gücü tükendi suların
akan ne varsa dondu gözlerimde
bir serçe çığlığıyla bitti tüm güzellik
gömleğimdeki gölgene ateş düştü
ağıtlandı gökyüzü
yarım yamalak esti rüzgar
göğsü yalnızlık kahramanı yüce dağlardan
ben bu ipek yüzlü yangınların öz oğluyum
sevdanın körüğüyle ölüme cesur tutumlu
bıkılmamış gecelerden öte...
eski eşyalara düşkün çocukluğumdan
masumane bir bakış vereceğim sana
gözün arkada kalmasın terkederken
şiirlerimdeki haziran güneşli öpücüklerimi
üzülme
kıyılarında değilsin uykularımın
rüya denizimin ortasındaki
yalnızlık adamsın hâlâ
ve kağıttan gemiler yüzdürüyorum gözyaşlarımda
bilmem neresindesin diyerek gözlerimin
insaf yoksunu karanlık denizler kulaçlıyorum
her gece
her gece
cesedim vuruyor zaman denilen o acımasız karaya
kapkara bir sensizliğe
ölü doğuyor her sabah telaşı
yaşamaya hevessiz
yokluğunun yoksulluğuyla dopdolu
dolu dolu tez canlı bir sis
tiz soluğumdaki adını bilmeden evren
gözün arkada kalmasın terk ederken
ellerimdeki sana açılmış çaresizliği
üzülme
anı ormanımın ortasındaki
yalnızlık kulübemsin hâlâ...
Kayıt Tarihi : 16.11.2010 00:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!