ahmet Yazıcı
Tarih: 26.01.2007 21:07
Konu: iLK YAZILARIMDAN *****

8006.... Değişmemiş........................(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Hoca ziyaret için gidecek damatına
Bulamadı bir kaya çıkmak için atına

Bir iki üç der iken binmesi nasıp olmaz
O kocaman gövdeyi at sırtına atamaz

Yorulunca bir ata birde bakar kendine
Heygidi be gençlik der hoca kendi kendine

Kimse varmıdır diye bakınır sağa sola
Genç ikende aynıydın deyip koyulur yola.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8018.... Unutulan şey..................... (şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Bir gün iki arkadaş çıkarırlar hadise
Yaptıkları bu işten düşer onlar hapise

Yirmi senelik ceza söyle nasıl yatılır
On senede bir istek onlara şart koşulur

Birinci ister kitap devamlı okuyacak
İkincide sigara bol efkar dağıtacak

Onuncu sene gelir, birinci ister gözlük
İkinciyse bağırır! GETİRİN BANA ÇAKMAK! ! !

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8004.... Cesaret işi.......................... (şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Adam gider doktora der bir çare bul bağa
Bir haftadır kapıldım kuvvetli oksuruğa

Doktor dinledi, yazdı, reçeteyi verdiğa
Bir haftanın üstüne kontrole gel dediğa

Dolmak bilmez bir hafta! tam bir sene geldiğa
Hatayla müshil yazmış ondaki hastalığa!

Doktor sordu kontrolde; nasılsın söyle bağa
Dedi; bir şey diyemem,bir şey oluyor bağa
Cesaret edemedim kuvvetli oksuruğa.
(Yöresel dil ile)

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8010.... Lazım................................. (şirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Temelin kalbi fena birşey oldu kalbine
İyi bir doktor buldu çare sordu derdine

Kalbim pıt pıt ediyor bir acayip atması
Doktor kısaca dedi lazımdır ATMAMASI

Sonunu dinlemeden temel kalktı yürüdi
Nerde atmaması var her yeri araşturdi

Veterinerde buldu tam beş kilo aldından
Şikayeti düzeldi iyi, memnun kaldından

Yedi içti mamadan altı ay güzel gitti
Altı ayın sonunda maması hepten bitti

Aradı araştırdı kalmamış atmaması
Doktor dedi; olamaz,lazımdır BİTMEMESİ.
(Yöresel dil ile)

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8016.... Ters iş.................................(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Gözlükçü dükkanına gelip girer müşteri
Gözü çatmış bir yere ters gidiyor işleri

İki katlı otobüs bu belayı sardiğa
Bir kat olan otobüs iki katlı geldiğa

Gözlükçü girer lafa efendim nasıl olur?
İki katlı otobüs İstanbul'da bulunur

Gözlükçüye bakarak adam fırçayı atar!
Bende öyle bilirdim! ! Gözlük takana kadar.
(Yöresel dil ile)

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8019.... Yaz tahtaya.......................(şiirsel fıkralar -karikatürize şiirler albümü)

Adamın biri birgün gitmiş bir lokantaya
Yemiş, içmiş garsona demiş gel haburaya,

Ula garson uşağum! hatırladunmi beni
Üç ay önce gelmiştim sizin bu lokantaya,

Param yok idi diye yatırdın falakaya
Garson mahcup olarak kapılır telaşaya
Adam der hiç üzülme durum aynı durumdur! !
Ya yazarsın tahtaya, ya yatır falakaya
(yöresel dil ile)

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8012.... Postacılara bak sen..............(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Cemile ile Temel gitmişler Almanya'ya
TemeL işe gidiyor Cemile'de komşuya

Gürültücü çocuklar gönderilmiş çatıya
Biraz sonra sessizlik hakim olmuş odaya

Meraklı iki anne çıkmış bakmış oraya
Kurdeleyle beğlanmış mektuplara bakmaya

Alman açık sandığı başlar araştırmaya
Mektuplarım yok deyip koşuşturmuş bulmaya

Merak etmiş çocuklar postacılık yapmaya
Başlamışlar her eve birer birer atmaya

Koşmuş yetişememiş mektupları bulmaya
Mektupları açılıp başlanmış okunmaya

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8007..... Görünmeyene merak...........(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Mazhar Osman başhekim oldu tımarhanede
Yemek saati değil! kuyruk yemekhanede

Delikten bakıp geçen tekrar girer sıraya
- Sıranızı koruyun doktor girdi araya!

İki kez baktı geçti göremedi hiç bişe
Baş hekimim şaşırdı tuhaf olan bu işe

Bir tahnesine sordu ordan neye bakarsın?
Görmedinse tekrardan niye sıra yaparsın?

Deli bakmış on sene yaramamış bir işe
Sen iki kez bakmayla nasıl görceksin bişe?
(yöresel dil ile)

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8014.... Su katılmamış.....................(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Temel hoca anlatır biyoloji dersinde
Anne dikkat etmeli bebek beslenmesinde

İdris biraz afacan,katılmıyor dersine
Bir soru sordu ona, hem vurdu ensesine

Hadi bakalım İdris! anlat anne sütünü
Koyun,inek sütünden daha üstünlüğünü

İdris biraz düşünüp hemen söze başlamış
Anne sütü bedava, hemde bayatlamamış,
Hem sahibi tanıdık,hemda su katılmamış.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8017.... Torun hasreti........................(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Önce düğün eyledik bizim köylü Cafer'e
Tarla suladi, ekti sonra gitti askere

Günler bir türlü geçmez, gelmedi şu teskere
Köye yazdı bir mektup, vurdu kepini yere

Gözüne kurban mektup köyden haber alda gel
Bir iken iki olduk üçledikmi sorda gel

Baba oldukça memnun Cafer'in edebinden
Güle güle kırılır bu şiirin yüzünden

Cevap verir mektupla oğlunun şiirine
Değinir mektubunda torunun hasretine

Mektubun iyi güzel,kağıtı biraz beyaz
Tohumun yeşermedi, izine gel yine kaz.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8009.... Hurda.................................(Şiirsel fıkralar- karikatürize şiirler albümü)

İki eski arkadaş oturup sohbet eder
Ahmet ağa konuşur, Hüseyin ağa dinler

Şu bizim tarlaların ucu bucağı yoktur
Tarif edemem sana anla o kadar çoktur

Söz Hüseyin ağada oda derdinden inler
Arazimiz çok büyük yetmiyor ona günler

Sonuna gidemedik binipte arabaya
Baktık akşam oluyor döndük geldik buraya

Ahmet ağa atladı hemencecik ortaya
Yeni modelini al eskiyi ver hurdaya.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8005.... Gözlük.................................(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Gece karanlığında far yakmayan şöföre
Polis dedi ışık yak! ! ! toslarsınız bir yere!

