Esir bir mahkum,
Göğüs kafesimde,
Kalbimde kelepçe,
Anahtarları sende.
Ziyan olmuş !
Kalbimde küçük ve mutlu dünyam vardı,
Çiçek bahçelerimin olduğu dünyam,
Yüzümde gülücüklerin olduğu dünyam,
Sokakta yürürken kaldırım köşelerinde,
Hıçkırarak ağlayan bir kadın tanıdım.
Yaralı bir kuş misali yüzü gülmüyordu.
En zifiri karanlıkta,
Yılgın yolcusuz yolda,
Yıldızların düştüğü yollarda,
Yıldızları toplarım,
Yırtık dağılmış kağıtları,
Sevdalı şairlerin yazdığı,
Alaycıydı bakışları,
Eziyetti tavırları,
İstemsizdi davranışlarım,
Hor gördü aşağıladı,
İnsanca yargılamadı.
Kabul et kalbimi,
Dinle kalbinin sesini,
Sadakatle yaşıyorum,
Aşkın kanatlarını savuruyorum.
Yabancı bir diyardayım,
Şeytanların arasında bir Melek,
Şeytanların arasında ne işim var benim ?
Çok yabancıyım bu dünyaya.
Oysa ki kapın açıktı herkese,
Bilirim kaç kez de gelsem sana,
Her defasında,
Bilirim tüm kapılar kapalı bana,
O kapılar hep kapalı bana.
Buruşuk yüzüyle,
Yılgın yavaş adımlarıyla,
Dert yükünü sırtlayan kaplumbağa,
Çile çeken bir hamal gibi,
Gözyaşlarını tutamaz,
Ağlar hüngür hüngür.
Karagülün diyarıdır urfa,
Bahtı kara gülü kara,
Şanıyla destansı bir şehirdir urfa,
İmkânsız aşkların şehridir urfa,
Sevdası kara gülü kara.
Ben nerden bilebilirdim ki,
Senin Beni öldüreceğini,
Ben nerden bilebilirdim,
Katilimin sen olacağını.
Ben nerden bilebilirdim,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!