Asabı İkram Mesaj Detayi Antoloji.com

Gönderen: Tuncay Kul
Alan:   Grup:Asabı İkram
Tarih: 10.09.2012 12:29
Konu: ATATÜRK'ün MANASI

ATATÜRK’ÜN MANASI
26 Ağustos 1071 yılında Alparslan Malazgirt'ten Anadolu'ya Hilal şeklinde akın etmişti..
Aynı şekilde semanın yıldızların ve Hilal'in işaretlerini takip eden Atatürk de 26 Ağustos 1922 sabahı Hilal ile birlikte taarruza başlamıştır...

Semaların takibatı ve işaretlere uyumu Onun bir veli olduğuna delildir...

Balkanlarda Manastırda askeri okulda okurken onun okuduğu yıllarda tüm askeri liselere melamet dersleri veriliyordu.. O dönemin albayları ve paşaları hep melami eğitimi almış ve öğrencilerine öğretiyorlardı. Bu fikiri de Muhammed Nur'ül Arabi (3. devre Melamiliğinin Erbabı) tarafından padişahın izni ile din dersi olarak okullara verilmekteydi.

Çünkü Türklük kavramı yitirilmiş, Türkler sindirilmiş ve 'Türk'üm' demeye bile utanılacak hale gelen Türk millete sahip olan Osmanlı devleti, manevi değerlerin çökmesi ile yıkılmaya yüz tutmuş idi. Ortaya bir cevher, bir Muhammed Türk ruhu çıkması gerekiyordu. Ve o cevher de hem İslamın enderun manalarına ve Türklüğün has manalarına aşina bir nesil yetiştirilmek zamanı gelmişti. Böyle bir amaç ancak askeri okullardan başlatılarak gerçekleşirdi. ve dönemin padişahı askeri okullarda Melamet enderununun derslerinin verilmesine izin verdi. Çünkü padişahın kendisi de Melamet ruhuna aşina idi.

ve ortaya tam zamanında kendisini gösterecek olan bir Muhammedi Türk ruhu çıktı.
Hz Muhammed (sav) 'İstanbul'u alan asker ne güzel asker' derken sadece fatih Sultan Mehmed gelir akıllara. Ama istanbul'u ikinci defa Feth eden İngilizlerin elinden alan diğer Fatih ise Atatürk'ün ta kendisidir. Yani Hz Muhamed (sav) 'in muştusuna Atatürk de nail olmuştur.

Onun bir Melamet Ferdi ve bir veli olduğunu gösteren o kadar çok delil var ki...
-Yahudi dönmelerinin sahte hocalık yaparak hurafe yaymalarını engelledi.
-Yobaz imamların hurafe üreten fetvalarını islam ile alakasız olan fikirlerini engelledi.

-Kuran'ı Türkçeleştirerek islamı cahil imamlara sorarak öğrenmeyi engelledi. Millet kendisi okuyarak anlamaya başladı. Elbette ki sahte imamlar Atatürkü sevmezler.

-Kuran’ı Türkçeleştirmekle yetinmedi bir de tefsirini yaptırdı. İşte o zaman sahte imamlar kudurmaya ve kinlerini kusmaya başladılar. Çünkü kuran’ı sadece okumak yetmiyor manalarını da sormak gerekiyordu, bunu da din tekelcilerin elinden aldı.

-İmam Hatip okullarını açarak tekke ve zaviyelerde yetişen imamların önünü kesti ve belgeli liyakatlı ne dediğini bilen ve her kelamını bin kere düşünen imamlar yetişmeye başladı.. işte bu Sahte imamları maf-ı perişan eden son nokta idi.. kinlerine kin eklediler.

-Devlete bağlı “Dinayet işleri Başkanlığını” kurdu. Din ile ilgili tüm sorunları tek mercide topladı. İşte bu da sahte imamları kullanan sionizmi ve masonları kudurttu. Çünkü sahte imamların ardında Masonlar vardı. Masonlar bir taraftan Atatürk’ü kötülesinler diye sahte imamları desteklerken, diğer taraftan bu hallerini örtmek için Atatürkçü kesildiler ve sahte imamlara düşman gibi görünmeye başladılar. Ama aslında gerçek din alimlerine saldırıyorlardı kendilerinin desteklediği sahte imamlara değil…

-Son darbe olarak Atatürk Türkiye Cumhuriyetinden Masonluğu 9 Kasım 1935 tarihinde resmek kaldırdı yok etti… Ve o andan itibaren Atatürk hastalanmaya başladı. Ve masonlar tarafından zamanla zehirlenerek öldürüldü. Ki o Şehid olmuştur. Çünkü O’nu düşmanları öldürdü. Ve Masonlar her yaptığı olaya mutlaka işaret koyarlar. Bu işaretler bir sembol, bir mekan veya bir tarih olabilir. Atatürk’ün ölümünü Masonluğun resmen kapatılma tarihine yani 9 Kasım’a denk getirmek istediler. Bunun gayesi bir işaret bırakmaktı. Çünkü masonlar zaferlerini işaretler ini bırakarak belli ederler. Ne yazık ki Atatürk onların işaret ettiği 9 Kasımda deği Allah’ın takdiri ile 10 Kasım’da vefat etmiştir. Bu ilahi tecelli Atatürk’ün Şehid olurken bile düşmanlarına yenilmediğinin işaretidir. Çünkü Allah kendi KUL’unu korur. Onu şeytanilere mağlup etmez…

Sorarım size üstadlar, bahsettiğimiz bu zihniyet hiç Atatürk’ü sever mi?
Elbette sevmezler. Çünkü şer zihniyetler parçalanmış İslamdan türemektedirler. Çünkü din kisvesi altında şer zihniyet üretenler, toplumdan maddi manevi çıkarlar elde etmekteydiler. Tabii ki Atatürk’ü sevmezler. Çünkü, Hakikati görmüş olan Atatürk, tarikatları kapattırdı ve Kur’an ı Türkçeleştirdi. Bilmeyenin bir bilene sormasını engelledi Türkçe Kur’an dan okuyarak öğrenilmesini sağladı. Elbette ki sevilmez Atatürk. Çünkü kendisi Muhammed ehli olup, Hakikat zihniyetinde bir Türk ve İslam önderi idi. Ama Yahudiler Atatürk’ ü de Türk halkına imansız olarak tanıttılar. Bir Muhammedi, söylenene değil yapılana baktığı için bu tuzağa düşmez. 30 seneden beri yüzlerce Muhammedi tanıdım ama içlerinden bir tanesinin bile Atatürk’ e düşman olduğunu görmedim. Olanlar bile hakikatı algılamaya başlayınca bu tuzaktan sıyrılırlar. Kimseye bunun dersi verilmez, kişi kendi kendine tefekkür etmeye başladığı için herkesin hakkını verir.

Tuncay KUL
(bahr-ı harabe)

RESİM SEÇ