Polis; DUR! ! gitme dedi çabuk in arabadan!
Bırakmam sizi yola ışıkları yakmadan

İnen şöföre sordu, söyle bana derdini
Meğer şöför unutmuş evde gözlüklerini.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8015.... Tam şöför............................(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Sınavdan döndü eve Fadime çok perişan
Temel dedi aferin, kazanır çok çalışan

Ehliyet imtihanın nasıl geçti Fadime
(Arabayla toslamış komisyon heyetine)

İmtihan komisyonu hastanede komada
Bende çareyi buldum yanlarından kaçmada.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8013.... Saat gibi..............................(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Şirket depo şefini müdür kovdu işnden
İşçiler anlamamış memnundu herhalinden

Biri sordu müdüre kabahati ne idi
Son derece dinamik saat gibi biriydi

Müdür tebessüm etti ve bahsetti şefinden
Saat gibi çalışkan ama çalar cinsinden

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8011.... Marifetli kavuk...................... (şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Dur hocam ne olursun bir mektup geldi bana
Okur yazarlığım yok lütfen bir okusana

Hoca bakar mektuba bir türlü okuyamaz
Ne imla var ne mana bir anlam çıkaramaz

Mektubu geri verip der ben okuyamadım
Mektuptaki yazıdan bir şey anlayamadım

Adam çıkışıp dedi; utan şu kavuğundan
Nasıl okuyamazsın bir mektup kağıtından

Hoca der başlıkları değiş tokuş yapalım
Kavuktaysa marifet giyde oku bakalım

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8002.... Binermisin inermisin............ (şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Hoca birgün oğluyla gidiyorken çarşıya
Çetrefil bir olayla kaldı karşı karşıya

Oğlu eşek sırtında kendisi ise yayan
Oğluna herkes kızar çok olur ayıplayan

Kendi bindi eşeğe oğlu ise yürüdü
Hocanın rahatlığı komşuları güldürdü

İkisi bir binince eleştiriler sürdü
Ahalinin tutumu hocayı düşündürdü

İkiside inerek yürüyerek gittiler
Hoca ile oğlunu yine eleştirdiler

Çaresiz kalan hoca düşündü ne yapmalı
Tek bir çaresi kaldı eşeği sırtlanmalı...!

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8001....Nasrettin hoca..(nasrettin hocanın biyografisi) ...(şiirsel fıkralar...albümü)

Nasrettin hocamızın hayatı irşat imiş
Nükte ve latifeyle doğru yolu göstermiş

Kendisi büyük alim ayrıca evliyadan
Tüm Sivrihisar şahit birde büyük yaratan

Din,ahlak, ve edebe aykırı fıkraları
Yakıştırmışlar ona, uydurmuş başkaları

Sivrihisar Hortu'da doğmuş Nasrettin hoca
Nükteleri söylenir biliyor herkes bolca

Bin ikiyüz seksen dört yirmi iki haziran
Hocamız vefat etti, ağlıyor bütün cihan

Feyiz verir mü-mine onun ruhaniyeti
Akşehir'de görülür hocanın bereketi

Dünyanın her yanından gelen olur ziyade
Ruhaniyetinden gör feyiz ve istifade.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8008.... Hangisi iyi........................... (şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Karnedeki zayıflar İdris'i düşündürdü!
Aklına birşey geldi tatbikata koyuldu.

-Baba iki haber var; bir iyi,birde kötü.
Söyleyemiyor İdris, patlayabilir ödü.

Baba; gel söyle dedi iyi haberin neymiş?
Baba duydu haberi; İdris sınıfı geçmiş.

Sevinen baba sordu; söyle iyi haberi.
İdris yalan diyormuş yarım saatten beri.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

2002.... Küçücük bir tebessüm.........................(Şiirsel kısa hikayeler serisi)

Gülümsedi küçük kız, hüzünlü yabancıya
Bu ona iyi geldi, düşmez artık acıya

Yabancıya iyilik, etmiş geçmişte biri
Unutmuş ona basit, küçük bir teşekkürü

Yemek yiyorken buldu,teşekkür etti ona
Oda çok memnun oldu bahşiş verdi garsona

Garson temel giderken gördü çok fakir biri
Fakir birşey yememiş tam iki günden beri

Fakire verdi harçlık aldı onun gönlünü
Çok memnun olan fakir gördü biraz önünü

Bir göz odası vardır bir evin bodrumunda,
Titrek köpek yavrusu rastladı kaldırımda

Aldı götürdü onu küçücük odasına
Sizlerde merhem olun herkesin yarasına

Yavru köpek sevindi koştu durdu odada
İleri saatlerde yangın cıktı binada

Havlayan yavru köpek herkesi uyandırdı
Yardımlaşan komşular kolayca kurtarıldı

Zannetmeki iyilik bugün kaldı kötürüm
Kurtardı bak gördünmü küçücük bir tebessüm.! ! !

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

3000.... Yardımcısı Allah(cc) 'tır! .............................(Peygamberim gönül erim)

Kapanıverir bazan insanın basireti
Yardımcısı Allah'tır(cc) düşünse ahireti
Muhtaçtır geçmişlerin esirgeme rahmeti
Çocuğuna tatbik et islami merhameti

Zorluklar ile yılma göster ona direti
Her zaman olsun sende peygamberin hasreti
Duanda ısrarcı ol göster biraz cüreti
Kapanıverir bazan insanın basireti

Yardımcısı Allah'tır (cc) düşünse ahireti

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

2000.... Karadenizli Temel hatip olmuş.................(şiirsel kısa hikayeler serisi)

Karadenizli temel olmuş camiye hatip
Sormuş habu göreve yokmudur başka talip

Cemaat sessiz kalır temele düşer görev
Fırsat ele geçmişken hepsine verir ödev

Camiye besmeleyle sağ ayakla girmeli
Çıkarkende sol ile çıkılıyor bilmeli

Bu mesele önemli haizdir hikmetlere
O anda ölen insan kalır mübarek yere

Ön safa geçmek için eziyet vermemeli
İnsanlar nezaketle müsade istemeli

Cuma günü mimbere çıkınca hoca eğer
Sünnete niyet etme başlamamışsan eğer

Giy güzel elbiseni sürün güzel kokular
Kötü kokululardan inan hep herkes kaçar

Sünnetle farz arası bekle sessiz sedasız
Camiye girme sakın sakın ola abdestsiz

Ön safta yer var ise ileriye geçmeli
Çok acıkmışsan bile camide yememeli

Sakın yapma camide sakın ha alış-veriş
Müslümana yakışmaz dedikodu gösteriş

Cuma namazı hariç! ! koşup gitme camiye
Vakarlı ve heybetli git yürüye yürüye

Ayakkab kirli çorap uzak dursun camiye
Karşılıksız iyilik bazanda ver hediye

Kimseyi hakir görme kalmıştır fakir diye
Çocuklarda gelmeli kirletmeden camiye

Konuşma yüksek sesle saygı göster camiye
Söyleyecek çok şey var zaman yoktur demiye

Helalinden tüketin dünya nimetlerinden
ALLAH (cc) nasip eylesin herşeyi helalinden

Bu dünya nimetleri saymakla bitmez derim
Hepinize şimdilik çok teşekkür ederim

ALLAH ın selameti, selamı size olsun
Günleriniz huzurla ve neşe ile dolsun

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

6002.... Aşık bülbülün GÜL'ü.............................................................(ilahiler)

Rayihasıdır ödülü,
Aşık eyledi bülbülü.
Gülistanın en hoş gülü,
Cezbediyor Gül bülbülü.

Mis kokuyor rayihası,
Aşık eyledi bülbülü.
Sanki bir sevgi ovası,
Cezbediyor Gül bülbülü.

