Dünyanın bin bir hali var, boşuna sevinme.
Bir anlık öfke, her şeyi alırda götürür.
Hayatta her şeyim var diye, sakın güvenme.
Eser hazan yeli; her şeyi siler süpürür.
Garipler diyarında mazlum, yoksul, yetime,
Duvarın dibinde çöküp te, durma;
Efkârlanıp öyle, dertle yoğrulma;
Hançeri alıp taa, sinene vurma,
Boş ver bu dünyayı; dost yüzün gülsün.
Kendine gel hele; gözlerin gülsün.
Yarına hazırlıklı olmak için
Okuyup, yazmak, çalışmak lazım,
Cehalet ile mücadele için,
İlim ile yoğrulmak lazım.
Hayat fani çabuk gelir geçer,
Elazığ’dan Ağın’a,
Bahçesine bağına,
Avuç avuç leblebi,
Doldur bardağına.
Elazığ, Alacakaya,
Cemre düştü yere; ağır ağır.
Yeşerdi çimenler; oldu çayır,
Hareketlendi dağ, taş, kır, bayır;
Yeşillenir; bahar geldi diye.
Laleler, erguvanlar, zambaklar,
Geleceğe umutla bakmak için;
Hedef belirlememiz lazım.
Hedefe emin adımla, ulaşmak için;
Delikanlıca çalışmak lazım,
Delikanlı büyüğünü bilendir,
Büyük buluşlar, düşlerle başlar,
Çabayla hedefe varır, eğitim.
Çalış, araştır, aşınsın yapraklar,
O zaman hedefe varır, eğitim.
Eğitimin yaşı, zamanı yoktur,
Gökyüzünde bulut gibi,
Yeryüzünde bir kuş gibi,
Gül sinende gonca gibi,
Açılayım yârim senin.
Has bahçende bir gül gibi,
İnancımdan, kişiliğimden ödün verip, iyi olacağıma; kötü olurum daha iyi.
İki yüzlülük, dalkavukluk, yapıp, yaranacağıma; sürünürüm daha iyi.
Başkalarına köle olup, kırk yıl yaşayacağıma; bir gün yaşarım daha iyi.
Devleti zarara uğratıp, başkasına menfaat sağlayacağıma; ölürüm daha iyi.
Fakirin yetimin hakkına el uzatıp, mutlu yaşayacağıma; dilenirim daha iyi.
Eğriyi doğruyu ayırmaz olduk.
Ah ile vah ile geçti ömrümüz.
Yalanı yanlışı anlamaz olduk.
Oh ile of ile geçti ömrümüz.
Bu dünya böyledir; gelip, geçecek.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!