Sen sanki Lafontaine’ in
Masal kitaplarından çıkmış gibiydin
Gerçek değildin, benim de değildin
Sen bana
Yaşamımın tükenen düşlerine gelen
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bu harika dizeleri beğeni ile okudum.Yürek sesiniz hiç susmasın.Tam puan veriyorum,her şey gönlünüzce olsun.Saygı ve sevgi daima üzerinize olsun.
çok güzeldi. tebrikler..
Duygulu sevgi dolu yüreğinize sağlık
Sevgi saygılar
çok beğendim...tebrik ve sevgiler canan hanım..
Sevgili Canan Hanım Şiirin hoşuma gitti kendine özgü bir tarzın var. Her şiir yazanın esasında şiirleri kendine özgü olmalı siz bunu başarmışsınız. Hissettirmeden benimdin diyorsun. oysa sevgiler hissettirilmeli yoksa bir anlam ifade etmez. Yoksa sevildiğinizin farkındamı değildiniz..Ankaradan sevgilerimi sunuyorum.
bende size bir şiirimi hediye edeyim
[email protected]
05052893879
BUGÜN
Uykusuz günlerimde
içim geçivermiş düne.
Sessizlik dağılmış havaya
bulutların uçurumlarında gezinmişim.
Bak yarın özgür olabilirim
kıymetini bil.
Şimdi tutsağınım
eline düşmüşüm diyorum.
Oysa sen
doruklarında karım diyorsun.
İçinde kurulmuş sevdaya pusu
birazdan bırakacaksın kendini ölüme.
Dağın sevdaya
yürürken soluksuz uyukusu
bir yağmur damlası gibi düşecek
yanaklardan süzülen gözyaşı.
Bugün evde kalışım
kendimi sende unutuşumdan.
Bugün uzanışım yatağa
küs oluşumdan hayata
öteki yanımın terkedişinden
beni yalnızlığıma
bana uzanmayan ellere
ve değmeyen nefeslere dokunuşum
Masum yalnızlığımda sana
türküler söyleyemiyorum.
Baksana küflü bulutlara
gökyüzünü soluyor gözlerim
mavisi olmayan arınmamış.
Düşlerimin çırpınışları öteki yanımda
demlenmeye sabırsız
bir sıcaklık sığınsın
köklerine insin damarlarımın.
Şimdi kendime dönüş çabası içindeyim
artık yoruldum kendimden kaçmaktan
kendim olmalıyım diyorum.
Aşkta ızdırap varsa
önce ben tadayım
önce ben besleneyim acılarla
sana mutluluk kalsın.
Seni tanımadan
hazırlıklı yakalanayım aşka.
Yeni sevda sözcükleri bulayım söylenmemiş
tanıdık birine bakışın olayım.
Kendine hasret bırakacaksa yokluğun
hergün üz beni razıyım
seni özlemek kalsın içimde
çıkmazlarım olma yeter.
Yüreğini açmış bekler
kimbilir yeni doğacak
içimizdeki aşka
bebekler.
Ahmet Canbaba
güzel bir serbest,emeğine sağlık canan hanım,selam ve dua ile..
Sen
Bir şarkı olmuştun dilimde
Özlem olup dolmuştun yüreğime
Ama bitti sevgilim artık her şey bitti
Yoruldum düşlerimin peşinde koşmaktan
Tükendim sana ulaşamamaktan
Son durağımda ömrümün
Kahroldum ağlamaktan
Sen sanki Lafontaine ‘in
Masal kitaplarından çıkmış gibiydin
Belki de benimdin ama bana hissettirmedin
Cok güzel bir siir, ve yorum cok begendim siyah beyaz bir film izler gibi cok duygusaldi....Tebrikler Canan hanim...
Çok duygusaldı Canan Hanım. Tüylerim diken diken oldu. Hele finali.. Yüreğiniz dert görmesim. Kutlarım.+10
Sen
Bir şarkı olmuştun dilimde
Özlem olup dolmuştun yüreğime
Ama bitti sevgilim artık her şey bitti
Yoruldum düşlerimin peşinde koşmaktan
Tükendim sana ulaşamamaktan
Son durağımda ömrümün
Kahroldum ağlamaktan
Sen sanki Lafontaine ‘in
Masal kitaplarından çıkmış gibiydin
Belki de benimdin ama bana hissettirmedin
Canan Onuş_2009_İst
Canan Onuş
canan hanım ;
o sevgiliye hasret bağlamında aşkımızı ve
sevdamızı anlatan mükemmel çalışmanızı beğenerek okudum..
kutlarım saygın kaleminizi..tam puan 10..akçaydan selam ve saygılarımla...ibrahim yılmaz
tebrikler güzel şiirinize, kaleminiz daim olsun
Bu şiir ile ilgili 16 tane yorum bulunmakta