Gözlerimde Bir Ömrün Kirliliği

Gözlerimde bir ömrün kirliliği
Bir kır düğününü izledim
Deli gibi
Gözlerimde geç kalmış baharın tedirginliği
Sana geldim habersiz
Sanki senden hiç gitmemişim gibi

Dudaklarında yalancı kelimeler
Ağladı kız, yalandan damlatarak gözyaşlarını omzuma
Gözyaşları işledi bir bir her bir uzvuma
Dilimde çocukça tekerlemeler
Sözüm kar etmiyor arzuma

Benliğim adım adım yanmakta
Penceremde yediveren gülleri
Bir kırmızı ki et kırmızılığından utanmakta
Sabır Mustafa’m sabır
Kıtalar usul usul kaynamakta
Ellerimin yok gölgeleri
Ahım kalem kalem ağırlaşmakta

Saçların benzetmeden muaf
Ey sen gökyüzü sen söyle
Yağmurlu gecelerde konuşmadık mı?
Yıldırımlar gökleri parçalarken
Ey sen gökyüzü sen söyle
Dolunayda, yıldızlarla oturup, ağlaşmadık mı?
Gerisi
Laf û güzaf…