Çiftçiler toprağa sahip olur ve onun üzerinde çalışırlar. Sahiplik ve çalışma çiftçilerin en temel aktiviteleridir. Göçebeler boş alan üzerinden geçer ve onu oyun yoluyla dönüştürür – hareket etmek ve oynamak göçebelerin en temel aktiviteleridirler. Çiftçilerin alışkanlığa, ritüele, tutarlılığa ve birliğe ihtiyaçları vardır. Göçebeler alışkanlıkları kırar, dönüşür, düzensiz hareket eder, değişir. Çiftçiler düzeni tanrısallaştırır. Göçebeler kaos yaratır.
Çiftçilik çalışma etiğinin kökenidir, çünkü çiftçi yaşamı çiftçilik işi tarafından yaratılmış biridir. Çiftçi çiftlik işinin gereksinimleriyle çatışarak kendisi için hareket etme kabiliyeti yaratamaz. - yoksa, çiftlik çöker ve çiftçi kimliğini ve belki de yaşamını kaybeder. Zaman - sabit ve standartlaştırılmış bir hareketin ölçüsü – çiftçi için zaruridir – uzaydaki hareketi uzayda bir hareket değildir – gerekli olmayarak – toprağın çalıştırılmasıdır. Ölçülmüş devir kuralına dayanmaktadır.
Göçebelik – en azından davranışta – otonomi için zaruridir. Sürekliliğin reddi..evin reddi. Alan ve zaman sosyal bağlamı oluşturan ilişkiler tarafından biçimsel olarak tahakküm altına alındığında, otonomi orada yok olmaktan ibarettir...Bu görülmezliğin sırrı daimi harekettir...Biçimsel tahakkümün fiili olmadığı...birinin otonom yaratıcılığıyla topluma meydan okuyan... tahakkümün hakiki güçlerinden önce kaybolan...yarıkları bulmak..meydan okumayı bastırabilir... hile dolu, riskli bir dans. Fiziksel hareket bu strateji için zorunlu değildir –mıhlanmış olmaktan kaçınmak için etiketlerden kurtulma alışkanlığı. Fakat fiziksel hareket birinin şansını arttırabilir. Birisi daha geniş bir zeminde dolaşır, radikal kırılmalar, yeni kırılmaların keşfi ve vahşi oyun için daha geniş olasılıklar...Böyle gezginler bağlamı içerisinde, kalıcı kendi kendini köleleştirme alanları ' göçebe ayaklanmasının faydaları için altüst edilmiş olması için sosyal bağlamın görünüşleri haline gelmektedir. Otonomi için hiçbir detaylı proje yoktur.
Yerleşik alanlar ve yerleşik yaşamlar bana çok fazla yabancı geliyor. Çoğu yerde ve çoğu yaşamlarda çok fazla düzenlenmiş bir şey var. Onlar beni deli ediyor – hepsini çöpe atmak istiyorum. Bu yüzden, bunu gerçekten kıran her bireye değer veriyorum ve bu yüzden çok fazla yerleşik hissettiğimde endişeleniyorum. Ait olmadığımı hissetmeye başlıyorum – sonra aidiyet kavramının absürd olduğunu hatırlıyorum. Doyana kadar her yerin içerisinden kendi kendime geçebileceğim bir yere dönüştürmeye ihtiyacım var.