Anlat bana anne…
Dostluk nerde, barış nerde, sevgi nerde?
Anlat bana anne…
Vatan değil mi, şehit kanıyla sınırın çizildiği yerler?
Anlat bana anne…
Neden bugün kederliyim, yastayım?
Barış nerde anne, barış?
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Şairin dediği gibi barış kuşun kanadında Talat Hocam .Birlikte yaşamayı ne zaman içimize sindirebilirsek o zaman nefret dilini tüketmemiz lazım inadına barış, inadına barış
Bir yanım Türk, diğer yanım Kürt. Bir yanım sünni diğer yanım alevi.Bir yanım Laz diğer yanım Çerkez İşte ben bunların hepsiyim.Saygılar Talat Hocam
dün analar ağlamasın narası atanlar bu gün illada analar ağlasın diye savaş çığlıkları atıyorlar dün çözüm diyenler çözülme süreci diyenleri dinlememişlerdi şimdi buz doaabına koyuyorlat neden? çünkü bu gün kaostan yarlanak istiyorlar yarın tekarar gerek duyarşarsa yine çözüm diye aldatmaca oyununa devam edecekler bir emasya palnı vardı o plan kaldırılınca emnyet ile askeriye arasındaki diyaloklar da kesilmiş oldu Talat hocam öiz yaşların diyorda analar gözyaşlarını nasıl anlatsın göz yaşları anaları ve yanan yüreklerini anlatyor ülkenin halini anlatıyorda, koltuk sevdalılarının yürekleri sızlamıyor göstermelik acıma duygularına inanası yok insnaların bezerzilikleirni takdiri ilahi idyerek kapatmaya çalışanlar yada kandırıldık diyerek kendilerinitemize çıkarmak isteyenler halkı kandıracaklarını sanıyorlar paylaıma teşekkürler Talat hocam birde başkan olasydı bu olaylar olmazdı şehitler gelezid idyen bakan a sorlaım yoksa dün uyuyan yılanıbilerek sizmi kuyruğunabasaral bu olayları yaaarattınız desek ne derler acaba
Bu bir ağıttır ülkemizin geleceğine adanmış.Tarihin önünden çok olaylar geçti,acılar içinde.Sanki bütün dünyanın gözleri bizim üzerimizde.Dört bir yandan sömürüyorlar sömürdükçe güçleniyorlar.Olan bizim ülkemize oluyor.Dileğimiz aydınlık günlerin yakın olmasıdır.Kutlarım Talat Bey.Saygılar.
çok etkileyici bir konu, çok güzel bir şiir
Ah o güzel analarımız anlata bilseler neler anlatacaklar... Ellerine aldıkları sopalarla başta bizleri iyi bir yoğuracak sonrada o Meclisin kapısına dayanıp hepsine eşek sudan gelene kadar sopa çekecek ve o zatı muhteremlerin kafalarını gözlerini patlatacaktır emin olunuz...
Zor hemde çok zor zamanlardan geçiyoruz. Birlik olup kol kola ayaklanıp bu gidişata dur demeliyiz... Birilerinin narsiz istek ve arzuları için kaybedecek bir karış toprağımız nede bir Vatan evladımız yoktur...
Çarşı pazar yanıyor, evlere şivan düşmüş, yürekler yanıyor... Hain pusuda değil artık alenen içimizde el kol sallayıp geziyor ve gözümüzün içine baka baka yüreklerimizi dağlıyor...
Şairin yüreğindeki yangın Ülkemin acı gerçeğinin kalemden yansımasıydı... Yüreklerimizin yangınının sesiydi bu güzel şiir... Kutluyorum Talat Bey... Saygımla...++
Demeliyim mutlaka.. Yoksa 'içimde düğüm olur', kalır öyle..:
'Kavramlar ters yüz olmuşsa...' İçi boşaltılıp istenildiği gibi doldurulmuşsa, kim, kime inanacak, kim doğruyu eğriden ayıracak?
En fazla sözü edilen 'barış..'
En çok istismar edilen de barış...
Otuz yılı aştı terörle mücadele...
Anımsayalım, 99' yılına gelindiğinde de yenildi terör, elebaşı da kaçacak delik bulamadı, emperyalizm nasıl kullandıysa onu, derdest edip teslim etti bize!
Uçakta çekilen resimler.. Ardından başlayan yargılama süreci... Ve inine çekilen çakallar sürüsü!
Unutulmamalı, unutturulmamalı...
2002 yılına gelindiğinde 'sıfıra inmiş' terör eylemleri... Bölge halkı sakin, devlete güven yeniden tesis edilmiş... Ülke seçime gidiyor, bütün siyasi partiler ülkemizin her yerinde mitingler düzenliyor, adaylarını belirliyor...
Bu arada emperyalist çete siyasi alanda çalışıyor, 'birilerinin üstü çizilirken', birileri Amerikan Think Thank kuruluşlarından 'PARTİ PROGRAMINI' aynen alıyor, uygulama sözü veriyor!
