gökyüzü güzelim,
al beni,
götür beyaz bulutlara,
mutluluğum senin yanındaysa,
mesafe ya da yol ne olursa olsun hiç farketmez,
çünkü bunu istiyorum,
çünkü mutluyum senin yanında,
bu dünyada olmak istediğim başka hiçbir yer yok,
ait olduğum yer senin yanın,
biliyorum,
birini seninle aynı şekilde hissetmeye zorlayamazsın,
her şey zihinde başlar,
sevmek,
düşünmekle başlar,
kurduğum hayaller seninkiler kadar küçük değiller,
ben,
senin gibi değilim,
mutlu aşka,
zarif yollara ve
gerçekleşmesi mümkün olmayan hayallere özlem duyuyorum,
tıpkı; "sen" gibi,
sen,
benim tüm yaşamım boyunca,
gerçekleşmesi mümkün olmayan en büyük hayalimsin,
melek gibi görünüyorsun,
ama ben bir melek olmadığını biliyorum,
garip bir duygu içimde büyüyen,
yeni hayatlar denemekten korkuyorum,
tanıdığım,
bildiğim,
kendimi güvende hissettiğim,
hiçkimsem kalmadı,
gözlerinin derinliklerini okuyorum,
hüzün gözlü kız,
burada;
yalnızlığın karanlığında,
geçen zamanı özlüyorum,
ruhumu rahatlatmak için,
her şeyi unutuyorum,
bir yönüm yok,
ama yolumu bulamıyorum,
seni görememenin,
seni okşayamamanın,
hüznü zaten benimle,
barınaksız ve kırılganım,
büyük bir melonkoliyi soluyorum,
sensizlik benim çilem, üzüntüm, yıkımım,
kalbim kırıldı bir kere,
beni nefes alamayacak hale gelene kadar ağlatan,
gittiğim her yerde seni bana hatırlatan,
hüzünlü şarkıları tekrar tekrar çalan,
bununla nasıl yaşayacağımı merak ettiren türden bir kırıklık var içimde,
ve her seferinde belki de,
hiç kimse seni,
benim seni sevdiğim gibi sevmeyecek diye düşündüm,
ama nedense hala aşka inanıyorum,
seni anımsatan bir düşünceyle,
ansızın alaca bir umut tohumu yeşeriyor içimde,
gerçek olamayacak kadar güzel bir his,
kalbimin kimyasını değiştiriyor,
evet,
seni düşündükçe boğuluyorum bazı geceler,
bazı gecelerde,
sadece üzgün hissediyorum,
ve bana hissettirdiğin şey artık sadece bu,
umutlarım bitik ve yıkık artık,
beni bıraktığın zamanı hâlâ hatırlıyorum dün gibi,
ve beni ne zaman terk ettiğini,
kalbim,
boş bir ev gibi beni terk ettiğin günden beri,
boş bir evden kötüsü yoktur bilirsin,
sevginle hiç sulamadığın o alaca umut tohumu kurudu,
ve yavaş yavaş öldü,
o boş evde,
yetmedi senin için döktüğüm gözyaşları,
oysa, o boş evi güzelleştiren sarmaşık olabilirdin,
sarabilirdin dört bir yanımı, ruhumu,
birlikte yeşerebilir ve çiçek açabilirdik,
gökyüzü güzelim,
sen gözlerimin hüznüsün,
batık,
yuvasız bir kuş gibi dolaşıyorum şimdi etrafında,
ne zaman istersen gel ve kon kalbime,
seni bekliyor olacağım,
ne zaman istersen geri dön uçup gittiğin o yerlerden,
ben,
hayatımın tüm evrelerinde seni sevmeye devam edeceğim,
senin için daha fazlasını yapabileceğimi sanmıyorum,
sen sahip olduğum en büyük aşk,
ve gerçekleşmesi mümkün olmayan
en büyük hayalimsin,
bugün sana hayatın özünü veriyorum,
bizi asıl mutlu eden şeyi,
özgürlüğünü,
söyledimya,
ben senin gibi değilim
kurduğum hayaller seninkiler kadar küçük değiller,
oysa hayallerim basitti:
"onunla mutlu ol!"
"bir aile kur!"
"...ve hayata gülümse!"
yapamadım,
başaramadım gökyüzü güzelim,
dün hissettiğim o aşktan geriye hiçbir şey kalmadı,
seni sevdiğim çok doğru,
ama aşk,
artık hissetmediğim bir duygu,
artık seni özgür bırakıyorum bu yolda,
tıpkı seninde bir zamanlar beni özgür bıraktığın gibi,
bunu yeni anladım,
geçde olsa anlayabildim,
çok şanslıyım,
seni yoluma çıkaran kadere teşekkür ediyorum,
seni kalbimin derinliklerinden alıp,
sonsuzluğa taşıyorum,
artık biliyorsun,
gökyüzü güzelim,
beni bir gün affet,
yaşlandım,
mutsuzum,
ve hayallerimle birlikte öleceğim...
28.07.2024
Yasin BölükbaşıKayıt Tarihi : 28.7.2024 00:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.