Elimde beyaz kağıda sarılmış sigaram
Sen de yan benim gibi ey! bahtıkaram
Hazırsın kül olmaya kar beyazı kefeninle
Yanki uç rüzgarda gri dumanınla gri külünle...
Tüter yanışın dalga dalga buram buram
Sanki sen değilsin beni de yakarsın duman duman
Razısın ölmeye ne sesin çıkar nede amanın ağzından
Döner o kar beyazlığın gün batımı grisine dersin bittim işlem tamam
..
Yakmış cömertçe güneş yakabildiğince gökyüzünü
Kül rengine döndermiş o güzelim mavinin özünü
Griye boyanmış her yan her yön tepeden tırnağa
Dönmüş gri rengiyle gökyüzü, akmayı unutan kirli ırmağa...
Şimdi herkes gri oldu baştan aşağı aynı renk giyer
Sen ben o yok hepimiz griden başka renk yok der
Sanki başka renk kalmamış yanmış kurumuş gibi
Açmadan solan gülün kavrulması yanması gibi...
..
Siyah rengin beyaz renkle sarmaş dolaş karışımı
Ne doğuş ne batış, güneşin bulutlarla yarışımı
Yağmur, kar, dolu gibi değil gözyaşı var dolu dolu
Ve öyle bir gri renk var ki giden gelmez yolu...
Belki yeşilliklere gömülmektir cennet müziği alkış alkış çalar
Çimen yeşil,ağaç yeşil, gök yeşil,yeşile çalar
Gidilirken bile kalanlara sonraki gelecek vakte davetiye salar
..
Kahve renginde ve çay tadında bir gün...
Gün bulanık gri renkli
Gün kızıla benzer tütün renkli
Ve gün ilerlemiş bitecek gün duman duman
Ve gün kül rengi kaderim rengi...
..