Bir yolculuktur ki;
Uğurlayanlar da bilmez, giden de...
gidilir bilinmeze...
Ne istasyon,ne bir fren sesi, ne inleyen vagonlar.
Sadece, ip gibi dizilmiş hayatın sillesi önünde eğilen raylar...
ve ben ' o insan nefesleri ile boğulmuş vagon camlarından gördüklerimi anlatamam...
Aynı hayatım gibi,
hızlı
bulanık
araya bir kaç güzel bulut ve tarla serpilmiş
...
Kayıt Tarihi : 28.2.2013 13:05:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Faruk Atıcı, şiirlerinde yaşamın anlamını, insanın iç dünyasını ve toplumsal gerçekleri sorgulayan bir şairdir. "Gideni Belli Değil" şiiri de, bu çizgide ilerleyerek hayatı bir yolculuğa benzetir ve bu yolculuğun belirsizliğini, karmaşıklığını ve kaçınılmazlığını vurgular.
**Bilinmeze Doğru Bir Yolculuk:**
Şiir, "Bir yolculuktur ki; / Uğurlayanlar da bilmez, giden de... / gidilir bilinmeze..." dizeleriyle başlar. Bu dizeler, hayatın belirsizliğini ve yönünü bilmeden ilerlemeyi ifade eder. Ne başlangıç noktası ne de varış noktası bellidir. Hem yolcu hem de onu uğurlayanlar, bu yolculuğun nereye varacağını bilmemektedir.
**Hayatın Rayları:**
"Ne istasyon, ne bir fren sesi, ne inleyen vagonlar. / Sadece, ip gibi dizilmiş hayatın sillesi önünde eğilen raylar..." dizeleri, hayatın monotonluğunu, tekdüzeliğini ve önceden belirlenmiş bir yol üzerinde ilerlemeyi simgeler. İstasyonlar, fren sesleri ve inleyen vagonlar, hayatın duraklarını, değişimlerini ve zorluklarını temsil ederken, bunların olmaması, durağanlığı ve kaçınılmazlığı vurgular.
**Anlatılamayan Deneyimler:**
"ve ben 'o insan nefesleri ile boğulmuş vagon camlarından gördüklerimi anlatamam..." dizesi, hayatın karmaşıklığını ve deneyimlerin ifade edilemezliğini anlatır. Şair, yolculuk sırasında tanık olduğu, "insan nefesleri ile boğulmuş vagon camları"ndan gördüğü manzaraları anlatamayacağını söyler. Bu, hem bireysel deneyimlerin öznelliğini hem de toplumsal gerçeklerin karmaşıklığını ifade edebilir.
**Hayatın Hızı ve Bulanıklığı:**
"Aynı hayatım gibi, / hızlı / bulanık / araya bir kaç güzel bulut ve tarla serpilmiş..." dizeleri, hayatın hızlı akışını, belirsizliğini ve karmaşıklığını vurgular. "Hızlı" ve "bulanık" ifadeleri, zamanın hızla geçtiğini ve hayatın net bir şekilde görülemediğini anlatır. "Araya bir kaç güzel bulut ve tarla serpilmiş" ifadesi ise, hayattaki güzel anların, umutların ve neşenin varlığını hatırlatır.
**Politik ve Tarihsel Yansımalar:**
Şiirde doğrudan politik bir söylem olmasa da, "ip gibi dizilmiş hayatın sillesi önünde eğilen raylar" ifadesi, toplumsal baskıyı, belirlenmiş rolleri ve bireysel özgürlüğün kısıtlanmasını simgeleyebilir. Şairin "gördüklerini anlatamaması", toplumsal gerçeklerin karmaşıklığını ve ifade edilmesinin zorluğunu yansıtabilir.
**Üslup ve Biçim:**
Şiir, serbest ölçü ve uyak kullanır. Kısa dizeler, özlü bir anlatım ve günlük konuşma diline yakın bir üslup, şiirin anlaşılırlığını artırır. "Yolculuk", "istasyon", "fren sesi", "vagon", "ray", "bulut", "tarla" gibi somut imgeler, hayatın soyut kavramını daha anlaşılır kılar.
**Benzerlikler ve Edebi Akımlar:**
Şiir, hayatı bir yolculuğa benzetmesi ve bu yolculuğun belirsizliğini vurglamasıyla, varoluşçu felsefenin etkilerini yansıtır. Ayrıca, Cahit Sıtkı Tarancı'nın "Otuz Beş Yaş" şiirindeki gibi, zamanın akışı ve hayatın hızla geçişi temaları da bu şiirde işlenir.
**Sonuç:**
Faruk Atıcı'nın "Gideni Belli Değil" şiiri, hayatın belirsizliğini, karmaşıklığını ve kaçınılmazlığını etkileyici bir şekilde dile getirir. Şair, özgün imgeler ve samimi bir anlatımla, okuyucuyu hayatın anlamı üzerine düşünmeye davet eder.
TÜM YORUMLAR (1)