dudaklarındaki kızıla böründü
yüreğimdeki sarp kayalar
neyi paylaşamadın ey insan
aşka yerin olduğu yerde
sevda denizinde bulamadın mı
narin bir gamzede
yazıdan, yaza dönen
sahipsiz aşk şiirlerimi?
neden boyun kıldan ince olsun
sevdasından yola çıktığım
ey yüreğimdeki yanlızlık
neden kitabımın tüm sayfalarını yakıp-yıktın
ey başımdaki arsız bela – ismin sevda
aşk gelip beni bulur mu?
eğer tüm sözler yalansa
yalanı eğer atan, vuran değilse
kızıl dudaklarından
bahçede açan kızıl güle döndüm
güle güle yarimin koynunda
şafağa dönen yanan gözlerinde
aklını mı
gücünü mü
şerini mi yitirdin ey gönlümün tahtı?
aşklarımı ver bana geri
başkaldıran yazılarımı
sana çocukça vuran yüreğimi
gizli kaçak secde tutan şiirlerimi
farklı saatlerde farklı mekanlardayız
farklılıklarımızdır yeni olan
farklılıklarımızdır bizi biz yapan
bizi bizden alıp, aşk dehlizine atan
yüreğe seslenen
dinlenmesi gereken müzik gibi
notası, sesinde sana ait olan
yüreğime seslenen bir yakarış
seni ve herşeyi kucaklayarak...
yine soruyorum;
neyi paylaşamadın ey insan
aşka yerin olduğu yerde?
Faruk İremet
17.02.2013
Kayıt Tarihi : 14.1.2021 22:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!