Ey peyda peyda boyanmış yüreğimin rengi
Bülbüllerin uçarken durup selam verdiği
Gökyüzünde damla damla dalga dalga
Atamdan bir haber ver bana
Gündüzleri batmayan Ay’ında
Ne canlar verildi senin yolunda
Yıldızlardan bir tanesi avucumda
Bak senden bir sır anlatıyor çocuklarına
Kim demiş ölürsen unutulursun diye?
Öyle bir şey yok şehidim, bak gökyüzüne!
Her gece sen doğuyorsun Ay diye
Bir yıldız yaklaşıyor yanına Resulullah ’tır belki de…
Al rengiyle bana atamdan bir hediye
Yağmur yağsa başıma kurşun diye,
Senden alırım gücümü sığınırım gölgene
Gök kubbeye bir direk oldun bayrak diye
Ey bayrak!
Bir destan anlat bana.
İçinde Şahinbey ve Karayılan olsun biraz da
Biz ölürüz uğruna sen ilelebet yaşa
Seni dikti Hasan’lar İstanbul surlarına
Seni yazdı Akifler kalemlere kâğıtlara
Senin için can aldı Çanakkale, sularında.
Bir haber var senden yükseldiğin topraklarda
İstemem senden gayrı ne bir ev ne bir duvar
Mavi semalarda kırmızı rengin zalimleri boğar
Doğu’da, Batı’da aynı renkte kanımız ve gözyaşımız
Ne fark eder hepimiz aynı bayrağın altındayız
Doğu’dan Batı’ya her yerdesin her toprakta
Ülkemin sarı renkli akreplerinin kuyruğunda
Çok uzakta değilsin bendensin, bensin
Kırmızı kanların üstünde her zaman her yaşta olan sensin
Dur aslanım! Cilalanmış Hilalin alıyor çokça can
Üstündeki yıldızlar sana kimden armağan?
Bizde hep aynı sözler dildedir ve tektir
Tek devlet, tek millet, tek bayrak ve tek vatan
Gelinliklerden kefene hepsinin üstünde sen
Kırmızı bir renk; kına ve gölgen
Ey gökte; her baharda, kışta ve yazda korkmadan süzülen
Lambanın içinde sensizken üşüyen ruhsuz bir ben
Tarihimin üzerine kanlarla yazılmış yazılar
Üzerine çekilmiş bir filmi durmadan oynar
Yazılı kalmış adın her Türk’ün dilinde
Bugün Iğdır’da, her gün her yerde Çanakkale’de
Bir yusufçuk, bir gelincik suyun üstünde
Bir turna, bir kartal gökyüzünde
Her yerdesin benimlesin yeryüzünde
Bugün bu yaşta olan benim yarın her yaşta olan sensin
Bir yerde gelinlik olursun bir yerde kefen
Bugün doğumumda olursun yarın musallamda
Sensin her duamda, cephede ve Seyit’in kucağında
Bugüne dünü taşıyan ilmeklerime sığdıran ihya
Ey bayrak!
Bir destan anlat bana
İçinde Kara Fatmalar olsun biraz da
Biz ölürüz uğruna sen ilelebet yaşa
Nereye baksam sen oradasın
Her şeyde her yerde sen varsın
Sensin bana tek dost tek habip
Hasta olursam iyileştirecek tek tabip
Sensin gökyüzümün anlamı
Senden ibaret yeryüzünün muhtırası
Bana dedemden kalmış hayatın hatırası
Kiminin bayrağı oldun kiminin sancağı
-Ve habersiz ölenlerin kazılmadığı mezarı-
Ölmek güzel şeydir senin uğrunaysa eğer
Sen yaşayacaksan ölmeye değer
Gözlerimiz aynı renkte ey bayrak!
Aynı yolun gözcüsüyüz
Ve bütün milletin dilindeki hep aynı türküyüz
Mezarlıklar başına asılmış en güzel süsüz
Boşunaydı senden kaçışlar
Ve anlamayacaklardı seni yabancılar
Doğudan yükselen sensin
Batıdan gelen senin sesin
Ve senin üstüne doğuyor Güneş
Senin üstüne batıyor Ay
Çünkü sen ülkemin tek direğisin
Ey bayrak!
Bir destan anlat bana
İçinde on beşlikler olsun biraz da
Seni çiziyorum bir buğulu cama
Yahut da gökyüzüne parmak uçlarımla
Kayıt Tarihi : 16.2.2019 23:17:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Özgür Günsay](https://www.antoloji.com/i/siir/2019/02/16/gokyuzunde-bir-direk.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!