Rayihasıdır ödülü,
Aşık eyledi bülbülü.
Bülbül çok seviyor Gül'ü,
Cezbeyliyor Gül bülbülü.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

6001.... Peygamberim nadide GÜL.....................................................(ilahiler)

Peygamberim nadide gül,
Anlat kendini ya rasul(as)
Peygamberliği duyurdun,
Ve devamında buyurdun.

İbrahim benim ceddimdir,
İsa benim kardeşimdir,
Ben isa'nın müjdesiyim,
ibrahimin duasıyım.

Annem bana hamileyken,
Şam'da idi rüyadayken,
Kendisinden çıktı bir nur,
Saraylar oldu hep pürnur.

Çıktı annemin rüyası,
Ziyade oldu hayası,
Sad Bin Bekr Oğulları,
Süt annemin tarafları.

Bazen çıkıp gezinirdik,
Kuzuları otlatırdık,
İki beyaz giymiş kişi,
Anlamadık nedir işi.

Kar altın tasın içinde,
Gördük birinin elinde,
Tutup göğsümü yardılar,
Kalbimide çıkardılar.

Kalbimi yardılar dahi,
Bir kan çıktı tam siyahi,
Kalbim nurani ellerde,
Siyah kan durur yerlerde.

Kalbim hep yıkandı karla,
Baktılar bana vakarla...
Peygamberim pırıl pırıl,
İman et Kur-an'a sarıl.

*************************

Konuşmaz rasul nefsinden,
Kur-an geliyor rabbinden,
Ümmetinin hastalığı,
Ayrılmaz menfaatinden...

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8003....Çalışmama sebebi................(şiirsel fıkralar karikatürize şiirler albümü)

Meraklı Temel birgün baktı cep saatına
- Ula bu niye durmuş neler geldi başına

Demedimmi ben dedi makinistte bir hal var
Saat bozuldu işte git saatçiye yalvar

Hiç şaşırmadı Temel kapağını açınca
Dişliler arasında buldu ölmüş karınca...!
(yöresel dil ile)

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

2003....Dört yaşındaki çocuğun gayreti................(şiirsel kısa hikayeler serisi)

Babam akşam gelince gördüm bozuk morali
Ne yedi ne konuştu yok bir şeye mecali

Ne oldu anlat dedim neye üzüldün böyle
Birakmam seni rahat bugün ne oldu söyle

Sesi titrek bir sesle başladı anlatmaya
yYaşadığı olaydan ibretler çıkarmaya

Televizyonu bozuk bir arkadaş aradı
Bozulan televizyon bu olaya yaradı

Televizyonun içi pisküvi ekmek dolu
Yapan bellidir tabii evin en küçük oğlu

Sorunca sebebini anlattı birer birer
Görünce afrikalılar açlık içinde yüzer

Ordaki çocuklara bir yardım olsun diye
Ekmek pisküvi attı kendince bir hediye

Dört yaşında çocuğun bizden öte gayreti
(Gören gözü) şaşırtır Saklayamaz hayreti

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

3001.... Daim eder.................................................(Peygamberim gönül erim)

Sevgili yarim benim büyük cihan devletim
Ey büyük yaradanım bırakma bizi yetim

Yaradanım buyurdu mü-min çalış ve sabret
Daim eder yurdumu başımda ilelebet

Devletim tarih boyu mazlumları korudu
Nerde bir masum varsa şiddet ile savundu

Kurban yaradanıma şan verdi,cihan verdi
Bırakmadı yardımsız milletime el verdi

Türlü kötülükleri eritiyor bağrında
Hızlı dönemlerinde hareketli çağında

Dünyayı birleştirmiş ayrılığa yar olmaz
Ulu davası büyük inşaallah gönlü solmaz

Çoğu kez ferasetli asla taşa taş atmaz
Gücünden şüphe etme kimseden geri kalmaz

Çok büyük öğüt aldı insanını yaşattı
Merhamet derya gibi tüm yurdunu kuşattı

İlim irfan yolunda arkandan bakacaklar
Devlet millet bu yolda el ele tutacaklar

Göster halka merhamet gözet Allah (cc) korkusu
Kamil imanlı olsun ilerlesin coşkusu

Koruyuculuk davan sanma birgün yıkılır
Yaptığın hizmetlere gıpta ile bakılır

Heyecanını artır, ne yitsin nede bitsin
Kötülükten ne varsa tamamını eritsin

Ne dizden düş ne gözden vazgeçme güzel sözden
Ser ver sakın sır verme taviz verilmez özden

Yardımcın seni gözler,işte bak yücelerde
Şafak doğdu doğacak,sıkı dur gecelerde...

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8021....Senin neyine koşmak............ (şirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Kayıp etti yüz milyon Temel at yarışına
Nasil diyecek evde bekleyen karısına

Evin önüne geldi içeri giremiyor
Alamadı kumanya hesabı veremiyor

Fadime'de bir çene sanki dersin tabanca
Söze atladı Temel fırsatını bulunca

Tam çarşıya inmişken; GördüM orda bir yarış
Mesafe uzun değil sanki dersin bir karış

Kazanamadım bahsi, İŞİM DEĞİL yarışmak
Fadime girdi lafa SENİN NEYİNE KOŞMAK.
(Yöresel dil ile)

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8020....O işi bil yapılmış..................(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Temel bir gün seslendi hanım gel haburaya
Komşunun tavukları yine girdi tarlaya

Kaç kez dedim komşuya tamir et şu duvarı
Tavuklarda kocaman sanki atlı süvari

Komşu önemsemedi duvar tamir işini
Temel dedi gel hanım bulalım çaresini

Hanımı dedi bırak o işi bil yapılmış
Temel sabah kalkınca gördü duvar yapılmış

Hanım nasıl becerdin daha bir gün olmamış
Hanımı otur deyip meseleyi anlatmış

Almış iki yumurta bahçesine saklamış
Komşusu bakıyorken gidip oradan almış.
(yöresel dil ile)

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8022....Peki sizce çalışırmı...............(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Üç mühendis arkadaş bir araba kiralar
Birinci makineci ikinci bilgisayar

Üçüncü arkadaşta elektrik mühendisi
Araba durur birden içindeyken hepisi

Makine mühendisi der çekilin kenara
Arızanın sebebi olabilir motora

Elektrikçi söyledi hele bende bakayım
Belki sigorta attı yenisini takayım

İki mühendis baktı yinede çalışmadı
Her birinin işine diğeri karışmadı

Bilgisayarcı geldi vurdu onlara dirsek
Der acep çalışırmı, çıkıp bir daha girsek.
(Yöresel dil ile)

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8023....Kekeme...............................(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

İki kekeme bir gün karşılaşırlar yolda;
-Vaktin varsa arkadaş konuşalım bir durda

-Tam yarım saatım var otobüsüm kalkacak
-Beş dakka konuşuruz yarım saatte ancak.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8024.... Ecel gelirmi? ...................... (şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Temel gördü Cemal'i binmişken kayığına
Dedi boğulmuş deden denizin açığına

La ilahe illallah,Babanda ölmüş orda
Sanada bir şey olur gitme gel dur haburda

Nerdedir sizinkiler dedi Cemal Temel'e
Yakalanmadılarmı yatağında ecele

Ecel gelip giriyor yumuşacık yatağa
Sen nasıl uyuyorsun! Temel de oni bağa..?
(yöresel dil ile)

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

6003....İslamı yaşamadıkça...............................................................(ilahiler)

Gülü gören boş dönemez
Seni asla boş göndermez
Gülün hakkı ödenemez
Kıymetini bilmedikçe

Beni alır benden gider
Beni bendende çok sever
Yaradana niyaz eder
Ümmetini almadıkça

Hikmetleri bilinemez
Niyazlar kabul edilmez
Sünneti yaşanmadıkça
İslamı yaşamadıkça.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

1003...Miraç vesiledir.................................................(Gül veBülbülistan)

_____' Miraç bülbüle vesile,
_____' Getirilir bülbül dile,
_____' Bülbül Allah(cc) diye öter,
_____' Gönlü Gül'e akar gider.