Ülkemizde 'ÇOK AZ İŞLENEN' bir konudur bu... Belli basın organlarında iddia olarak yer almasına rağmen hiç bir zaman yalanlanmayan!
Ve o parti programı aynen servise konuyor...
AB ile 'uyum yasaları' adı altında hızla yasal zemini hazırlanıyor 'İHANETİN!'
- Türk Ceza Yasası, Ceza Muhakemeleri Usul Yasası ve 'TERÖRLE MÜCADELE YASASI' AB ve küresel güçlerin arzuladığı ve dayattığı biçimi ile yeniden düzenleniyor...
Ve ilk meyveleri.. 'KAPKAÇ TERÖRÜ', hırsızlık, darp, dolandırıcılık, şehir eşkiyalığı patlıyor!
Terör dağdan, şehre iniyor!
Kundaklamalar, belediye otobüslerine molotoflu saldırılar derken 'asayiş' giderek bozuluyor...
Ardından 2005 yılı, 12 Ağustos konuşması geliyor..: 'KÜRT SORUNU VARDIR, O DA BENİM SORUNUMDUR!'
Hayret! O yıla kadar 'BÖLÜCÜ TERÖR SORUNU' vardı, bölge insanımızı o terörden ayrı tutmak iç güvenlik politikası idi!
Olan oldu! Ülkemin her yerinden otobüsler dolusu 'BARIŞ' akın etti, İmralı'ya doğru! Güvenlik güçleri bu akını ancak Bursa İnegöl'de durdurabildi! Geri dönerlerken de Bozüyük olayları yaşandı, ardından Diyarbakır karıştı!
2007 seçimlerinde 'KURBAN OLAYIM AYINA, YILDIZINA' propagandası epeyce işe yaradı!
Artık sıra askerimize gelmişti. Terörle mücadele eden ne kadar subayımız varsa, birer birer mahkemeye çıkarıldı, 'İSVEÇ'E KAÇMIŞ TERÖRİSTİN İHBARI BİLE İHBARDAN SAYILDI!'
Bölgede 'ARANMADIK KUYU' kalmadı, 'kurbağa kemikleri' çıktı o kuyulardan 'FAİLİ MEÇHUL YERİNE!'
Ama durmak yoktu! 'Beraber yürüyorlardı' Ordumuzun üstüne, kışlaların adı değişiyordu, o kışlalarda ve ülkemin değişik yerlerinde 'TOPRAĞA GÖMÜLMÜŞ SİLAHLAR ARANIYORDU!' 'Darbe çığırtkanlığı da' ayyuka çıkıyordu!
Tutuklanıp suç isnadı bulunmayan albaylar için yeniden tutuklama kararı çıkınca, içlerinden intihar edenler bile çıkıyordu ama Türk Milletinden 'ÇIT ÇIKMIYORDU!'
Olay o kadar dramatize edilir olmuştu ki.. Bir yandan aylarca 'ISLAK MI, KURU MU' tartışması sürerken, öbür yandan bir zat-ı muhteremin 'BEŞ YÜZ METRE' yakınından bir rütbeli askerimiz geçti diye 'KROKİLER TV KANALLARINDA ÇARŞAF ÇARŞAF AÇILIYOR', suikast ve darbe yapılacağı yalanıyla Türk Ordusunun 'KOZMİK ODALARINA DESTURSUZ DALINIYORDU!'
Yani ne gizlimiz kalıyordu, ne saklımız.. Türk Devleti'nin mahremiyeti ayaklar altındaydı!
Sıradan subaylardan sonra rütbeliler de içeri tıkılmaya başladıktan sonra Türk Ordusu 'ATANACAK KUVVET KOMUTANI' bile bulamaz olmuştu! Artık pasifize edilmişti TSK...
Böylece binlerce yıllık 'ORDU MİLLET' efsanesi de yıkılmıştı!
Kendisini savunamayan ordu, ülkesini nasıl savunsun! Tabur tabur askerimiz vurulur, kaçırılır, karakollar güpegündüz basılır olmuştu!
Artık yeni bir aşamaya geçilebilirdi...: 'AÇILIM VE ÇÖZÜM SÜRECİ!'
Habur skandalı unutuldu mu?
O skandala gelmeden önce 2008 yılında İmralı şantiyesi kurulmadı mı?
Devrin Adalet Bakanı 'inşaat mı var İmralı'da' sorusunu boşuna mı geçiştir sanıyorsunuz?
Yani.. 'TECRİT KALKACAK, ÇÖZÜM SÜRECİ VE AÇILIM BAŞLAYACAK' safsatası ta 2008 yılından belliydi ama Türk Milleti hiç bilmeyecekti!
Bunları niye anlattım ben?
'KUMPAS' nasıl kuruldu diye mi?
O kumpası 'CEMAAT, PKK VE İKTİDAR' ortaklaşa kurmadı mı!
Bir yandan askerimizi kaçıracaklar, diğer yandan 'BİZ ALIP GETİRİRİZ' diyecekler!
Yani tavşana kaç, tazıya tut!
