gölgesi kadar büyür insan en çok
gölgesi kadar kısalır.
gölgesi kadar çoğalır dünyada
gölgesi kadar artar, azalır
gölgelerse sadece ışıkta yaşarlar
her insanın ancak gölgesi kadar hükmü vardır.
bir su damlasıdır aslında
insan doğarken
billur gibi aktır
ve ürkek bir kuşa benzer bu can, tendeki...
bazen de insan kendi gölgesine sığınır.
insan, bir resimdir aslında
beyaz perdede
gerçek yoktur asla -elle tutulur-
ancak, gerçeğin aksi vardır!
bir ikindi vakti
bir ağacın yaprakları arasında şimdi
kıpır kıpır
ışığın gölgede dansını seyret!
düşünsene bir de
yaşadıklarımız...
sadece ışık ve gölge oyunundan ibaret!
beyaz bir yoldur aslında
insan hayatı;
kundaktan kefene...
perdeden tuale...
ve sonra meyleder delice;
ışıktan gölgeye...
gündüzden geceye...
dirimden ölüme...
ölümden ebediyete...
dünya hoş...
vaatkâr, güleçyüzlü, şen
yirmisinde doyumsuz, cazibeli hep
sana göz kırpan o
çapkın oğlan değil mi?
peki, sen mi onu eledin gözlerinde
azar azar
yoksa, o mu seni eledi kalbur gibi?
dünya, bir sahnedir
yanar, ışıklar içinde!
insan, dans eder durmadan
kendi gölgesiyle...
ve nihayet, ışık söner
perde kapanır
karanlık düşmanıdır!
her insanın dünyada
ancak
gölgesi kadar hükmü vardır!
Kayıt Tarihi : 21.10.2008 21:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
tuz yarası
buzdan bir hancerin kalbimdeki hatırası
taşın yüzündeki ölü gölge
geldi ve böyle buyurdu şair!
TÜM YORUMLAR (1)