Gitme diye yalvaran çığlıklar

İlyas Kaplan
1263

ŞİİR


15

TAKİPÇİ

Gitme diye yalvaran çığlıklar


sessizliği de güzel görüyordu elçi
sessizliği de duyuruyordu can kulağına
bir başka hüsün şahikası
kırık hecelerle
elif-lam-mim diye
kaf diye
sad diye
her harfin tenini çizerek

pak nefesler eşlik ediyordu geceye
dudağında kilitli
bereketli sessizliğin açılışını beklemedeydi
elçi’nin dudağında saklıydı
hüzünlerle yoğrulan
en güzel adreslerin hepsi
hep sıcak
hep aşina
hep nazlı

adının anılmadığı uzun dönemler oldu
lazım değildi kimseye
unutulmuşluklarda bir yetimdi
ne anne sahip çıkabilirdi
ne baba tutabilirdi elinden
yoktu ki elleri

yokluğu kimsenin derdi değildi
O’ varlığa layık görünceye dek
başkaları sevmese de olurmuş gibi
karanlıkta kaldı onca yıl
kimselerin görmeyişi üzmedi onu
O’ varlık neşesine buyur edinceye kadar

karanlık vadilerde su arıyordu kendine
bir yere tutunmak istiyordu
dal budak uzanmak istiyordu varlık göğüne
çağrı gelmiyordu hiç
yönsüzdü
kıblesizdi
istikametsizdi

her an
her köşede
hasretin sancılı bekleyişlerinde
dizi dibinde susuyordu her şey
çıt çıkmıyordu

şimdi baş koyduğu secdeleri vardı
alnını dayadıkça
nefesine dolandıkça ayetler
eşsiz bir yakınlığın ufkuna doğuyordu
sonsuz ümit güneşlerini ağırlıyordu dudakları

suskunluğun çeperi yırtılıyordu
sessizliğin köklerinden dallanıp budaklanıyordu
tüm kaygılar, korkular, hüzünler
hayallerin hepsi
müjdelerin tümü

işte mekke’nin siyah hecesi
işte medine’nin apaydınlık gökleri
işte elçi
cennete eğilen söz ağaçları adını söyledikçe
istikametin sabahına sığınıyordu
Rabbince kabulün sakin limanına iltica ediyordu

işte bu yüzden tutunmamızı istediği
emanetler bırakır bize hz. peygamber
Allah’ın ipi gibi onlara sarılın der bize
onlarla tutunun göğe der
düşecek olursanız
onların hatırasına tutunun
Allah hatırını göğsünüzde duyduğunuz
kalp atışları kadar gerçek bilin
nabzına dokunduğunuz şah damarınız kadar yakın bilin

seve seve vazgeçilenler
candan öte sevmeleriniz olması gerektiğini
hatırlatmalı size der
hatırası candan ala
canandan öte
bir sevdanın kanını akıtmalı kalbinize

hatırlamak
gözyaşı dökmek için değil
dünya çölünde elimizden kayıp giden canı
güzel bir potaya akıtmak için
acımak için değil
hırs ve hasetlerin kerbelasında
susuz ve tesellisiz kalmış ruhlarımızı
bir kevserin başına oturtabilmek için

giderken…
gitme diye yalvaran çığlıklarını hatırlayın
gitme…
kal diyen
dostlarının feryadına bir daha kulak verin
gitmek, candan olmak
kalmak, canlı kalmak
öyle sanılıyordu
hep öyle sanıldı

oysa gitsen de kalsan da candan olacaksın,
zaten canlı kalmayacaksın
bil ki gök kubbe altında yaşayan,
yeryüzünde hareket eden ne varsa
gün gelecek ölecek
can verecek

kalmaya direnmenin kime faydası var
ölümü geciktirmek kime hayat bahşeder
durduramadığın ölümü bir anlamla doldur
önünü alamadığın can verişini
bir sevdanın pazarına sür

zaten eriyen sermayeni
bir kutlu Müşterinin eline koy
tükenmeden sat canını
değeri düşerken…
değerli bir bedele ver ömrünü
razı ol ölüme…

altını üstüne getir hayatının
öncelediklerini ertele
ertelediklerini öncele
kaz ömrünün toprağını
altını üstüne getir
hayat tarlasını

redfer

İlyas Kaplan
Kayıt Tarihi : 24.12.2024 01:42:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!