_____' Gül'de aşıktır bülbüle,
_____' Bahçıvan'dan ister bile,
_____' Gül kavuşunca bülbüle,
_____' Bayram Gül ile bülbüle.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8025...Temel parayı sever ama? ........(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Temel kurnaz tanınır arkadaş çevresinde
Babasıda Necati (fetbaz) çerçevesinde

Anadan Sürmene'li babadan Of'luTemel
Çalışmayı sevmiyor, ondan birazcık tembel

Babasının ardından yürüdü peşisıra
Dediki babacığım lazımdır beş yüz lira

Anlamadım? Dört yüzmü? Ne yapcaksın? Üç yüzü
İki yüz sana yeter.Al bakayım şu yüzü

Der, uzatır Temel'e buruşmuş elli lira
(Fazla gelirleri yok... bir kattan gelen kira)

Temel hafif gülerek hiç vermez bozuntuya
Tanıyor babasını önem verir paraya

Uzaklaşan Temel'e der,dönde bir bak bana
Yırtık ve eksik olan parayı verdim sana.! !

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

9001...Keloğlan ve Yıldız'ı.................................................(Özgün Hikayeler)

Tarla işi aşmıyor eşek çiftte koşmuyor
Sana kaldı bu koşum Keltoşum Keltoroşum

Ana çiftçilik ağır ister kız ister bağır
Sırada birde ahır bana fazla bu kahır

Ana ben gidiyorum nasibimi bulmaya
Yardım eylesin diye saray kızı almaya

İzin alıpta gider saray kapılarına
Görünce çok şaşırır büyük yapılarına

Ana ne yapacağım bu büyük yapılarda
İçeri giremedim kalmışım kapılarda

Sarayın etrafı göl giremedim saraya
Bir vasıta bulunsa kıyacağım paraya

Buldum orda bir kayık binipte geçtim gölden
Yine dışarda kaldım birşey gelmiyor elden

Açıldı bir pencere cıktı oraya bir kız
Kız tam ifade etmez sanki dersin bir yıldız

Şaşırmış halde iken kendime geldim birden
Birimi sesleniyor? ses geliyor bir yerden

Muhafızlar yukardan dedi uzaklaş burdan
Uzaklaşmazsan eğer geçiririz kılıçtan

Mecburen uzaklaştım sarayın yakınından
Sarayı seyreyledim gölün bir kıyısından

Ayak sesleri duydum birileri geliyor
Arkalarında küfe saraya götürüyor

Keloğlanın aklına geldi ince bir fikir
Anladıysanız eğer demek sizle hemfikir

Yaklaşan hamalları biraz dinleyiverdi
Çok fazla düşünmeden işe koyuluverdi

Düşünmez kara kara bu iş hamleyle olur
Sonunu düşünmeyen Keltoş kahraman olur

Bir dakikalık mola Keloğlana yaradı
Girdi küfeye hemen bir saniye durmadı

Taşınarak küfeler getirildi mutfağa
Köyü geldi aklına girmiş iken yatağa

Uyan Keltoroşoğlan şimdi uyuyacaksın
Saraya girdin tamam şimdi ne yapacaksın

Birazcık uyukladı kıvrılıp bir kenarda
Uyandığında gördü aşcılar karsısında

Onlarda biliyorlar bildirmediler onu
Bildirseydiler eğer kötü olurdu sonu

Öğrendi tüm sarayı birkaç hafta içinde
Yıldız'ını soruyor türlü türlü biçimde

Ümiti bitiyorken yanından geçti biri
Yıldız'ına benzeyen sanki dersin bir peri

Sordu ordakilere söyle bu kimin nesi
Meğer ise Yıldız'ı sarayın Prensesi

Yalvardı aşçılara yemeği ben vereyim
Yemek bahanesiyle Yıldız'ımı göreyim

Sabah erken saatte yemeği hazırladı
Tam geldiler göz göze ikisi donakaldı

Bir kaç dakika kaldı ikiside öylece
Vesileler artınca tanıştılar böylece

Kaynadı sanki birşey Prenses'in içinde
Allah sebep halkeder türlü türlü biçimde

Fırsat buldukça arttı gülüşme,konuşmalar
Sebepsizde başladı tenhada buluşmalar

İş kötüye gitmeden tatlıya bağlayalım
Eller aldı muradı bizde murad alalım

Bizim Keltoroş oğlan olsun herhangi biri
Muhtemelen dünyada yoktur başka benzeri

Girmiş rüyalarına parlak yüzlü aydede
Dediğin birbir çıktı şimdi nerdesin nerde

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

2001....Surdaki sır...........................................(şiirsel kısa hikayeler serisi)

Bir gün gördüm rüyada kuş gibi uçuyorum
Kanadımı vurdukça mesafe alıyorum

Okadar yükseldimki İstanbul bir harita
Görmeye hiç imkan yok kaldı çok aşağıda

Daha önce gezmedim tanımam buraları
Bir ses seslendi sanki incele şu hisarı

Hisarın şekli tuhaf sanki var onda yazı
Peygambere salavat, yaratana niyazı

Elimden geldiğincesöylüyor bakıyorum
Aman Allah'ım orda bir yazı görüyorum

Görünüyor orada evet arapça üç harf
Dilim dudağım durdueyleyemiyor bir sarf

MİM HA DAL harfleriyle yapılmış inşaası
Şahitmi bu duruma acep benden başkası

Rüyadan öte sanki araştırmaya değer
Bir bilene sormalı bilen var ise eğer

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

6005....Yumuşak huylu ol..................................................................(İlahiler)

Çok acele eyleme,
Acele işten kaçın.
Yumuşak huylu olup,
cennet yolunu açın.

Üstün görüp kendini,
Böbürlenme ha sakın.
Mütevazi olanlar,
Gider cennete yakın.

