Bir kelime gelir, sürtünür, yoklar beni
Anlarım, bir şiirin elçisidir
Bırakır hemen elimdeki işi, sokağa çıkarım
Bakarım, günlerdir içimi sancıtan şiir
Orda, esinimi ışığından süzdüğüm
Sonsuz göğün altında
Bana incecik gülümsemektedir
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Ayet yazmışsın. Yoruma gerek kalmamış. Herşeyi yerli yerinde söylemiş. Diline sağlık
Yine acınası bir seçim yapılmış,seçen arkadaşlar vazifesini yapmış bir hezeyan sunmuş. Günün şiiri sayfasına çoook yakışmış, uzun yorum yazan arkadaşların emeğine üzülüyorum onlara saygılar.
Eleştirel diliniz şiirden çok daha etkili saygıdeğer üstadım. Lakin herkesin kendi akımı kendi haline bağlı bir düşünce tarzı var.
Elbet dilimizi doğru kullanmalıyız bu bağlamda size hak veriyorum.
Emeğinize sağlık
Saygılarımla
Sapı harman ederek
Saman orta yere koyma sureti ile
Toplumsal görev vazife orta yere koyan
Şairlerimizi de tebrik ederiz
At sahibine göre kişner
Okuma alışkanlık yok
Yedi yirmidört şiir yazar topluma
Ulusa
Böyle başa böyle şiir
Siz gidip kelimeye sürtünmüyorsunuz
Bu ülkede kelime gelip size sürtünüyor
Boğazınıza sözcük kaçıp
Boğazınız gıcıklanıyor
Hapşırıyorsunuz şişr
Öksürüyorsunuz şiir
Aksırıyorsunuz şiir oluyor
Yetmedi şiir elçileri
Esin ilham perileri sizi uyarıyor
Ayağı altına kırmızı ipek halı serme maksut yola çıkıyor
Günlerdir yüklü karnınızda taşıdığınız şiiri oracıkta emzirip
Elinden lohusa şerbeti içme gaye
Esinini
Işığından süzüp bekleyen şiiri
Okurla buluşturup
Tas tas içirme arzusu
İnce ince
Kıs kıs kırıtan
Gülen elçi
Orada şairimizi bekliyor
Orada cam göbeği aydınlık
Orada ışıl ışıl yanıyor milyonlarla mum
Orda ey demir çarıklı elçi
Tepişmeden çiftleşme çığlıksız doğum
Ya rab sen nelere kadirsin
Ülkemize şiir yazacak şairle yetinmiyor
Onlara kedi gibi sürtünen
Bacağına sürten kelime
Onlara
Şiir yazdıracak ilham verecek elçi halk ediyorsun
Böyle millete böyle şiir
İç sancıtan
.esinimi ışığından süzülen
Bal tadı şiir
Yeyin efendiler afiyet olsun
Vay bee şiire bak
İnşallah şiir hırsızları araklayıp
Kendi yazmış gibi
Manitanın iç yağı eritip şıpır şıpır akıtmaz
Ne şiir okuduk bee duygu yüklü
Kavruldu ciğer sote oldu
Kutlarız şaairi
Haaark kulade şiir olmuş
.tü tü tü maşallah
Nazar değmesin
Şairimiz sıkı giyinsin havalara güven olmaz
Üşümesin
Müteşekkirim seçkisel bağlam
Eleştirel diliniz şiirden çok daha etkili saygıdeğer üstadım. Lakin herkesin kendi akımı kendi haline bağlı bir düşünce tarzı var.
Elbet dilimizi doğru kullanmalıyız bu bağlamda size hak veriyorum.
Emeğinize sağlık
Saygılarımla
"ALLAH, KENDİ DOSTLARININ KALBİNE VAHYEDER (İLHAM VERİR.) ŞEYTAN DA, KENDİ DOSTLARININ KALBİNE VAHYEDER (İLHAM VERİR.)" -Ayet-i kerime meali-
Kişi, kimin kalbine Allah'ın ve kimin kalbine Şeytanın fısıldadığını anlamak için emellerine ve amellerine bir bakıversin ya da, kelama ve kaleme döktüklerinin doğruluk ve mana bakımından kitapla (ayetlerle) ve sahih hadislerle ne kadar bağdaşıp bağdaşmadığına bir atf-ı nazar ediversin.
Hayırlı çalışmalar.
Ayet yazmışsın. Yoruma gerek kalmamış. Herşeyi yerli yerinde söylemiş. Diline sağlık
Şiirinizi gönülden kutlarım...Facebooktan bana ulaşır mısınız? Saygılar
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta