Git
GİT, sürgün düştü sözüme, konuşamıyorum
ayrılık çaldı kapını,sakın bakma
bakıp da kanatma sana akan yaşlarımı
ırmaklar içiripnehirler çoğaltma gözbebeğime
YIRT, yırt bütün şefkat damarlarımı Pençe-i Şir'e düşür bütün aldanışla
GEL, gel dediğin vakit kurmuştum Sırat-ı Müstakim'i ben kollarına git şimdi, mahşerimin ateşine dokunma...
TER, ter, Bezm-i Elest'in sıcaklığına müptela
eritir hangi mahlukata değse tenimde bela
CAMLAR,
camlarda buğulu yüzünden ne bir eser ne fer
hiçe satılmış alemin tek sahibi; içimdeki nefer
20-10-2008
şimdi gittin
Kayıt Tarihi : 5.10.2009 03:20:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Fatih Arslantürk](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/10/05/git-599.jpg)
Esrarengiz düşler bıraktın ki bu yollardan;
Sen misin diye soran, diye yoran aklımı...
Sen misin gittiğinde acısı devşirme yüreğinin;
Yüreğinin gölgesine kıvılan!
EDEM! SENİN İÇİN...
TÜM YORUMLAR (1)