Cennete yakın gider,
Sertlikten uzak duran.
Sende iste cenneti,
Mis kokar buram buram.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5001....Uyma nefsine...................................................(Güzel sözler deryası)

İyi amelden geçip sakın uyma nefsine
Yerini hazır eyle cennetin köşesine

Her fani ölüp girer toprağın sinesine
Gerektiği kadar koş bu dünyanın peşine

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5002....Sende dinle......................................................(Güzel sözler deryası)

Ansızın gelir ölüm,emin olun anidir
Dinleyin ey insanlar yalan dünya fanidir

Dünkü hatanla döğün, fırsat bil bugününü
Yarın garanti değil değerlendir bugünü

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5003....Kıymetini bil.....................................................(Güzel sözler deryası)

Gençliğin kıymetini arıyor ihtiyarlar
Huzurun kıymetini biliyor huzursuzlar

Sıhhatin kıymetini sıhhatliler yalanlar
Hayatın kıymetini insan ölünce anlar.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

2004....Bebekler...............................................(Şiirsel kısa hikayeler serisi)

Bebeği yeni doğmuş gülümsüyor beşikten
Tüm aile toplanmış seyrediyor eşikten

Ardı arkası gelmez uykusuz gecelerin
Bakıp gülmesi yeter şu tatlı bebeklerin

Aman hasta olmasın aşıları kollansın
Temiz havada durup yanakları allansın

Ağlıyorsa mutlaka vardır bir ihtiyacı
Proplem göstergesi ağlamaktan amacı

Ateşi kollanmalı diş çıkarma dönemi
HAVALE tehlikeli bilinmeli önemi

Anne sütü vererek koruyun sağlığını
Sırtını sıvazlayıp çıkar yemek gazını

Aile sevgisine her yavru erişmeli
Yarının bebekleri sağlıklı yetişmeli

Kimsesiz yavruları elbette düşünmeli
Böylesine bir şevkat onlara yetişmeli

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

9002...Bizi yenen sigara..................................................(Şiirsel hikayeler)

Önceleri içerdim, ortama uymak için,
Daha sonra yapıştı, oldu cebime perçin,

Bazan içtim arkadaş, eş dostun hatırına,
Zannettim sıkışanın, yetişir imdadına,

Seneler seneleri, kovaladıda durdu,
Katran oldu, zift oldu, ciğerime oturdu,

Bir gün rahatsızlandım,götürdüler doktora,
Önce parmak kesildi, bacağım daha sonra,

Civarda namım iyi, Osman bey derler bana! ! !
Ayağım kesilince, çıktım topal Osman'a! ! !

Şimdilerde bulaştı, oğlum ona müptela,
Sigarayı içene, erken okunur selâ,

Umursamıyor gençlik, yer vermiyor topala,
Önemseme istersen,sende gazla pedala,

ARKADAŞLAR! ! ! , uyanın bu iş inatla olur,
HEY! ! ! Bırak sigarayı,kendine gel ne olur,

En üst katlara konmuş, ONKOLOJİ SERVİSİ,
Acaba farkındamı, doktoru, hemşiresi,

Gören korkmasın diye,konulmuş en üst kata,
Görüp ibret almalı,BENCE bu durum hata,

Yazılmış üzerine, (içenleri öldürür) ,
İçer içmez ölmezsen, seni bile güldürür,

Kaç kişi iradeyle, bırakırda başlamaz,
Herkes yapamaz onu, sigarayı aşamaz! ! ! ,

Üzerine yazarsan,belki birşeye yarar,
SiGaRa BaĞıMLıLıK, ÇoĞunDa KaNSeR YaPaR...

(Sigara içen arkadaşlardan, özür diliyorum.
Ancak bu yazılanlar sadece,
yaşanan tecrübelerden oluşuyor)

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

8026....Deneme sonucu? ? ..............(şiirsel fıkralar-karikatürize şiirler albümü)

Hoca gider Hekim'e, bir akıl ister ondan.
Hanımı işitmiyor, bunaldı bu durumdan.

Hekim dedi Hoca'ya; bir deneme yapalım,
Ne kadar işitmiyor, hele bir anlayalım.

Hoca eve gidince soru sordu eşikte,
Söyle hanım bu akşam ne yiyoruz yemekte?

Birinci seslenişte ses gelmiyor mutfaktan,
Arkası dönük hanım problemli kulaktan.

Yaklaştı biraz daha,Hoca bir daha sordu,
İki soru cevabsız! Hoca düşünüp durdu! ! !

Baktı mesafe uzak bir şey geldi aklına,
Üçüncü sefer gitti hanımının yanına.

Acıktım hanım söyle ne koymuşsun sofraya?
Üç defadır diyormuş.KÖFTE söylüyorum ya.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5004....Hapşırmadaki incelik.........................................(Güzel sözler deryası)

Gözünü aldamasın dünyanın cehaleti
Kalbi oynatıverir ezanın şahadeti
Bekler şah damarında isteyene görünür
Bir hapşırma insanı öldürürde döndürür.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5005....Kızgınlık sebebi................................................(Güzel sözler deryası)

İhmal etme yanlızken yatsı ile sabahı,
Namazı eda eden onda bulur felahı.

Mahşerde fayda vermez beynamazın eyvahı,
Namazı kılmayanlar kızgın bulur Allah'ı.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5006....İstemek O'na yaklaştırır......................................(güzelsözler deryası)

Yaklaşmak istersen HAK'ka, O'na ilet isteğini,
Yaklaşmak istersen halka, ona açma dileğini.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5007....Deme sakın......................................................(Güzel sözler deryası)

Üf bile deme sakın, sakın anne babaya,
Kalpleri çok hassastır düşme sakın hataya.
Üf söyler isen eğer, bil söyledin Allah'a,
Rızalarını gözet, söylemeden bir daha.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5008.... Kur'an okunan evde.........................................(Güzel sözler deryası)

*______* Kur'an oku evinde,
*______* Kuvvetlendir dinini.
*______* Hem yaşa, hemde yaşat,
*______* Artır bereketini.

***** Bolca oku Kur'anı,
***** Boş geçirme zamanı.
***** Söyle bana gördünmü,
***** Bu dünyada kalanı.

*______* Kur'an okunan evde,
*______* Hayır çok, şer az olur.
*______* Artır bereketini,
*______* Kur'an oku ne olur.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5009....Gayret,Bilgi ve Kalkınma....................................(güzel sözler deryası)

İslam yaşanılırmı dünyada BİLGİ'sizce
Görülmüşmüki bir din KALKINMIŞ sahipsizce?

Her müslüman İslam'ın özel görevlisidir.
Din GAYRET'siz olurmu,olurmu söyle sizce?

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5010....Zalime dur deyin................................................(güzel sözler deryası)

Dini herne olursa dayanamam zulüme
Bugün kalbim mahzun, kederlidir, kederli.

Bir dur deyin zalime,zulüm ile ölüme.
Bunca eza yetmezmi? Yeterlidir, yeterli.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5011....Üç kimsede, üç şey............................................(güzel sözler deryası)

İsteyen herkes yapar, şu üç zaaf zor değil.
Sakın ha bulunmasın, üç kimsede hoş değil.

SERTLİK hiç güzel durmaz, idareci olanda.
İlim kaçar alimden, MALA MEYİL DUYANDA

Fakiri gözetmeli,mala sahip olanda
Para yakışıkalmaz, CİMRİLİK BULUNANDA.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5012....Bu konuda aza kanaat geçersiz..........................(güzel sözler deryası)

İman kuşunu kalbine hapset,
Uçup gitmesin, o büyük nimet.

Heba olmasın o engin haslet.
Tüm ümmet besler çoğuna hasret.

En çok sevilen iman nimeti,
Değerini bil, sonsuz kıymeti.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

6000...Konak..................................................................................(ilahiler)

Dünya konaklama yeri,
Allah düşünür bizleri.
Hazırlamış cennetinde,
Türlü türlü nimetleri.

