Ne gözler gördüm
Ama sende tutuklu kaldım
Ne sevgililerden aşk buldum
Ama kimsenin aşkına böylesine
Susamadım.
Ben ne adamları
Sen benim hiç bilmediğim
Ama hep gezmek istediğim bir şehirsin
Aslında sen ne İstanbul
Ne de İzmirsin...
Sen bana bakma
Be ağlarım öyle işte
Gelmişe ve
Hiç gelmeyeceğe.
Kanayan bir yaraya tuz basmak gibiydi
Seni unutmak
Acı çeke çeke ölmek gibiydi
Sesini duyup da dönüp bakamamak
Sensiz bir sabaha uyanmak
Nereye gittiğini bilmeden yürümeye çok benziyor sevgilim
Sen her akşam bana bakmalıydın mesela
Bakınca bütün yorgunluğun gitmeliydi.
Ve ben...
Sana her baktığımda soyadımı hala "Torun" diye hatırlamalıydım.
Çünkü bakışlarının
Beni sarhoş edeceğini bilmeliydin sevgilim.
Bir gün
Bu kırdığın kalbimin
Altında ezileceksin
Helak olacaksın
Göz yaşlarım bir gün sel olup
Boğacak seni
Gidiyorsun
Gitme diyemiyorum
Veda et diyorsun
Söylesene be adam
Ne vedasından bahsediyorsun sen
Dillerim lal kesilir
Sen benden gittin ya
Pencereden baktığımda
Suzan teyzenin oğlunu yemeğe çağırdığını gördüm
Küçük şirin kızların hala sokakta ip atladıklarını gördüm
Nihat amcanın elinde ekmekle eve girişini gördüm
Sen benden ayrıldın ya
Şimdi sana bakamam
Her şeyinle yasaksın bana
İdam edilirim
Gözlerinde
Asılırım dizlerinin dibinde
Kıyarlar canıma
Sen yoksun
Artık baharın mis çiçekleri de bana küs
Sen yoksun ya sevdiğim
Kimi sevsem yaralarıma en fazla tuz oluyorlar
Kime baksam cehennemden bir kareler gözümde
Artık bedenim her güzelliğe
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!