Çöllerden fırlayıp geldi kuraklık
Elimizdeki son damlayı da almak için
Bağırarak haykırsam da adaleti
Çekilsin üstümüzden tanrının felaketi
Ondan ötesi yok
Herşeyin değişebileceği zaman
Ya tepemde uçan azrail daha da yaklaştıysa?
Gülümseyerek aileme baktıysa?
Gözümü kapattığımda artık hastane görüyorum
Bişey olursa çaresizliğimi yazamam
Kaybedilenlere yazdıklarımı silip
Bu sefer kaybetmemek için yazıyorum
Önce erken koparıldı bir çiçek
Daha sonra doyamadan olgunu gitti
Beni var eden buket solarsa?
Ya yine kader beni şaşırtmazsa?
Baba, bir tane daha ölümü kaldıramam
Emin ol bu sefer hiçbir yerden tutunamam
Ağlayıp zırlarım olduğum yerde ölmek için
Sarhoşluğa fırsat verenlerin diyarında
Lütfen
Başımdaki ağrıyı tahmin edemezsin
Gözümü kapadığımda gördüğümü göremezsin
Birçok şeyin anlamını söyleyemezsin
Hastalığın kıyıma vuracağı bu olmasın
Ölümü hak etmiyor geride kalanlar
Ne yazacağımı bilmeyip kağıda bakarım
Baba sen gidersen ben de solarım
Ciddiyetin kılıcını çektiği andayım
Belki de hâlâ anne karnındayım
Bak şimdiden soğumaya başladı burası
Gözyaşlarının arasında kendini bulanın arması
Bir gözüm kapıyı gözlüyor
Diğeri ise o iyi haberi
Kahırdan sararmış bir kısmım
Vâdesi daha dolmadı yasımın
O kirlenmiş duvarların içinde hayat vardır belki
Hiç sevmediğim bahçeye gömdüm çocukluğumu
Savaşın içinde büyüdüğümü
Beni boğan o düğümü
Sigaralarım da azalıyor
Tıpkı günlerim gibi
Dönmeye çalışır gibiyim bu dönmezden
Sigarayı da bırakırım eğer ölmezsen
Düşüneceklerim kabarıyor
Diğer odadan babasını arıyor
İnsanların sözleri altında direneceğiz
Söz ver, o beklediğim günleri göreceğiz
Her dakika korkularım artıyor
Yağan yağmurlara sığınıp yazıyorum
Endişelerim üst üste dizilmiş
Bu hikaye bir çöküşe benzetilmiş
Her odaya girdiğinde annemin
Ağzından çıkacak tek bir sözdeyim
Gece karanlığında çığlık duyarak uyanmamak için
Nöbet tutarcasına uyuyamıyorum
Endişeli son bakışlarımın ardında
Gözlüklerine gizlediğin geçmişin
Hep aklımda kalacak olan merhametin
İlk görünüşe yargılamayan bereketin
Gözlerim kayıyor yıldızlara doğru
Bayılacak gibi oluyorum her an
Belki de abartıyorumdur, her zamankinden
Ama söyle bana, nasıl götürebilirim bugünü dünden
En sevmediğim rengin özünü almasın gökyüzü
Nefet ettiğim yağmur sesinin altındayım
Ellerim bağlı, yapacak bir şeyim yok
Anlayamayacakların hayaliyle
Tanrım, bana bunu çok görme
Baba, dayan ve sakın ölme
Gizleyemediğim o korlularım hâlâ diri
Baba gitme, gökyüzü şimdi de gri
Rodya Raskolnikov
Kayıt Tarihi : 8.1.2022 22:10:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!