Şimdi gençlik arkadaşlarım
Yanımızda olsa, kimbilir
Ne kadar gülerdik
Ne kadar…
..
Zehirden ikramdı gidişin bana, gençlik çağımda
Ateşten kefenim ölmeden önce, mezarda giyecegim
Bir düşünce girdabında dönerim, kehanet fırtınalarında
Daldıkça gözlerin ufukta hülyalara, tüm bedenden çiğrerim.
..
Her köşe bucak içki ve Alem.
Ellerinde kadeh ve Matem.
Bir ögretmen tanıdım ve YANDIM
GENÇLİK VE KUVVETE KANMADIM
..
Deryalarda yüzen başı boş kayık
Sesi hoştur ama içi boş yayık
Herkes sarhoş olmuş
Hani nerde ayık...
Daha gelmeden buluğ çağına
Düşmüş gençlik çirkef ağına
..
Kasvet sarmış insanların dört bir yanı
Şehavete kapılmış geçlerin her yanı
Bilmeden alemi geziyor hep cihanı
Haline bak insanlık ne hale gelmiş gençlik
Bütün gün evde yan gelip yatıyor
..
Daha dün gibiydi gençlik yıllarım.
Yar ile elele gezmek güzeldi.
Sımsıcak güneşe açıp bağrını,
Kerpe sularında yüzmek güzeldi.
Nemrut fizikçinin ders saatinde,
..
Anadan üryan yılların şanlı yalısı;
Bahçende zama zingo zonta gençlik.
Motelinde,vapurunda yeditepende;
Langa lunga korsan kafalı gençlik.
Geceni sarmış,ahtapot kollu kadın tüccarları,
Koy'unda bekleyen birer sırtlan,şaklaban tosunları.
..
Bıraktığın özgür ülkenin
Pırıl pırıl gençlerini
Kendi maddiyatlarına harcıyorlar Atam.
Kardeşi kardeşe,
Dostu dosta düşman ediyorlar
Hiçe sayıyorlar halkımızı.
..
Bir gençlik ki; gayesiz, sırt çevirmiş aslına,
Kapılmış rüyalara, dalmış hayal faslına..........
A.T.A........2007........
..
Seni düşündüğüm anları toplasam,
Gençlik yıllarımdan çıkarsam
Ne kalır biliyormusun?
Hiç...
..
Yıllarım geldi geçti, çile yüklü gam yüklü,
Bu yılların içinde, gençliğim nerde saklı.
Geri dönmek imkânsız, o gençlik yıllarına,
Gelmekteyiz gün be gün, yolun en kenarına.
..
Ah(benim) gençlik günlerim
Ah(benim) deli günlerim
Şiirdir benim aşkım
Gençlik hastalığım
Ah vurdum duymaz günlerim
Kafamda kavak yelleri esen
..
HEDER OLAN GENÇLİK
Maslağın boşa akan suları gibi
Heder olup gitti gençlik
Geriye dönmesi yok ki bu işin
Bilseydim yılların böylesine akıp gideceğini
Silerdim gönlümden tüm olumsuzlukları
Yapamadım, edemedimlerle kahrolmazdım
..
50. YIL LİSESİ MARŞI
-1981-
Yurdun dört bir yanına,
Dağılacak bu gençlik.
Varlığını her yere,
Duyuracak bu gençlik.
..
ankara gençlik parkında olmalıydık seninle
yirmisekiz yıl öncesinde
yeni sevgililer gibi elele tutuşup gezmeliydik havuz boyunca
küçük trene binmeliydik çocuklar gibi
tünele girince sarılmalıydık birbirimize
ışığı görünce ellerinden öpmeliydim
..
Gelip geçti birden gençlik kervanı
Uğrayıp yanıma bir hal sormadan
Yükleyip arzumu aldı götürdü
Yarin bahçesinden bir gül derme den...
Gençlik sevecendi bilmedim hile
Güldürmedi beni bitmeyen çile
..
Boşa geçti seninle benim gençlik çağlarım
Yüreğimde pişmanlık gözlerimde yaşlarım
Sana nasıl inandım şu an ona yanarım
Yüreğimde pişmanlık gözlerimde yaşlarım
..
Oyun başında çocuk
Sevği yolunda gençlik
Bastona dayandı ihtiyarlık
Rahmetlik oldu insanlık
..
Güneşin doğumunda yoktun. Yağmurlar ılgıt ılgıt yağarken sokaklara, parmaklarım ıslanırken sen yoktun ellerimde. Şiirlerimin duygusu sendin; fakat ezberimde yoktun. Acıların vardı, mutluluğun yoktu. Mum ışığı, şarap, masa örtüsünün dantelleri vardı. Sarhoşluğumda sen yoktun. Nemdin duvarlarımda, yıkıntılarımda ise yoktun. Gümüş tepsilerde, altın varaklarda senin güzelliği vardı; fakat muhabbetin yoktu. Aşkın bir bıçak keskinliğinde yanımdayken, damarlarımda sen yoktun. Ruhum gibi beni terk ettin ey sevgili. Oysa ilacım sensin dedim seni hap niyetine içtim. Nerden bilecektim ki aslında intiharımın altına senin ismini yazdığımı. Senin yanına yürek bavuluma en şık duylarımı alıp gelirken, nerden bilecektim beni çırılçıplak ve üşüyen bir yürekle ortada bırakacağını. Seni çiçekler dolusu bir ağaç gibi severken, nerden bilecektim köküme kibrit suyu döktüğünü. Seni sevdim, tıpkı ölümü seven bir militan gibi. Nerden bilecektim senin gülüşünle, çiçeklerle, saçlarınla, gözlerinle işbirliği yapıp aşkın daracağına göndermek istediğini beni. Sorma bana nasılsın diye şimdi. Seni kalbimde saklarken, bunu başkaları değil en iyisi sen bilmeliydin. Dün gece yüreğim acırken, sen uyudun mu yoksa? Seni bu kadar severken, senin için saçlarımı yolarken, senin kuş tüyü yastıklarından sıcak memleketlere bir kuş gibi uçup gideceğini ve bir başka omza konacağını ve ne rüyalarında ne de hayallerinde bana yer vermeyeceğini nerden bilecektim.Ey sevgili dünyamın en karanlık anında bile dopdulu seni yaşıyordum. Dolunay gibi beynimin içinde parlıyordun. Bir insan hiç güneş görmüyorsa, mum ışığını güneş sanırdı. Seni gördüğümden beni güneş bir kibrit alevi, ay mum ışığı gibi olmuştu. Senin yanında zanlar ve sanmalar içinde yaşamıyordum. Senin yanında kendim olmanın mutluluğunu, yanında olmanın huzurunu yaşıyordum. Yaşamlar içinde yaşamlar yaşıyordum, üstelik yine de gençlik heyecanımı yanında hiç yitirmiyordum. Nerden bilecektim beni bir kalemde silip atacağını. Nerden bilecektim her renkte sonbahar yaprakları gibi yollarına düşerken, beni ezip bir başkasına gideceğini.
..
** Aynı zamanda Ulusal Önderimiz Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün doğuşunun 136. yılı olan
19.Mayıs.2017 Gençlik Ve Spor Bayramımız Hepimize
Kutlu Olsun...**
..