Ben
Tüm üretimlerden arda kalan bir hurda yığınıydım
Çelik özünde
Sen
Gecenin çığlıksı aydınlığı
Tufalde parlayan ateş
Eridim de serinlik aramadım hissinde
Anı Şair: Ümit Yaşar Oğuzcan Altıncı Mektup
Andıkça
Ne zaman seni düşünsem içim ürperir,
Devamını Oku
Andıkça
Ne zaman seni düşünsem içim ürperir,
Ben
Tüm üretimlerden arda kalan bir hurda yığınıydım
Çelik özünde
Ben atılan çizgilerin, alnı idim, yüz astarında...
Sen
Gecenin çığlıksı aydınlığı
Tufalde parlayan ateş
Eridim de serinlik aramadım hissinde
Sen
zamanlarımın sızlayan ateşi idin, mavinin öpüşlerinde soğumaya çalışırken, diplerde daha yanardım seni soğutmak için...bir damla göz pınarı idi, sol yanımın eksik etek duygularını bastırmak için, ıslanmaya hasret olan karanlığıma, muşta yapıştırmaktı...
Sonra
Şu gidiş
Su oldu döküldü ellerinden
Tüm süratiyle
Üzerime üzerime
Açtım
Hardım
Akıyordum hiç olmamış yatağımda..
korlu inciler oldum dağıldım sokağının kaldırımlarına..
Fırtınalı bir tufandı, duygularını örttüğün kara çarşafın altına...anlıktı gidişin, nefesin gerisi ötelenmemişti bile...sandalye kayıyordu altımda, oturmanın ötesinde, bayılıyordu beden, benden...kaldırımı olmayan asfaltlarda dikiyordum zamanı, aşkın nefretine...
Şimdi
Binlerce granül halinde
Yenik düşmüş neferlerimi topluyorlar
Ve yıldız diye gecene
Beni saçıyorlar..
ayak bedende ayrılmış, beyin bir tarafta iken toplayamıyordum kendimi...sebil olan sevgimi, hayrat niyetine dağıtıyorlardı, sevdalılara...aşklara tohum niyetine, atıyorlardı gübre sevdamı...zerrelerime kadar çekiyorlardı beni, benden...olamıyordum bir Granül, bitiyordum benden...
Tebrikler, şaireye...
Ben
Tüm üretimlerden arda kalan bir hurda yığınıydım
Çelik özünde
Ben atılan çizgilerin, alnı idim, yüz astarında...
Sen
Gecenin çığlıksı aydınlığı
Tufalde parlayan ateş
Eridim de serinlik aramadım hissinde
Sen
zamanlarımın sızlayan ateşi idin, mavinin öpüşlerinde soğumaya çalışırken, diplerde daha yanardım seni soğutmak için...bir damla göz pınarı idi, sol yanımın eksik etek duygularını bastırmak için, ıslanmaya hasret olan karanlığıma, muşta yapıştırmaktı...
Sonra
Şu gidiş
Su oldu döküldü ellerinden
Tüm süratiyle
Üzerime üzerime
Açtım
Hardım
Akıyordum hiç olmamış yatağımda..
korlu inciler oldum dağıldım sokağının kaldırımlarına..
Fırtınalı bir tufandı, duygularını örttüğün kara çarşafın altına...anlıktı gidişin, nefesin gerisi ötelenmemişti bile...sandalye kayıyordu altımda, oturmanın ötesinde, bayılıyordu beden, benden...kaldırımı olmayan asfaltlarda dikiyordum zamanı, aşkın nefretine...
Şimdi
Binlerce granül halinde
Yenik düşmüş neferlerimi topluyorlar
Ve yıldız diye gecene
Beni saçıyorlar..
ayak bedende ayrılmış, beyin bir tarafta iken toplayamıyordum kendimi...sebil olan sevgimi, hayrat niyetine dağıtıyorlardı, sevdalılara...aşklara tohum niyetine, atıyorlardı gübre sevdamı...zerrelerime kadar çekiyorlardı beni, benden...olamıyordum bir Granül, bitiyordum benden...
Tebrikler, şaireye...
yüreğiniz ve kaelminiz hiç susmasın dilerim değerli kardeşim...
her defasında farklı bir anlatım biçimi ile mükememl çalşımalar üretiyorsunuz...
ve inanıyorum ki...
Şimdi
Binlerce granül halinde
Yenik düşmüş neferlerimi topluyorlar
Ve yıldız diye gecene
Beni saçıyorlar
bu yıldız hiç sönmeyecek...
saygılarımla...
Bu şiir ile ilgili 13 tane yorum bulunmakta