Selamün aleyküm dostlar, gelin muhabbet edelim,
Dertlerimiz dağlar kadar; gelin muhabbet edelim...
Derdimizi anlatalım, elimizi uzatalım,
Sitemleri unutalım, gelin muhabbet edelim...
Mevlâna’nın sözleriyle, Yunus’un aşk izleriyle,
Erenlerin gözleriyle, gelin muhabbet edelim...
Aşalım karlı dağları, eşelim bahçe bağları,
Örelim sevgi ağları, gelin muhabbet edelim...
Geçmesin haftalar, aylar, açılsın gönül saraylar,
İçilsin kahveler, çaylar, gelin muhabbet edelim...
Kalmasın hasretin izi, geçelim derya, denizi,
Eller ayırmasın bizi, gelin muhabbet edelim...
Makam, mevki geri dursun, kalplerimiz aynı vursun,
Şan, şöhret yere otursun, gelin muhabbet edelim....
Derinlere dalmayalım, daha yalnız kalmayalım,
Ayrı gayrı olmayalım, gelin muhabbet edelim...
Birliğimiz dâim olsun, dostluğumuz kaim olsun,
Halimiz mülâyim olsun, gelin muhabbet edelim...
Kayıt Tarihi : 24.1.2025 09:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
"ALLAH İÇİN SEV VE ALLAH İÇİN BUĞZ ET Kİ, AHİRET YURDUNA GÖÇTÜĞÜN ZAMAN, BU SALİH/HAYIRLI AMELLERİN SANA BAKİ CENNET NİMETLERİ OLARAK GERİYE DÖNSÜN." -Kelam-ı Kibar-
Bizler birer mü'min ve Müslüman olarak ancak Allah'ın rızasını gözeten, müstakim, muvahhid, muhlis, muslih, muhsin olan mü'min ve müslümanları severiz. Celaleddin er-Rumi ve Yunus Emre gibi vahdet el-vücut felsefesine iman edip avamın arasında bu şirk felsefesini yayan nadanları asla sevmez ve onlara Allah rızası için buğz ve lanet ederiz.
Hayırlı çalışmalar.
TÜM YORUMLAR (1)