Gökyüzünden Eflâtun'a

Halil İbrahim Akkaya
3

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Gökyüzünden Eflâtun'a

Bilmiyorum en çok güneş saçlarını mı yoksa okyanusları dalgalandıran gözlerini mi sevdiğimi.
Yanan ruhumdan acı sesler geliyor Eflâtun
Zamanı tutup da bekledim toprak yuvanın başında,uyanırsın diye berzahtan.
Verdiğim sözleri, yazdığım şiirleri unutup da geldim, tüm şiirlerden güzel yüzünü görmeye
Yazamıyorum Eflâtun kelimeler zinzirleniyor yokluğuna, sonra dudaklarım kuruyor
Kahroluyorum sevgili, güneşin gönlüme dimdik indiği vakitte gidişinle beraber tutuşuyor bedenim
Yanıyorum Eflâtun senden ötede, soruyorum mezar başında sorularımı sesten ötede
Her duyduğumda mezarında ki çiçeklerin ağlayışlarını bir bulut olup uçuyor tüm umudum,sevdam, gözlerin...
Söyle neredesin cennetin hangi köşesinde köşklerin Eflâtun?
Söyle hangi ağacın köklerine bağladın gözyaşlarımızı, toplayıp birer birer acılarımıza serpiyim usulca...
Kalk yerini doldurayım ömrümü ömrünün üstüne sereyim
Sen yine yeşil gözlerini sür gökyüzüne cennet gelsin kâinata
Seraba dek uzanan güzelliğine meftun olsun toprak, çiçekler ve okyanuslar
Yorgun bulutlar ıslatsın seni gözyaşlarıyla, o cennet kokan, gönlümün zindanlarını bozguna uğratan saçlarını...
Mazi yok gelecek de yok Eflâtun bir avuç toprağın olup serilmeye hazırım baştan başa bedenine
Kabirdeki böceklerden kıskanırım aydan beyaz tenini
Son isteğim Eflâtun, rüyalarımda şiir okumak isterim sana nefesine karışan kelimeleri seyretmek isterim
Dolunayı kıskandıran güzelliğin toprağın oldu bense mezar başında sana feryat eden bülbül
Küflenen sevdamı bir gülüşünle âzat etmeni bekleyeceğim bir ömür, Eflâtun'um ömür çiçeğim...

Halil İbrahim Akkaya
Kayıt Tarihi : 29.10.2022 18:18:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Halil İbrahim Akkaya