Gök Gürültülü ve Yer Yer Süpppper Deprem

Yok gibi sanki….
Tetiğe dokunu dokunmaz kurşunlu kurşunsuz süpppperrrrrrr
Benzin…
ucarmı uçar, yakarmı..?
Yakar…
Onluk papele, yedi bucuk santi santisine litre gibi
Tetiğe dokundumu hizaya getirir çakmağı ve aksinden yanar tütün..
Tank, tanker ve varil kurar ki 'Okeyi'
Otomatik sayaç yaklaşık hesaba
Faka basılmasında ya ne olsun? Günlerden hergün
Son marka etraf ürküten gözalımlığı süs ve bulaşık
Ve kesesi doymak bilmeyenlerin ince saz icrası çapulcu trink keş mani
Beyninden vurulursunuz tetiğe basttı mı, gök gürültülü ve yer yer deprem;
Unutursunuz..
Katırcı kervanlerının izlerinde kaybolmuş maksadını sersefillere aşmaların
Gazeller orman vurgunu çapra, ilmekler birbiri üstüne düğümlenen körün körünesi
Genze cekersiniz her içinde soluduğunuz acıyı çaresiz
Safaklar artık öyle söker,
çaresiz öyle batar karanlığınız
Yol gösteren ve yol yapan taaa ezelden yükleyipte göçünü
Kapısı en numarasız yerlere,
Gezgin demlenmesi atesler üstünde çaylık kahveliklerle
Uzaklık iyce caldı diye yolunup atılması zor bir yaradan
Bilemezsiniz bile,kökler salıp
Çillenip gittiginizin hicranini nasılsınızdır..
Esmis gecmistir ve yok gibidir sanki sizde zaman
'Dert sahibinedir'i alnından haklarcasına kursunlu kurşunsuz…
Yolüstü süpppppe Konak, süppper Konuk ….
Bir depar daha atar çıldırmış yarış,
Bir gaza daha gelir ki kazalı belalı viraj;
Tutmaz firenlerinizin şakrası hurdaya
Dün
Sizden yüzünü dönüp, hayrı kalmadıklara düstükce
Bugünlerin tersiyle itilmis siz ehlinden
sizden uzağın ellerine

Seyfi karaca……………..Agustos / 09