Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
AKP Hükümeti’nin AB ve ABD’den gelen baskılar neticesinde gerçekleştirmekte olduğu Ermenistan ilişkileri haklı olarak karındaş Azerbaycan’da büyük bir tepkiyle karşılandı. Türkiye-Ermenistan sınır kapısının açılacağı söylentilerini, Obama’nın Meclis’te yaptığı konuşma ve sonrasında Türk ve Ermeni Dışişleri Bakanlarıyla yaptığı görüşme daha da palazlandırmıştır. Ermenistan’ın yaptığı haksız eylemlerden ve iddialardan hiçbir şekilde geri adım atmaksızın gerçekleştirilecek bir eylemi tamamen bir taviz olarak görmekte ve milli çıkarlarımıza aykırı bulmaktayım.
Ermenistan’ın, Anayasa’sına koyarak sahiplenmeye çalıştığı ve “Batı Ermenistan” olarak tanımladığı doğu illerimizi, milli simge olarak addettiği Ağrı Dağı’mızı ve dolayısıyla tanımadığı sınırlarımızı tanıması, sözde soykırım iddialarından vazgeçmesi ve işgal ettiği Azerbaycan topraklarını geri vermesi neticesinde sınır kapısının açılması gibi bir girişim olabilir. Lâkin Ermenistan tüm bunlardan geri adım atmadan AKP Hükümeti’nin sınır kapısını açması kesinlikle kabul etmeyeceğimiz bir davranış olur.
Salt baskılar nedeniyle bunun yapılması Türkiye’nin hiçbir şekilde yararına bir netice doğurmayacağı gibi aksine tam da küresel ekonomik krizin etkisinin, zaten bozuk olan Ermenistan ekonomisinde iyice hissedilmesi neticesinde geri adımlar atmaya hazırlanan Ermenistan’a büyük bir koz vereceğini unutmamız gerekir. Ayrıca tüm bunların büyük bir dostlukla bağlı olduğumuz ve “tek millet iki devlet” diyerek kardeşliğimizi tanımladığımız Azerbaycan’la olan ilişkilerimizi de zedeleyeceği aşikârdır.
Zaten bunun belirtilerini Azerbaycan yönetimi göstermeye başlamıştır. Söylentilerin başlamasından sonra İlham Aliyev’in Medeniyetler İttifakı Forumu’na gelmemesi, konu hakkındaki demeçleri ve Azerbaycan medya ve halkındaki tepkiler durumu ortaya koymaktadır.
Unutmamalıyız ki dört tarafı yağılarla çevrili bir ülkeyiz ve sadece Nahçıvan aracılığıyla Azerbaycan’a komşuyuz. Bu durum çok stratejik bir öneme sahip. Bizim diğer Türk Cumhuriyetleri’ne açılan tek kapımız burası eğer bu kapıyı böyle gündelik, tutmayacak ve tavizkâr bir şekilde kaybetmemiz çok büyük bir yanlış olur. Ayrıca Azerbaycan’ı kaybetmemiz siyasal, sosyal, iktisadi ve stratejik gibi birçok yönden aleyhimize, yağılarımızın da lehine bir sonuç doğuracaktır.
Durumu iyi tahlil etmek lâzım. Biz neden sınır kapısını kapattık? Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarını işgal etmesinden dolayı. Şimdi soruyorum: Ne değişti? Ermenistan işgal ettiği topraklardan geri mi çekiliyor? Sınırlarımızı mı tanımaya karar verdi? Toprak ve sözde soykırım iddialarından vaz mı geçti? Bu sorulara evet yanıtını verecek bir eylemi Ermenistan’dan maalesef göremiyorum. Eğer Hükümet yetkilileri Ermenistan’la tüm bunlarda bir mutabakata vardıysa elbette bu mevzu gerçekleşebilir. Ama aksi durumda asla.
Azerbaycan Türk’ü karındaşlarımızdan şunu unutmamalarını önemle istirham ediyorum: Bu durum sadece iktidardaki siyasi partinin görüşüdür. Asil Türk milleti Türk Cumhuriyetleri’nin yanındadır ve yanında olmaya da daima devam edecektir.
Yaşasın Türkiye-Azerbaycan karındaşlığı!
Abdullah Karahisarlı
09 Nisan 2009