________________Şu fani dünyada bile,
________________Düşünüyorsun yazlığı,
________________Ahiretide düşünüp,
________________Hazır eyleyin azığı.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5013....Sevgi Allah'tandır..............................................(güzel sözler deryasaı)

Seni sevdiren şey nedir? güzelliklere ısıtan,
Gönül akar geçer gider, elbette var bir akıtan.

Sevgi akarsu misali, akar gönülden gönüle.
Allah vermiş tüm canlıya bu incelik düşünüle.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5014....Sana mal edilmesin..........................................(güzel sözler deryası)

Mal edilmesin sana, yapmadığın güzel iş.
Bugün iyi söyleyen yarın söyler kötü iş.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5015....Candan arkadaşın varsa.....................................(güzel sözler deryası)

Candan arkadaşın varsa, arayıp sorun ardından
Hasta veya meşgul ise, mahrum eyleme yardımdan.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5016....Niyetin..............................................................(güzel sözler deryası)

Niyetini hayır eyle, akibetin hayır olsun.
Kalbindeki yarin Allah,yarenin Muhammed olsun.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

2005....Nerden nereye.......................................(şiirsel kısa hikayeler serisi)

Komşumuzun çocuğu canlıya verir değer,
Helede yavruları onları başka sever.

Bir yavru kedi bulmuş annesini kaybetmiş.
Bıkmamış usanmamış, onu her gün beslemiş.

Üç dort ay bakmış ona kedi olmuş kocaman,
Yavru iken güzeldi şimdi ise pek yaman.

Komşumuz biraz fakir, iyi değil işleri.
Bir kaç yıldır kapalı İstanbul'da işyeri.

Hiç parası yok iken işleri gelişiyor,
Atılım yaptı birden, durumu değişiyor.

Bu anormal durumun kendiside farkında,
Bir evleri oluyor, uzak değil, yakında.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

2006....Leyleğin sadakati....................................(şiirsel kısa hikayeler serisi)

Çocukluk yıllarında yaylalarda yaşardık,
Çayırlıklar bizimdi doyasıya koşardık.

Göçmen kuşlar geçerken yaylada konaklardı,
Afacan çocuklarsa onları yakalardı.

Bu yıl gelen leylekler geçen yılda gelmişti,
Aynı yuvayı tekrar gelip bulabilmişti.

Gidemedi bir leylek kanadı kırılınca,
Herkesin dostu oldu yaylamızda kalınca.

Yerde yanan tandır'da * ekmekler pişirilir,
Leylek gezer yanında, kış böyle geçirilir.

Bakınır uzaklara göç zamanı gelince,
Leylek eşini bekler, adeta bir gelin'ce

Tüm leylekler gelince eşli görür eşini,
Atar kendini duymaz, tandırın ateşini! !

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

2007....Sıkı dur ve nasibini ara............................(şiirsel kısa hikayeler serisi)

Anne baba evlendirin,yollar üstü kalakaldım,
Yuva olmuş insanlara gıpta ile bakakaldım.

Çalışırım, olur param.Eksiğim ne başkasından.
Sağlıklıyım, akıllıyım,gençliğim var alasından.

Herkes bilir bir yuvam yok,günah yollar davet eder,
Herbiri tastamam heder, biri öbüründen beter.

Sıkı durmaz,bırakırsam günah yollar alır, gider,
Evlenmek benimde hakkım bu bekleyiş artık yeter.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5017....Sığınak.............................................................(güzel sözler deryası)

Muhafaza eyle yarap hepimizi hastalıktan,
Tenbellik ve yaşlılıkta düşkünce ihtiyarlıktan.

Nasip eyle artıralım amel bilgilerimizi,
Sebeplere yapışalım bilelim görevimizi.

Uzak eyle günah yoldan, kayıp düşmasin ayağım,
Varmı başka sığınacak sensin benim dayanağım.

Sığınırım yaradanım, kuluna borçlu gelmekten,
Korkuyorum borçlarımı ödeyemeden ölmekten.

Kaldır veyahut hafiflet kabirde azabımızı,
Soru sorunca melekler verelim cevabımızı.

Hayat nizamı verirsin bize yüce kitabından,
Sığınırız rabbim sana cehennem azabından.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

6004....Peygambere salat selam........................................................(ilahiler)

Peygamber selam ediyor,
Ümmetini çok seviyor,
Salatü selam istiyor,
Salat ona selam ona.

Seviyorum peygamberi
Çekti onca zahmetleri
Kazanıyor zaferleri
Salat ona selam ona.

Mü-min'in kalbi şefkattir,
Allah'tan gelen rahmettir,
Mü-min Rasul'e ümmettir,
Salat ona selam ona.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

3003....Gülümsüyor................................................(Peygamberim gönül erim)

Güller açar gül yüzünde,
Hem neşede hem hüzünde,
Gecesinde gündüzünde,
Allah için gülümsüyor
.
Çağlar öncesi sonrası,
Adem peygamber tebası,
Halil ibrahim sofrası,
Peygambere gülümsüyor.

Melekler safa girince,
Yedi kat gök geçilince,
Ümmet ona verilince,
Allah için gülümsüyor.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

3004....Rehberim peygamberim...............................(peygamberim gönül erim)

Aşık olur peygambere,,
Rüyasında bir kez gören
Başka hiç birşey istemez,
Sohbet makamına eren.

Nebiler nebisi rasul,
Kalbimin baş köşesinde.
Güzelliği yaratandan,
Hayallerin ötesinde.

Bizi döğru yola taşır,
Peygamberin öğütleri.
Olur bize rehber, ışık,
Peygamberin öğütleri.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

3005....Peygamber seviyor seni..............................(peygamberim gönül erim)

Gönlü hüzün penceresi,
Tek dileği endişesi,
Her zamanki düşüncesi,
İstiyordu ümmetini.
____________Ümmetini ümmetini,
____________Rasul ister ümmetini.

Miraçda bizdik niyazı,
Rabbimiz verdi cevazı,
Hediye aldı namazı,
İstiyordu ümmetini.
____________Ümmetini ümmetini,
____________Rasul ister ümmetini.

Bil Rasul'ün kıymetini,
Haydi iste cennetini,
Allah (cc) bilir hikmetini,
Verdi ona ümmetini.
____________Ümmetini ümmetini,
____________Rasul ister ümmetini.

Allah (cc) verdi cennetini,
Rasul'üne ümmetini,
Gösterecek cemalini,
Halis eyle niyetini.
____________Tatbik eyle sünnetini,
____________Peygamber seviyor seni.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

3006....Rehberimiz................................................(peygamberim gönül erim)

________* İnsanlar için hayrı,
________* Doğruyu gösterirsin.
________* Rehber ve ışığımız
________* Ahlâğı öğretirsin.

________* Seni seven ümmetler,
________* Cennette beraberler,
________* Yaratana sığınır,
________* Af ve mağfiret diler.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

3007....Gözler arıyor Seni.......................................(peygamberim gönül erim)

Gözler arar Rasul'ü,
Merhamet denizinde,
Ne güzel gülsün rasul,
Tüm gözler üzerinde.

