Ay yavaş, yavaş kaybolurken gözünden
Yorgun yüzler bihaberdi güneşten ve gizden
Şehrin şehveti doymuştu yine kirli nefse ve sese
Elleri semada bir âdem duruyordu sadece yine öylece.
Terk edilmişliğin korkusuyla titrek ve güçsüzdü dili
Ufkun derinliğinden de derindi avuçlarının izi
Ruhunun bedenine dar geldiği anlardan biriydi işte yine
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,