artık aynalar o kadar kalabalık ki
yüzümü bulamıyorum
suretinde
hangi kitapta yazıyordu insanlık!
şu çocuk sesleri de olmazsa
inanmazdım hayata ki
Kanserli bir aşk yaşayalım seninle
istersen
tütünün bittiği toprağa gömülelim birlikte,
yada bir çilingir sofrasında,
rakının öldüğü yerde.
Bir erkek ne kadar masum olabilir ya da bir kadın ne kadar acıtır,
bir bakış nasıl öldürür,
bilmiyorum.
Seni sevmek için fazla toydum
Ay saklı gündüze
güneş benim gecem
gece gündüz bir işte
zaman algım dışı
ah o soğuk namlu
İçimde bir sükunet,içim altın kaplama
gider elden
dışımda bir sessizlik,dışım bakır kaplama
düşer elden
kırıldı hayatın kalemi tek celsede
cellat elden
Başkalarının aklıyla yaşayanlar
kendi yüreklerine yabancılaşırlar...
Gönül Çalımlı
adını o duvara yazmıştım
yıkmışlar
mektubunu yatağımın altına
saklamıştım
talan etmişler
çıkarır bakardım gizlice
Bir soğuk ki kalp
şehrin gecesine
sarılmış yaşıyor
ruhumun hayatını
Dağların arasında
Allah ve Şair
Dingin yükseklikler
meraklı güllerle doludur şimdiden
siz istediğiniz kadar bildiğinizi bilin
bildiğimiz bildirendir en yüksekte saf tutar sakin,sabırlı
kanatları yorulmuş martıların
gri bulutlarda kulaç atarken
gözlerimiz
maviye hasret bir çift kuş
sakız gibi yapışkan bir uyuşuklukla
uyanmış gün
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!