En mükemmel yaşantı,
Bulunur sünnetinde,
Birleşir tüm mü-minler,
Eşsiz merhametinde.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

3008....Peygamberin beklentisi...............................(peygamberim gönül erim)

Peygamberin kanadı,
Kuşatır ümmetini,
Bekliyor ümmetinden,
Yaşasın sünnetini.

Peygamber ne söylüyor,
Gör veda hutbesini.
Bekliyor ümmetinden,
Yaşasın sünnetini.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

3009....Kal Arş'ın üzerinde.....................................(Peygamberim gönül erim)

Altı şekilde olur,
Celalet alameti.
Uzak durur onlardan,
Peygamberin ümmeti.

Sinirini yenmeli,
Her şeye kızmamalı,
Ferasetli olmalı,
Peygamberin ümmeti.

Faydasız ilim bir köz,
Konuşma faydasız söz,
Kalpte halisane öz,
Peygamberin ümmeti.

Sırrını içinde tut,
Kini nefreti unut,
Nefsini biraz avut,
Peygamberin ümmeti.

Malı harca yerinde,
Olmasa değerinde,
Kal Arş'ın üzerinde,
Peygamberin ümmeti.

Herkese güvenemez,
Kötülüğü dilemez,
Günahta ısrar etmez,
Peygamberin ümmeti.

Dost, düşmanını öğren,
Halis Mü-min'e imren,
Ehli sünnete giren,
Peygamberin ümmeti.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

3010....Peygamberi (sav) seven mü-min...................(peygamberim gönül erim)

*___* Müslümanlık şefkat dini,
*___* Dinle Allah'ın(cc) emrini,
*___* Öğrenir ilmihalini,
*___* Peygamberi (sav) seven mü-min.

'' Hiç bir mahlukata kıyma,
'' Eza edip arşı yıkma,
'' Ana baba ahı alma,
'' Peygamberi (sav) seven mü-min.

*___*Merhamette bir deniz ol,
*___*Şefkat derya, sonsuz bir yol,
*___*Görmeyesin hiç karakol.
*___*Peygamberi (sav) seven mü-min

'' Cennet nasip olur sana,
'' Merhamet timsali ana,
'' Uyar Rasulü zişana,
'' Peygamberi (sav) seven mü-min.

*___* Kur'an bir hayat nizamı,
*___* Uygula, düşün mizanı,
*___* Ziyade eyle hayanı,
*___* Peygamberi (sav) seven mü-min.

'' O kimsedir ki müslüman,
'' Ferasetli ve pek yaman,
'' İyi niyetli her zaman,
'' Peygamberi (sav) seven mü-min.

*___* Çıkaramaz kimse yoldan,
*___* Kimse zarar görmez ondan,
*___* Gider Rasul'ün yolundan,
*___* Peygamberi (sav) seven mü-min.

'' Ağlaşır seninle gökler,
'' Bak zikrediyor melekler,
'' Kabul oluyor dilekler,
'' SALAT SELAM (sav) söyle mü-min.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

3011....Mü-min vasıflarından...................................(Peygamberim gönül erim)

Allah (cc) merhamet eder, merhamet edenlere,
Ömrünü uzun eder, sadaka verenlere.

Müslüman müslümanın bilinki kardeşidir,
İki cihanda dostu vede arkadaşıdır.

Zulmetmemeli ona Koşmalı yardımına,
Çok sabretmeli mü-min mükafat var sabrına.

İyi niyetli davran küçük ve hakir görme,
Kanı, malı,ırzına, başına çorap örme.

Müslüman kardeşindir; zarar verme sakın ha!
Haramlardan kaçınıp sığın yüce Allah'a(cc)

Resul yemin ediyor; kendine sevdiğini,
Din kardeşin için sev tamamla imanını.

Komşun emin olmazsa senin kötülüğünden,
Nasıl mü-min olursun çıkarsın mü-min'likten.

Şefkat ve merhameti ara mü-min kalbinde,
Bu özellikler olur her imanı kamilde.

Büyüğe saygı duyan küçüklere acıyan,
Kalbin pasını siler Allah (cc) için ağlayan.

Allah (cc) veriyor malı dostuna düşmanına,
Güzel ahlakı verir yanlızca dostlarına.

Hiç kimsenin malına nede saldır ırzına,
Kıyamet günü gider bütün sevabın ona.

Günahın en büyüğü nedir Allah (cc) indinde?
Kötü huylu olmayın sakın İslam dininde.

Sıkıntı bela olsa sevmediğin birinde,
Sevinme! verir sana Allah (cc) günün birinde.

Mü-min, müslümanların huyu güzel olmalı,
Hayatı iyilikle, ibadetle dolmalı.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

1004....Merhamet dilersin..........................................(gül ve bülbülistan)

::::::::::: :))) Bülbüller aşık sana,
::::::::::: :))) Sen güllerden güzelsin,

::::::::::: :))) Ümmetin için rahmet,
::::::::::: :))) Ve merhamet dilersin..

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

1005....Yakına gelen gül............................................(Gül ve Bülbülistan)

***** Gidemezsen Gül'üne,Gül'ün gelir yakına
***** Renk verir, koku verir,cevap bulur aşkına.

***** Gül tutkunu bülbülden,Gül'e gelir şakıma,
***** Duyan herkes şaşırır,dönüverir şaşkına.

***** Bülbülistanın gülü, bülbülünü mest eder,
***** Bahçıvan gülü için, bülbülleri affeder.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

1000....Gözüm görmez başkasını................................(.Gül veBülbülistan)

****** Gözüm görmez Gül'den başka, kime baksam Gül karşımda,
****** Gül'ü gördüm düştüm aşka, aşık oldum genç yaşımda.

****** Gözüm görmez Gül'den başka, kara sevda var başımda,
****** Zannetme sözlerim şaka, talebeyim genç yaşımda.

****** Kimse bilmez dertlerimi, Gül biliyor sırlarımı,
****** Bülbül bekler yıllar yılı, gelir diye yollarını.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

1001....Bülbülün şakıması..........................................(Gül ve Bülbülistan)

******** Gönül bağım deste bir gül,
Şakıyor Gül ile bülbül.
******** Bülbüllere Gül'üm ödül,
Hem şakısın hem koklansın.

******** Gönlüm arar bucak bucak,
Ancak Gül'e açar kucak.
******** Bülbül Gül'e bakınarak,
Hem şakısın hem koklansın.

******** Gül'ün makamı bir derya,
Bülbül deryada bir rüya.
******** Elbisesi takva, haya,
Hem şakısın hem koklansın.

******** Bülbül Gül'e aşık ise,
Kondurmalı O'na buse.
******** Tomurcuk olmuş bir çise,
Hem şakısın hem koklansın.

******** Bülbül Gül'e konar iken,
Ayağına batar diken.
******** Damla damla kan akarken,
Hem şakısın hem koklansın.

******** Bülbül geçiyor sümbülü,
Gül büyülüyor bülbülü.
******** Pare pare bir gönülü,
Hem şakısın hem koklansın.

******** Bülbül Gül'e gönül verdi
Gül'e kanadını gerdi.
******** Bülbül muradına erdi,
Hem şakısın hem koklansın.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5018....İyi sakla............................................................(güzel sözler deryası)

Sırrın sana ait olsun
Verme sakın onu ele
Verir isen sırrın el'e
O da verir seni yele

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5019....İki güzel haslet.................................................(güzel sözler deryası)

Allah (cc) söyler Rasul yaşar,
Yaşadı sünnetinde.
Şu hasleti görmek ister,
Olmalı ümmetinde.

