gök gürültülü bir sevdanın kısık sesli şairiydim
ne seni bitebilirdim karanlıklarımda
ne senden vazgeçebilirdim en unmaz zamanlarımda
sadece gidişlerini alıp koynuma
sensizliği kanatırdım tüm yaralarımda
ve adına koyduğum intiharı yaşatırdım acılarıma
acılara aşina olmayan bir 'ben' bırakırdım
arkandan
sonbahara karışan bir 'ben' kalırdım
arkandan
dökülürdüm yapraklar gibi bir bir arkandan
iklimsiz mevsimlerden sana çağlayan bir 'ben' olurdum
ve sevdanın çağlayanını oluştururdum
arkandan
sen bir ihanetin özetini bırakıp yanlarıma
kaybolurdun bensiz baharlarda
saçlarını savurduğun fırtınalarda dağıtırdın
ve sensizliği bırakırdın tüm yaralarıma
gidişin pusu atar karanlıklarıma
uçuklatır sevdanın yüzünü
kıstırır sesimi, çıkmaz yollarına
gök gürültülü bir sevda bırakırdı
bana...
şimdi
umarsız zamanlardan geçiyor
bildiğim masalların mutsuz sonlarına karışıyorum
bilmediğim dillerde ağlıyor
ve kayboluyorum sensiz baharlarda
artık haykıramadığım iki kelime
gök gürültülü sevdayı bitirirdi içimde
gök gürültülü bir sevdanın kısık sesli şairini bırakırdı
geriye...
Kayıt Tarihi : 27.10.2009 15:53:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Uğur Türkkanı](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/10/27/gok-gurultulu-bir-sevdanin-kisik-sesli-sairi.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)