Aşık Veysel Mesaj Detayi Antoloji.com

Gönderen: Talat Semiz
Alan:   Grup:Aşık Veysel
Tarih: 15.02.2014 23:57
Konu: GÜÇLÜ OLMAK KENDİ ELİNİZDE....................paylaşım

GÜÇLÜ OLMAK KENDİ ELİNİZDE…………….paylaşım

Güçlü olma kavramıyla fiziksel güçten söz etmiyorum. Fiziksel güç, kişilerin yaşlarıyla, yaşam tarzlarıyla, spor etkinlikleriyle, beslenmeleriyle, genetik biyolojik yapılarıyla ilgilidir.

Üzerinde durmak istediğim asıl konu moral gücü, irade gücü, bilincin ve pozitif düşüncenin size kazandırdığı güven duygularıyla oluşan, yaşamınızın tüm ayrıntılarındaki etkinliğiniz olan benliğinizin gücüdür.

Kendinizi olumlu düşünmeye alıştırın ve her duaya amin demeyecek bilinç düzeyine ulaşmaya bakın. İnsanların konuşmalarında gerçek payı ne kadardır bunu siz kolayca kestirebilirsiniz. Tarafsız ve objektif olma koşuluyla söylenenleri mantık süzgecinizden geçirdiğinizde, kişisel bir karar verecek, nelerin doğru, nelerin yanlış olduğunu daha iyi anlayabileceksiniz. Analiz ettiğiniz bilgilerin doğru analiz edilmiş olması size güven duygusu kazandıracaktır. Kin, öfke ve nefret duyguları sizi güçsüz bırakacak olumsuz duygulardır. Saldırganlık olumsuzluğun en büyüğüdür. Saldırıya uğrayan bir zarara uğrarsa, saldıran mutlaka beş kat zarara uğrayacaktır! Kişinin haklı olması korku duygusunu yırtıp atacak, haksız olması durumunda yaşamı cehenneme dönecektir.

Karar vermek için düşündüğünüz konuları inceleyin. Kaç kararınızda yanlış, kaç kararınızda doğruya ulaşmışsınız, zaman içinde bunu kolayca saptamanız mümkün olacaktır. Planlı ve programlı, mantığa ve gerekli koşullara uygun karar verirseniz, süreç içinde bu sizde alışkanlık oluşturacak, deneyim birikimlerinizle birlikte yanılgı payınızın azaldığını göreceksiniz.

Yanılgısının azaldığını bilen insan, kendisine güvenmeye başlayacak, kendisine güvendiği ölçüde korkulardan, kuşkulardan, endişelerden ve yanlış karar vermekten yavaş yavaş kurtulacaktır. Yeter ki, düşünmeyi, pozitif düşünmeyi alışkanlık haline dönüştürün. Başkalarına zarar veren insanlar yaşamları boyunca korkuyla yaşayacaklar, başkalarının hakkına saygı duyanların kimseden korkusu olmayacaktır.

Kendinize güvendiğiniz kadar, başkalarının güvenini de kazanmaya çalışın. Bu güven kazanmanın temelinde doğruluk, verilen sözü tutma, içtenlik, insan sevgisi ve samimiyet yatmaktadır. Bilmediğiniz bir konuda size sorulan bir soru olursa hiç düşünmeden “bu konu hakkında bilgim yok” demekten çekinmeyin. Bir insan her şeyi bilmek zorunda değildir; ancak bildiklerinizi doğru öğrenmeyi sakın ihmal etmeyin. İnsanların başını derde sokan yarı-buçuk, tamamı bilinmeyen eksik bilgilerdir ki, bu durum büyük yanlış anlaşmalara, yanılgılara neden olur. Başkalarını yanıltan kişi asla güven kazanamaz. Yaşadığınız toplumun içinde güven kaybederseniz, bu sizin kişisel özgüveninize de yansıyacaktır.

Güçlü olmanın bir başka yolu var mıdır? Elbette vardır. Bu yol doğru bilgilerle donanmış çağdaş ve kültürlü insan olmaya dayanır. Kulaktan dolma bilgilere güvenmeyin. Aklınıza takılan bir sorunu doğrulatmak için, size en olumlu yanıtı verecek kişilere sormaktan çekinmemeniz veya araştırmalar yapmanız gerekir.
Kültürün temelinde gezmek, görmek, okumak, araştırmak, anlamaya çalışmak
insanlara özgü evrensel değerleri saygın bir şekilde karşılama gerçeğini düşünün. Her insanın bir inancı vardır. Kültürlü insanlar insanların inançlarıyla değil onların inanç özgürlükleriyle ilgilenir. Kültürlü insanlar başkalarının yaşam hakkına, ideolojilerine, yaşam biçimlerine ve dünya görüşlerine saygı duymak zorundadır. Kültürlü insanlar toplumsal ahlak kurallarını çiğnemeyen her insanın özgür davranışına da saygı duymak zorundadır.

Kültürlü bir insanı kaba kuvvetle susturmak mümkün değildir. Sahip olduğunuz kültür sizi doğru düşünmeye ve doğru eylemde bulunmaya zorlayacaktır. Sıkıntı çekebilir, haksızlığa uğrayabilirsiniz. Bu haksızlıklar sizin güçlü olan vicdanınızın sesini asla bastırmayacaktır. Kaba kuvvetin ve fiziksel zorlamanın, moral baskının gücü kısa süreli olacak, mutlaka kültürlü, aydın, doğrulara inanan, en azından kendi haklılığına inanan kişi, kendi gücüyle dik durmayı başaran kişidir.

Doğruları görmeye çalışın. Haksızlıkların ne olduğunu düşünün. İnsanların eşit olduğuna ve onların sonsuz değerde yaşam hakları olduğuna, özgürlüklerinin asla gözardı edilmemesi gerektiğine inanmak zorundasınız. Ben insan olarak yalılarda, köşklerde oturan varlıklı insanlarla, çöpten ekmek toplayarak karnını doyurmaya çalışan insanlar arasında varsıllığın-yoksulluğun dışında başka fark görmüyorum. Dürüst olduğunuz sürece, doğruların yanında durmayı yeğlediğiniz sürece, onurunuzun en büyük değer olduğunu düşündüğünüz sürece en güçlü insan olarak yaşayacaksınız. Saygılarımla….16.02.2014

Talat Semiz.