' Balkan Türkleri, B ... Mesaj Detayi Antoloj ...

Gönderen: Kübra Ceviz
Tarih: 02.07.2006 13:25
Konu: yasa tasarısı ve mübadele

Ankara: Batı Trakya'daki Türkler'in Mağdur Edilmesi
Batı Trakya'da, Türkiye ile Yunanistan arasında imzalanan 30 Ocak 1923 tarihli mübadele anlaşması uyarınca, İstanbul'daki Rumlar'la birlikte mübadele dışı bırakılan ve bugün sayıları 150 bin civarında olan bir Türk azınlık, etnik kimliğin inkarından seçimlere ve eğitime kadar önemli sorunlarla karşı karşıya. TBMM yeni yasama yılında konuyu araştıracak.


Alınan bilgilere göre, Batı Trakya'daki Müslüman Türk azınlığın sorunları, 'Etnik kimliğin inkarı, dini liderlerini ve dini kurum yöneticilerini seçme, vakıflar, eğitim, seçme ve seçilme hakkı (Bağımsız adaylar için de yüzde 3'lük ülke barajı getirildi. Barajı aşmak için 200 000 oy gerekmekte) , Yunanistan vatandaşlık yasasının 19. madde mağdurları, mülk edinme, Osmanlı Türk eserleri, ibadet yerleri ve ekonomik sorunlar' olarak sıralanıyor.

TBMM Avrupa Birliği Uyum Komisyonu Heyeti, 13-17 Haziran 2006 tarihlerinde Atina ve Batı Trakya'ya 5 günlük resmi bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaret sırasında Yunanistan makamlarının yanı sıra Müslüman Türk azınlığın temsilcileri ve soydaşlarla görüşmeler yapıldı. Görüşmeler ve incelemeler sonrasında Batı Trakya'da yaşayan Türkler'in çeşitli sorunlarının devam ettiği ortaya çıktı. Komisyon üyesi milletvekillerinin yanı sıra 33 milletvekili konuyu TBMM gündemine taşıdı. Bu çerçevede bir araştırma önergesi verildi. Araştırma önergesine şu milletvekilleri imza attı:

'İnci Özdemir (İstanbul) , Aydın Dumanoğlu (Trabzon) , Faruk Çelik (Bursa) , İrfan Gündüz (İstanbul) , Mustafa Dündar (Bursa) , Haluk İpek (Ankara) , Gülseren Topuz (İstanbul) , Hasan Angı (Konya) , İsmail Ericekli (Çankırı) , Mustafa Duru (Kayseri) , Tevfik Ensari (İzmir) , Zafer Hıdıroğlu (Bursa) , Tayyar Altıkulaç (İstanbul) , Muharrem Karslı (İstanbul) , Fatma Şahin (Gaziantep) , Nusret Bayraktar (İstanbul) , İlhan Albayrak (İstanbul) , Mehmet Sarı (Osmaniye) , Recep Yıldırım (Sakarya) , Murat Yıldırım (Çorum) , İrfan Rıza Yazıcıoğlu (Diyarbakır) , Mahmut Kaplan (Şanlıurfa) , Ömer Özyılmaz (Erzurum) , Ramazan Toprak (Aksaray) , Ünal Kacır (İstanbul, Bekir Bozdağ (Yozgat) , İbrahim Köşdere (Çanakkale) , Alaettin Güven (Kütahya) , Cahit Can (Sinop) , Telat Karapınar (Ankara) , Mehmet Salih Erdoğan (Denizli) , İbrahim Çakmak (Tokat) , Recep Özel (Isparta) .'

Önergenin gerekçesinde ise şu ifadelere dikkat çekildi:

'Batı Trakya'da yaşayan Müslüman Türk azınlık, uluslararası antlaşmalardan kaynaklanan haklarını, maalesef kullanamamaktadır. Yunanistan Vatandaşlık Yasası'nın eski 19. maddesi uyarınca yaklaşık 60 bin soydaşımız haksız yere Yunan vatandaşlığından çıkarılmıştır. Hatta, vatandaşlıktan çıkarılanlar arasında, akrabalarını ziyaret etmek veya seyahat amacıyla Yunanistan dışına çıkan kişilerle, Yunan vatandaşı olarak çalışmak için Avrupa'ya giden Türkler de vardır. Öte yandan, Batı Trakya Müslüman Türkleri'ne müftülerini özgür iradeyle seçme hakkı da tanınmış olmasına ve 1990 yılı sonuna kadar müftüler cemaat tarafından seçilmesine rağmen, bu uygulama keyfi bir kararla iptal edilmiş, Gümülcine ve İskeçe Müftülükleri'nin başına, Yunanlı yöneticilerin tayin ettiği ve Müslüman Türkler tarafından onaylanmayan müftüler getirilmiştir. Bu sebepten dolayı soydaşlarımızla Yunan Hükümeti arasında atanmış ve seçilmiş müftü konusunda ikili bir durum ortaya çıkmıştır. Batı Trakya Müslüman Türkleri'nin önemli sorunlarından bir tanesini de 'eğitim' konusu oluşturmaktadır. Lozan Antlaşması'nın 40. maddesi, Müslüman Türk azınlığına, masrafları kendilerine ait olmak üzere, anadilinde eğitim yapacak öğretim kurumları kurmak hakkını tanımaktadır. 41. maddesi ise, Yunan Hükümeti'ne, Müslümanlar'ın çoğunlukta bulundukları bölgelerde ilkokul eğitimi görecek Türk çocukları için okullar açılmasını öngörmektedir. Yunanistan'ın Batı Trakya'daki Müslüman Türk azınlığına yönelik uygulamalarının Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda kapsamlı bir biçimde ele alınması ve ortaya konulacak çözüm önerilerinin Türk ve dünya kamuoyunda ilan edilmesinde son derece önemli faydalar vardır.'