Azerbaycanı sevenler Mesaj Detayi Antoloji.com

Gönderen: Sirkeci Tren
Alan:   Grup:Azerbaycanı sevenler
Tarih: 22.08.2007 13:57
Konu: ELÇİBEY VE MİLLİ TARİH ŞUURU

ELÇİBEY VE MİLLİ TARİH ŞUURU

Nihal Atsız “Millî şuur, bir milletin, kendini duyması ve bilmesidir. Hem duyguya hem de düşünceye dayanan millî şuur, bir milletin manevî kuvvetlerinden en önemlisidir. Milletlerin hayatını koruyan dört savunma hattından en geride olanı yani sonuncusu ve en mühimi millî şuurdur. İnsan uzviyetinin akciğer, karaciğer, kalp ve beyin nasıl dört önemli organı ise, bir milletin de ordu, bağımsızlık, dil ve milli şuur, dört büyük kalesidir” sözlerini hatırlarken sanki merhum Elçibey’le konuştuğumu zannediyorum.

Çünkü büyük Türk milliyetçisi Elçibey bir sohbetinde küçükken yaşadığı bir olayı anlatırken, “aslında mektepli olmayan fakat irfanı ile kendisine tarih dersi verdiğini” söyleyen annesinden bahsetmişti.

Elçibey’in anlattığı olay şöyle gelişmişti, “Ben küçüktüm. İlkokula gidiyordum. Köyümüzde radyo sahibi olan tek insan köyün muhtarıydı. Sovyet Komünist rejiminin korkusundan radyoyu sık çıkarmaz ancak bizler o sihirli kutunun ortaya çıktığı gizemli dakikaları asla kaçırmazdık. Bir gün yine radyonun ortaya çıktığı günlerden birinde; köyün bütün halkının meydana toplandığını gördüm. Biraz daha yaklaştığımda gelen ağıt sesleri beni derinden etkilemişti. Olanlara anlam veremiyordum ancak köyün yaşlılarının ‘atamız öldü atamız öldü’ diyerek ağlayışları beni de üzmüştü. Kim bilir belki de 2.dünya savaşında ölen babamı hatırlamıştım. İnsanların niçin ağladığını daha anlamamışken gözlerimden süzülen yaşlarla birlikte eve geldiğimde anneme haberi ilettim, yine ağlayarak ‘anne atamız öldü’ dedim. Annem niçin ağladığımı anlamamış, sertçe bir ses tonuyla “senin atan cihan harbinde Allahın rahmetine kavuştu ve niye biliyor musun? Şimdi ata diye ağladığın Stalinlin yüzünden. Bizim savaşımız olmayan bizim olmayan topraklar yüzünden baban ve daha niceleri savaş siperlerinde can verdi. Stalinin büyük Rus hayalleri yüzünden genç yaşta bizi dul, sizler yetim kaldınız. Cehennemlik olası Stalin ateşler içinde yansın da ahımız ve bedduamız yerini bulsun, yaralarımız bari kabuk bağlasın” dedi.

İşte böyle dostlar… “Milli Tarih Şuuru” fertlerin kendi tarihleri hakkındaki düşünceleridir, tasavvurlarıdır. Yani geçmişin bir sosyal hafıza halinde bugünkü hayatımızda bulunmasıdır. Dolayısıyla milli tarih şuuru, “basit bir tarih bilgisi”nden ibaret olmayıp milli şuuru yaratan ve besleyen kaynaktır. Milli şuurun hafızası milli tarih şuuru da; “millete ait tarihin, basit vakalar yığınından ibaret olmadığı, bugünkü kaderi çizen manalı bir zincirin halkaları halinde anlaşılması” demektir.

Kendi geçmişimiz nasıl bizim şahsiyetimizin temelini teşkil ediyorsa, milletimizin geçmişi de hepimizin malıdır. Tarih okumak değil, tarih şuuruna ermek önemlidir. Tarihi bilmek yetmez önemli olan ferdin tarihi şuura ermesi ve tarihi olaylardan ders çıkararak tarihteki düşülen hatalara fert, toplum ve millet olarak yeniden düşmemektir.

Bu vesile ile merhum Elçi bey’e bir kez daha Allah’tan rahmetler diliyorum.

ABBAS BOZYEL


'Gençliğim Eyvah' dergisinde yayımlanmıştır