gittin! ...
kimliği belirsiz bir yalnızlığa bıraktın beni
yokluğunda anladım kim olduğumu
aşk tarlasına;
seni ektim, kendimi biçtim.
aşk denizinde;
bir başıma yüzmeyi öğrendim.
öğrendim
öğrenmesine de...
ne gariptir ki! ...
gözyaşımda boğuldum
gittiğinde her şeyin biteceğini sandın
ben aşka; sen gidince susadım...
./.
gittin! ...
gözyaşları döktüm
yüreğimdeki bir avuç toprağa
İstanbul'un mavi gözleri kapandı senden sonra
gece üç-beş nöbetlerimde
yağmurlar yağdı
el ele dolaştığımız sokaklara
hangi yana baksam
hayalin doluyordu gözbebeklerime
hangi taşı kaldırsam
altından sen çıkıyordun
gittiğin gün! ...
geceyi; gözlerinin rengine boyadım
senden sonra,
gündüzün yüzünü hiç görmedim
ve gündüzü seni özlediğim kadar özlemedim
./..
gittin! ...
et, tırnaktan ayrıldı
kanım çekildi damarlarımdan
ömrün yarısına ramak kala
birden bire durdu
-aşka çalan- yürek saatim
ne
zaman geçti senden sonra
ne de
adam gibi bir aşk uğradı yüreğime
gittiğin de! ...
götürdün bendeki her şeyi de...
ben -aşk- yaşımı seninle doldurdum
şimdi -hayattan- gün alıyorum
./...
gittin! ...
dizlerime kadar battım hayatın içine...
yüreğim buz kesti
ellerim ısınmadı senden sonra
gittiğin gün özledim buselerini
ellerin saçlarımı toplardı
bir buse, bir buse daha kondururdun
boynumda ki ben'e...
buz gibi nefesin
ateş topu olurdu boynumdayken
rüzgâr;
nefesinin yerini almak isterdi de...
ellerimle kapatırdım boynumda ki ben'i...
senden başkası buse kondurmasın diye! ...
anlasana! ...
tenin değildi tenimden ayrılan
önce serçe parmağın ayrıldı saç tellerimden
o günden beri ellerim gitmedi saçlarıma
./....
gittin! ...
hiç düşünmedin
senden sonra ne olacağımı
bir kez olsun aklına getirmedin beni
ne yer, ne içerdim sensiz...
söyle! ...
söner miydi yüreğimde ki ateş
-nisan yağmurlarıyla-
sensiz,
bir lokma geçer miydi boğazımdan?
çayım azalır mıydı?
bardağıma dudağın değmeyince...
sigaram biter miydi?
sen bir nefes çekmeyince...
yaz çocuğu! ...
bıraktın beni mayıs'ın ortasında çırılçıplak
bir kez olsun düşünmedin
seni canından çok seven bu kış çocuğunu...
senden miras kaldı bana / dizelerim
ben senin şairin oldum, sende benim şiirlerim...
./.....
gittin! ...
bu şehrin altını üstüne getirdim
demir atmadığım iskele
geçmediğim sokak kalmadı
ne pahasına olursa olsun,
bulacaktım seni...
nefes nefese kaldım,
el ayak çekilince...
dermanım kalmamıştı
güneş batıp, perdeler kapanınca...
yıldızlardan fallar açtım
'mutlaka onu bulacağım' diye...
her gün bu umutla yaşadım
her güneş doğduğunda
bende senin aşkını doğurdum
-yeni bir güne-
baktığım hiçbir yerde bulamadım seni
sanki yer yarıldı da sen içine girmiştin
kime sorsam;
görmemişlerdi seni benden sonra
bilse bilse bir martılar bilirdi
gizlendiğin yeri...
el ettim, avuçlarıma kondular
bir yüreğimin sesini dinlediler
bir de yanağımdan süzülen yaşlara baktılar
sustular, sustular...
sonra konuştular
o günden sonra
hiç gitmedi çığlıkları kulaklarımdan
kış çocuğu;
senin 'yaz çoçuğu kara-toprak oldu' dediler...
usulca avuçlarımdan uçup gittiler
sustum, sustum, sustum...
ne tuhaf değil mi?
o gün anladım beni ne kadar çok sevdiğini...
kara - tenim
toprak - gözlerim
yâr, ah yâr sen benden gidip bana gelmişsin...
yoksun! ...
yokluğuna lânet olsun...
sensiz; anıların gölgesinde güneşleniyorum
tenimde esmer gecelerin gölgesi...
./......
gittin! ...
sen; bendeki maviyi öldürdün...
mavi kaldı, sen öldün...
senden sonra ben öldüm...
Kayıt Tarihi : 27.5.2005 09:58:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Tülay Sustam](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/05/27/gittin-ben-de-oldum.jpg)
Bu şiir hiç te öyle olmadığını söylüyor.
Demek ki kalemle ustalıkla ilgili, şiir uzun yazılsa ne olur kısa yazılsan ne olur, dağarcık doluysa şiir dilinde şiirsellik varsa ki var şiirde böyle akar gider kavuşur denizine...
Keyif alarak; çokça da hüzünlenerek okudum, sevgiler.
çok güzel ve çok duygulu bir şiir olmuş gerçekten çok beğendim..sevgiler
TÜM YORUMLAR (41)