İyi huylu,dirayetli,
Muhammet'in (sav) ümmeti.
İnşaallah kazanacak,
Her müslüman cenneti.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

3012....Dilde kalmasın............................................(peygamberim gönül erim)

Mesut olur tüm gönüller,
Salatü selam ederek,
Arzularsan peygamberi,
Selam eyle zikrederek.

Selatullah,selamullah,
Aleyke ya rasulallah.

Söylediğin bir selama,
Rasul koşar on selamla,
İman dilden insin kalbe,
Huzur bulunur İslamla,

Selatullah,selamullah,
Aleyke ya rasulallah.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

3013....Atar dünya, Sille hatta Tokatı......................(peygamberim gönül erim)

Allah ister, rasul yaşar sünnette,
Her kim yaşar, yerin bulur cennette.

Peygamberim islamı nasıl yaşadı?
İşte sünnet; islamın tatbikatı.

Ayet, hadis tüm ümmetin hayatı.
Müslümanlar bulur onda takatı.

Nefsanice uygularsan ayeti,
Dünya atar sille hatta tokatı.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5020....Bakarken dikkat...............................................Güzel sözler deryası)

Bakış oku gözündedir,
Ok da bağlı niyetine,
Göz bakarak oku atar,
Fitne fuhuş cihetine.

Niyetin yeri kalptir,
İhlasta orda bulunur.
Olur olmaz bkar isen,
İhlas o anda bozunur.

Sanma ihlas sahabenin,
Devrindeki özelliktir.
O bütün mü-minlerin,
Kalbindeki güzelliktir.

Şu dünyada başlar fayda,
Kim korursa bakışını.
Hızlandırır hayatının,
İyi yöne akışını.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

2008....Hönül hoşluğu ile...................................(şiirsel kısa hikayeler serisi)

Rastladınızmı bilmem benim rastladığıma
Şaşırdım kaldım birden kazındı hafızama.

Bir alış-veriş gördüm bir gün pazar yerinde,
Satın aldı bir adam bir malı değerinde.

Unutmuş cüzdanını çıkar iken evinde,
Arzetti durumunu üzülmüş bir biçimde.

Bir saniye duraklar bu olayda satıcı,
Ne düşündü bilemem konuştu çok yapıcı.

Bak amcacığım dedi sana birşey diyeyim,
Sana bunu söylerken hemde incitmeyeyim.

Verdim sana malımı gönül hoşluğu ile,
Eğer imkanın yoksa helal eyledim bile.

Getirir isen birgün, olsun senin hayrına.
Getiremezsen eğer, olsun benim hayrıma.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

5021.... Bir erkeğin hayatında iki kadın nasıl olur..........(güzel sözler deryası)

Bir erkeğin hayatında olabilir iki kadın,
Biri şefkat-kucak-ana,diğeride zevce hatun.

Ana, baba,eş, çocuklar ailenin temel taşı.
Koruyup gözetmelidir,hepsi hayat arkadaşı.

Akrabalık bağlarını sıkı sıkı tutmalıdır
Bir kalp gibidir aile çok kuvvetli atmalıdır

Aile bir ortak parda onda buluşulmalıdır
Hal ve hatır sorulmalı,gönüller alınmalıdı.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

1002....Canevimde gülüm var......................................(gül ve bülbülistan)

_________*Derman arar Gül'üm bende,
_________*Derman bulunmaz bedende,
_________*Dermansız kaldı bedenim,
_________*Gül'üm durur can evimde.

_________*Gül'üm canevimden dinler,
_________*Kalbimdeki niyetimi.
_________*Himmet et Gül'üm ne olur,
_________*Artırayım hasletimi.

_________*Canevim bende hazine,
_________*Mücehver konmuş gözüne.
_________*Misafir eylerim Gül'ü,
_________*Bakmam ellerin sözüne.

_________*İsteyince Gül'üm benden,
_________*Canevimi verdim Gül'e.
_________*Hoşnut ve memnun halinden,
_________*Bak gülümsüyor bülbüle.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

2009....Beşiğe ne oluyor...................................(şiirsel kısa hikayeler serisi)

Bir asker arkadaşım, annesinden nakletti,
Bebekliğinde olan,bir olaydan bahsetti.

Henüz daha bebekken,yaşamış bu olayı,
Hiç bir anlam veremez; sorar,ondan dolayı.

Hastalıklar yaşarmış,gece uyuyamazmış,
Herkes yorgun gelince,bebek kollanamazmış.

Bir köy evinde doğmuş,tenhada bir kırsalda,
Hikayesi çok tuhaf sanki geçmiş masalda

Geceler uzun gelir bebek uyumayınca
Dayanamaz ve uyur,anne çok yorulunca.

İlerleyen saatte anne hafif uyanır,
Dinler; bebek ağlamaz,ama beşik sallanır.

Merak ederek kalkar, beşiği kim sallıyor,
Şaşırır kalır anne, beşiğe ne oluyor.

Gözüne uyku girmez,bir türlü sabah olmaz,
Beşiğe ne olduysa bekler ama sallanmaz.

Sabah olunca söyler, evin büyüklerine,
Kimse heyecanlanmaz, onun dediklerine.

Heyecanlı anneyle, baba gelir göz göze,
Olayı aydınlatır, hemen girince söze.

Dedesi birgün kırda,yaralı adam bulur,
O gün bugün bu evde,garip bir şeyler olur.

Dedem getirmiş eve, yaralarını sarmış,
Memleketi uzakmış,daha çok yolu varmış.

Yaralının yarası, hafif değil ağırmış,
Pansuman oluyorken, az da olsa bağırmış.

Nedir, kimin nesidir, ona böyle ne olmuş?
O karmaşa içinde, sormaya fırsat bulmuş.

Memleketinden çıkmış meğer gitmiş cepheye
Ağır yaralanınca bırakmışlar dönmeye

Dedemin kollarında,on gün üstü can vermiş,
Bir nur inmiş yüzüne, sanki dersin bir ermiş.

Aileden sayılıp, bahçeye defnedilmiş,
Evdeki garip haller hep ona maledilmiş.

Ahmet Yazıcıoğlu

--------------------

2011....Teşekkür şükür sayılır............................(şiirsel kısa hikayeler serisi)

Bilen anlayabilir, hastaların halinden,
Bir hasta gördüm ağır, kalkamıyor yerinden.

Gördüğüm bu hastayı. kendimce gördüm ağır.
Beterin beteri var. mevlam sen bizi kayır.

Görünce daha ağır, iyileşmez bir hasta.
Birden bire irkildim, biraz konuştuk hatta.

Allah'tan (cc) ne geldiyse, kendince sabrediyor.
O halde iken bile, haline şükrediyor.

Bilmemki ne demeli,sağlıklı olanlara,
Allah (cc) imtihan eder, çıkarır yarınlara.

Çoğumuzun dilinden, çıkmaz günde bir şükür,
Yardım eden birine,hiç olsun et teşekkür.

Söylemiş isen eğer, iyiliğe teşekkür,
İyilik Allah'tandır.(cc) , sayılır ona şükür.

Ahmet Yazıcıoğlu