Gelir mi Çocukluğumuz Şiiri - Özden Aydoğan

Çocukluğumuzu geri verseler almam diyen olur mu acep?
Şöyle geçmişe bi gidivirip gelsek
Yelli zeytin den gargasekmeze dogru bakarıkan goca dölekte öklenen gısıraamız palangı garnının altına devirse
Keşbükündee gayfeden gelip de latifin çitliğinden okarı dogru sengiden dedeminen garşılaşsak
ebem ileengerde yukalı bulgur pilavı yapsa da topacıınan yisek
depekinnikden seertsek yengicenin davar çanlarının arasından yengiyire doğru denge bacayı görünce bir tevir olsak
mellengic tohumuna cıgara gibi üflesek
arpalıkda küncü ekili olsa elimiz zıvık olsa
arpanıng göpcüğünden düdük yapsak
bucaang gapızına ensek de garapatak gitsek
şalvarı çıkarıp ceplerini içten bağlasak da içine azzııı goyup uçkuru eyceme çekip ırmakda yürüsek
gara lastik ayaamızı vursa da bağ yaprağını bassak
Lütfü abining mi yoğsama Sabri abining mi milipisine binsek, bilemesek
Trafonun altından vesaitler geçince lambalar bi yanıp bir sönse
Göynek daşından kekik, Burunköyünden alıç, gılafırdan böğürtlen, nergizlikten nergiz, kapızağzından menekşe toplasak
Eserinden bağırsak da sesimiz yankılansa
Daşı atıp da ırmağa utaştırmaya çalışsak
Kapızda çimerken acıksak da perpil, yemiş yisek
Kayaların arasına kadar gazıp da araka eksek
Yemişleri toplayıp gılafırda yaylacılara satsak
Ondan kelli arapboğanda alafımız gitse
Bakkal İbraamdan bandırma, Bakkal İsmetten püskevit alsak
Bayram namazında Mustafa hoca, babacığım diye sohbet etse
Ardından tüm köylü birbirine bayramınmubaareossun dise
Göl yirindee zıvrıngaçta kaysak
Delikdaştan aşşaa baksak
hey gidi günler hey....
Gelir mi çocukluğumuz
Gelmez çocukluğumuz
aynı giden köyümüzün emmileri, dayıları, büyükleri gibi
Adlarını saysam bilen hatırlayan olur mu?
Musa, Kürd Abdullah, DurmuşAli, Mustuk, Üssük Mehmedali, Göküş Süllü, Gök Durmuş, Köme Memet, Ağcaocalı, Gafar, Melemenci İbraam, Çolak Mehmet, Gırtıl Osman, Hasan Ali İbraam, Daşdaa Topal, Daşdaa Hüseyin, Sarının Ahmet, Bilal, Melemenci Fevzi, Hökümet Gocası, Kel Osman, Kökçü Kerim, Kör Hamza, Sarının İbraam, Akça Ali, Küpeli Memetali, Topuzlu Ahmet, Arap Cumali, Mulal Abdullah, Onbaşı Mehmet, Onbaşı Süllü dayı, Göde Tahsin, Yakıp ağa, Karamar Durmuş, Şakir Mustafa, Gırtıl Ali, Kör Sıkıya, Bahri, Gara dayı, Gara Memet, Cıbılı Halil, İrep Süleymen, Hasan Ali, Şöför Mehmet, Hülüs, Aşiret Kerim, Domulu Goca, Hacı Bekir, Uzun Abbak, Tahir Ziya, Gara Kemal, Çakıcı, Gara Ahmet, Uzun Halil, Şakir, Ohlaz Ali, Faslak, Gırto Gocası, Gırtıl İbraam, Yeni Memet, Tüter İbraam, Çolak Musa, Ali Çavuş, Muhammed Çavuş, Canavar Mehmet, Yiğit Ali, Kürkçü Memet, Barmaksız, Döş gocası, Alika Abdullah, İsmail Çavuş, Gırtıl Durmuş, Gırtıl Hasan, Güççü Ali, Selli Bahattin, Göğ İsmail, Ballı, Bakkal İbraam, Bakkal İsmet, Ziya, Gafar Mustafa, Gafarın Ali, Çolak Mehmedin Ramazan, Uzun Ahmet, Kürdahmet, Kürdismail, Kel Omar, Ahmed ağanın Sami, Arap Cumalinin Muzaffer, Nazmi, HökümetAhmet, Seyfettin, Ahmatcık, Yakup Ağanın Ali, Kasap Hüseyin, Yiğit Hasan, Fakı Tahsin, Boyacı Mehmet, Boyacının Kadir, Hasan Alinin Celal, Boyacının Nevzat, İrep Süleymanın Ali, Emmi Yusuf, Bilal, Aşiret Kerim, Canavar Ahmet, Çolak Mehmetin Sami, Barmaksız Durmuş, Barmaksız Selahattin
Allah hepsine rahmet eylesin, mekanları cennet olsun
Bir zamanlar hepsi çocuudu
Hepsi goştu, oynadı, güldü, ağladı
Giden gelir mi
Giden gelmez
Aynı çocukluğumuz gibi