Koskoca Türk Devleti emperyalizmin kiralık katillerine kadar inip düştü mü!
Bu kadar mı acizdi Türk Ordusu!
Bütün bunlar yaşanacak... Ama birilerinin dilinden 'BARIŞ' lafı düşmeyecek!
Unuttuğumuz sanacaklar 'KENDİ HALKINI SİNDİRMEK VE PKK'YI SİYASALLAŞTIRMAK İÇİN KUNDAKTAKİ BEBELERİ VURDUKLARINI!'
Unuttuğumuz sanacaklar Tunceli'de, Pülümür'de ekinleri tarlada ateşe verdiklerini, bölge insanın hayvanlarını ağıllarında, ahırlarında diri diri yakıp, telef ettiklerini!
Bu nasıl barıştır!
Kimin barışıdır!
Bir yandan en koyu baskıyı kadınlar üzerinde kuracaksınız, onları 'mal gibi satacaksınız', çocuk yaşta evliliğe zorlayacak, 'ÜREYİN, ÇOĞALIN' diyen sözde din adamlarının risalelerine boyun eğecek, bir kadından on çocuk doğurtacaksınız, teokrasiye ve feodalizme, ağalığa ve şeyhliğe teslim olacak, bunlardan tek söz etmeyeceksiniz, diğer yandan 'BARIŞTAN, ÖZGÜRLÜKTEN, İNSAN HAKKINDAN' bahsedeceksiniz!
Bu ne çelişkidir, bu ne iki yüzlülük!
Kimin barışıdır bu!
Emperyalizmin dayattığı barış mı?
'BÖL, PARÇALA, YÖNET VE YUT' barışması mı?
Çok şey var söz edilecek Talat Bey... Sadece 'pkk partisinin' çelişkilerini dinlemek bile yeterli aslında...
Ve bölücülüğü... Ve terör örgütünü siyasallaştırdılar ya.. Atatürk'ün Gazi Meclisine ihaneti soktular ya...
Bu ayıp bize yeter! Sebep olanlara da yeter!
Kutlarım şiirinizi ve sizi...
Not: Zaman darlığından imla hataları yapmış isem, affola...
BU ÜLKEDE NE ANALARIN GÖZYAŞI DİNER. BE DE GELİNLERİN AĞITLARI...
Ateş düştüğü teri yeri yakıyor. Kimin umurunda ölen Mehmetler,Maholar.. Kimin umurunda dökülen kanlar, yanan canlar... Yeter ki saltanatlarına gölge düşmesin...
Kutluyorum haklı isyanınızı dillendiren yürek sesinizi değerli hocam. Sevgim, saygımla... Mutlu yarınların şiirlerine, hep birlikte...
Barışın olmadığı yerde kan ve gözyaşı vardır., o an bütün ülkeyi sararken gözyaşı da her yürekte acı bir damladır... Ama en çok da anaların yüreğinde hissettirir bu acıyı... Nasıl anlatsın bir anne nerdeyse ne olduğu unutulmuş olan barışı yüreğinde bu acı varken nasıl anlatsın gözyaşını...
Geçecek bu günler geçecek elbet...
Kaleminize., yüreğinize sağlık sayın Talat Semiz...
Bu çok anlamlı şiirinizi kutluyorum., saygı ile...
Barışı her günden çok özledim bugün anne,
Oy uğruna ülkem, milletim kan ağlıyor…
Her gün al bayrağa sarılı gencecik insanlar,
Anneler ağlamaz dediler, oysa hep böyle ağlar…
Şehitlerin tabutunu, senin kınalı ellerini öpüyorum,
Dertliyim, hastayım, yastayım annem…
Acılar içinde kıvranıyor, ölüme gidiyorum.
__________ Şiir hepimizin yürek sesi olmuş , her uyandığımız gün yüreğimizi dağlayan şehit haberleri almakdan kahroluyoruz..BEN BİR ANNEYİM ..!
Rabbim kimsenin kuzusunu anasından önce almasın.Bu büyük acıyı yaşatmasın. Duyarlı yüreğinizi ve anlamlı şiirinizi içtenlikle kutlarım Talat hocam..
BİZ olduk ...
kız aldık kız verdik . Karıştık birbirimize
Ve bizler bir AİLEYİZ dedik ..!
Aile içi kavga olmaz mı olur elbette
ancak hepimiz günü geldiğinde
bilmeliyiz sırt sırta vermeyide
aydınlık yarınlarda gülmeli çocuklar .
umut çocukların yüreğinde
var olsun sonsuza kadar..!...// C.Eren
Saygımla
Allah uzun ömürler versin talat hocam..çok etkilendim bu şiirden ama.nasıl tarif etsem onuda bilemedim..o kadar çok konu var ki içinde..bunlar acı gerçeklerimiz..önce uyusturulduk sonra unutturulduk..şehitlerin ruhu şad olsun.hissiyatınızı gönülden kutlarım talat hocam saygılar
Bu şiir ile ilgili 31 tane yorum bulunmakta